Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/16102
Karar No: 2018/3419
Karar Tarihi: 09.04.2018

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/16102 Esas 2018/3419 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, davalı işverenin bahçelerinde 20 yıl boyunca aralıksız çalıştığını ve çalışmalarının tespit edilmesini istemiştir. Mahkeme isteği reddetmiş ve davacı temyiz etmiştir. Yapılan incelemede, davalıya ait arazilerin bakımını yaptığını beyan eden davacı için işyerine ait kayıt ve belge olmadığı belirlenmiş, davalı tanıkları davacının çalışmalarını doğrulamıştır. Ancak keşifte hazır bulunan bilirkişilerin raporu, davacının yılda 70-90 gün arası çalışma gerektiğini belirtmiştir. Mahkeme, davacının bağımsız çalışma niteliğinde çalıştığını belirleyerek isteği reddetmiştir. Ancak Yargıtay'ın yerleşik içtihadı gereği, bu tür davaların özel bir duyarlılıkla yürütülmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, davalının çalışma belgelerinin araştırılması, işyerinin gerçekten var olup olmadığının belirlenmesi, çalışma iddialarının doğruluğunun araştırılması gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, davacının temyiz itirazları kabul edilerek hüküm bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: 506 sayılı Yasa'nın 79/10. maddesi, 5510 sayılı Yasa'nın 86. maddesi.
21. Hukuk Dairesi         2016/16102 E.  ,  2018/3419 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
    Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.

    K A R A R

    Dava; davacının davalıya ait bahçelerde 20.10.1984 – 28.02.2011 tarihleri arasında aralıksız çalıştığının tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davalıya ait arazilerin bakımını ve bekçiliğini yaptığını beyan eden davacı adına davalı işveren tarafından düzenlenen işe giriş bildirgesi ve davalı Kurum"a bildirilen çalışma bulunmadığı, davalı adına Yasa kapsamına alınmış bir işyeri bulunup bulunmadığının araştırılmadığı, davalı tanıkları davacının çalışmalarını doğrularken davalı tanıkları tarafından ise; davacının talep ettiği dönemde davalının bahçesinde bulunan ve davalıya ait olan evde oturduğunu, davalının bahçesinin işlerini yaptığını, ancak başkalarının işlerine de gittiğini beyan ettikleri, keşifte hazır bulunan kadastrocu ve ziraat mühendisi bilirkişilerin ortak hazırladıkları raporda; davacının hizmet akti ile çalışıp çalışmadığının mahkemenin taktirinde olduğunun, çalışma kabul edilir ise davacının yılda 70-90 gün arası çalışmasının bulunacağının belirtildiği anlaşılmaktadır.
    Bu tür hizmet tespitine yönelik davaların Kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir. Yasal dayanağı dava tarihinde yürürlükte olan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. maddesi ile halen 5510 sayılı Yasa"nın 86. maddesi olan bu tür davalarda; öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin, işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin o dönemde gerçekten var olup olmadığı, Kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı, eksiksiz bir şekilde belirlenmeli, daha sonra çalışma iddiasının gerçeğe uygunluğu özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır. Çalışma olgusu her türlü delille ispatlanabilirse de çalışmanın konusu, niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli ve dinlenilen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde çalışan işyerinde kayıtlı bordro tanıkları ya da komşu ve yakın işyerlerinde çalışan kayıtlı tanıklar olması sağlanarak çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak şekilde belirlenmelidir. Bu yön Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 16.09.1999 gün 1999/21-510-527, 30.06.1999 gün 1999/21-549-555, 05.02.2003 gün 2003/21-35-64, 15.10.2003 gün 2003/21-634-572, 03.11.2004 gün 2004/21-480-579 ve 2004/21-479-578 ve 01.12.2004 gün 2004/21-629 sayılı kararlarında da vurgulanmıştır.
    Somut olayda ise; her ne kadar makemece, davacının çalışmasının tarım işlerinde bağımsız çalışma niteliğinde olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de; davacının uzun yıllardır davalıya ait narenciye bahçesinde bulunan evde ikamet ettiği, davacı ve davalı tanıklarınca; davacının, davalı ve ailesi hakkında işvereni olarak ve onların emir ve talimatlarını esas alarak hareket ettiğinin belirtildiği, ayrıca keşifte hazır bulunan kadastrocu ve ziraat mühendisi bilirkişilerce de davalıya ait arazilerin bakımları için yılda 70-90 gün arası çalışma gerektiğinin belirtildiği dikkate alındığında; davacı ile davalı arasında bir hizmet akti bulunduğu anlaşılmaktadır.
    Mahkemece yapılacak iş; zabıta tarafından tespit edilen komşu işyeri tanıklarını dinleyerek davacının yaptığı iş, çalışma süresi ve kapsamı hususlarında detaylı beyanlarını almak, daha sonra; yeniden bilirkişi incelemesi yaptırarak; davacının çalıştığı dönemi belirleyen, ayrıca yıl içindeki çalışma süresini yaptığı işe göre de değerlendiren bir rapor alarak varılacak sonuca göre hüküm kurmaktan ibarettir.
    Mahkemece söz konusu fiili ve hukuki gerçekler dikkate alınmadan yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 09.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi