23. Hukuk Dairesi 2015/2710 E. , 2018/2320 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalılar murisi ile 04.03.1997 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi sözleşmesi imzalandığını, ancak inşaatın belirtilen zamanda tamamlanamadığını ve davalıların müvekkili şirkete sözleşmeyi feshettiklerini bildirdiklerini, müvekkili şirketin söz konusu inşaat sözleşmesindeki edimlerini büyük oranda yerine getirdiğini, davalıların sözleşmeyi feshetmelerinin hakkın kötüye kullanması yönünde olduğunu ileri sürerek, söz konusu inşaat sözleşmesinin müvekkili tarafından ifasına, ifası mümkün olmadığında, sözleşme karşılığı müvekkiline verilecek olan dairelerin bulunduğu tapu kayıtlarının iptaliyle müvekkili adına tesciline bu isteklerinin uygun bulunmadığı takdirde sebepsiz zenginleşen davalılardan 50.000 TL tazminatın müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalılar vekili, söz konusu inşaat sözleşmesinin bitim tarihinin 04.03.2000 olduğunu, davacı şirketin sözleşme süresi çerisinde inşaatları bitirmediği gibi ruhsatını da almadığını ve inşaatlara bir çivi dahi çakılmadığını, müvekkillerinin noter kanalıyla sözleşmeyi feshetmiş olduklarını, haksız olarak açılan davanın reddini istemişlerdir.Dahili davalı,... vekili davanın reddini istemiştir.
Dahili davalı ..."a usulüne uygun tebliğe rağmen davaya cevap vermemiştir.Mahkemece iddia savunma bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davacının sözleşme gereğince edimini süresi içerisinde yerine getirmediği, davalılarca sözleşmenin feshedildiği bu durumda bağımsız bölümlerin tapusunun devrini isteyemeyeceği, sebepsiz zenginleşme gereği bedel talebinde de bulunmuş ise de taraflar arasında düzenlenen sözleşmede arsa sahibine düşen villaların süresinde yapılıp teslim edilmemesi halinde mal sahibince sözleşmenin feshedileceği ve şirketin o güne kadar yaptığı inşaatlardan hiçbir hakkı kalmayacağı ve gerek işçilik gerekse malzeme olarak mal sahibinden talepte bulunamayacağı kararlaştırıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.Dava arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi nedeniyle tapu iptali tescil mümkün olmadığı takdirde sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince tazminat istemine ilişkindir.
Davacı yüklenici şirket ile davalı arsa sahipleri arasında 04.03.1997 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığı, 04.03.2000 tarihinde de adi yazılı ek sözleşme imzaladıkları dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Davalı arsa sahipleri 04.08.2004 tarihli ihtarname ile davacı ile aralarındaki 04.03.1997 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshedildiğini bildirerek, aynı tarihte dava dışı yüklenici ... ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalamışlardır. Davalı arsa sahipleri ile dava dışı ... arasında görülen ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2006/599 E sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporunda davalı arsa sahipleri ve ...’in sözleşme imzaladıkları 04.08.2004 tarihinde tüm inşaatların tuğla duvar öncesi imalatlardan olan temel hafriyatı, temel beton işleri ile temel duvarları, su basman betonu, blokaj ve dolgu işlerinin bazı yüklenici ve taşeronlarca yapıldığının tespit edildiği anlaşılmıştır. Davacı yüklenici sözleşmenin feshedildiği tarihe kadar yapılan imalatların bedelinin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tahsilini talep ettiğinden, davacı ile yapılan sözleşmenin devamı süresince bir iş yapılmış ise karine işin yüklenici tarafından yapıldığıdır. Taraflar arasındaki sözleşmenin feshedildiği ve dava dışı Fikret ile sözleşme yapıldığı tarih olan 04.08.2004 tarihine kadar yapılan işin davalı arsa sahipleri kendilerince veya başka bir yüklenici tarafından yapıldığını ispat etmeleri gerekir. Aksi takdirde işin davacı yüklenici tarafından yapıldığının kabulü gerekir. Mahkemece, davalıların bu karinenin aksini kanıtlayan varsa delillerinin sunmaları halinde tartışılıp değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve yanılgılı gerekçeye dayalı, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.