Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/16249
Karar No: 2018/3422
Karar Tarihi: 09.04.2018

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/16249 Esas 2018/3422 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2016/16249 E.  ,  2018/3422 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    Davacı, davalılardan işverenlere ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.

    K A R A R

    Dava; davacının, davalıya ait işyerinde geçen ve davalı Kurum"a eksik bildirilen 04.08.2003 – 27.02.2015 tarihleri arasındaki çalışmalarının ( asgari ücretten daha yüksek bir ücret tespit edilemez ise asgari ücretten tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece; davacının, 04.08.2003 – 19.09.2008 tarihleri arasında davalı işyerinde çalıştığına dair isteminin hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle reddine, 19.09.2008 – 30.06.2009 tarihleri arasında davalı işyerinde 280 gün asgari ücret ile çalıştığının, 80 günlük sigortalı hizmetinin davalı Kurum"a bildirildiğinin, 200 günlük sigortalı hizmetinin bildirilmediğinin tespitine, 15.09.2010 – 25.07.2011 tarihleri arasında davalı işyerinde 310 gün asgari ücret ile çalıştığının, 55 günlük sigortalı hizmetinin davalı Kurum"a bildirildiğinin, 255 günlük sigortalı hizmetinin bildirilmediğinin tespitine, 01.10.2011 – 25.10.2011 tarihleri arasında davalı işyerinde 25 gün asgari ücret ile çalıştığının, 5 günlük sigortalı hizmetinin davalı Kurum"a bildirildiğinin, 20 günlük sigortalı hizmetinin bildirilmediğinin tespitine, 04.11.2011 – 31.01.2015 tarihleri arasında davalı işyerinde 86 gün asgari ücret ile çalıştığının, 11 günlük sigortalı hizmetinin SGK bildirildiği, 75 günlük sigortalı hizmetinin bildirilmediğinin tespitine, 31.01.2015 – 27.02.2015 tarihleri arasındaki talebinin reddine karar verilmiştir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davalıya ait işyerinde incir paketleme işinde çalıştığını beyan eden davacı adına davalı işyerince 19.09.2008 – 30.06.2009, 15.09.2010 – 25.07.2011, 01.10.2011 – 25.10.2011 ve 04.11.2014 – 31.01.2015 tarihleri arasında davalı Kurum"a kısmi hizmet bildiriminde bulunulduğu, davacının ziraat odası kaydı ve talebi gereğince 01.10.2011 – 31.12.2013 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğu, dosyada mevcut ücret bordrolarından 2010/9-12 ve 2011/4-7 arasına ait olanların imzalı olduğu ve yapılan imza incelemesi sonucunda bilirkişi tarafından imzaların davacıya ait olduğunun bildirildiği, her ne kadar davacı tanıkları tarafından davalıya ait işyerinde yapılan işin mevsimlik olmadığı beyan edilmiş ise de bordro tanığının işin mevsimlik olduğunu ve Eylül-Ocak ayları arasında çalışıldığını beyan ettiği, hükme esas alınan bilirkişi raporunda yapılan işin mevsimlik olduğu kabul edildiği halde davacının kısmi bildirimlerinin bulunduğu ve Eylül-Ocak ayları dışında kalan aylarda da ayda 30 gün çalışıldığının kabulü ile sonuca gidildiği anlaşılmaktadır.
    Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/8. maddelerine göre Yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurum"ca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları nazara alınır. Yasa"da yer alan 5 yıllık süre hak düşürücü olup mahkeme tarafından kendiliğinden nazara alınması gerektiği gibi davacının aynı işyerinde çalışmasını sürdürmesinin veya 5 yıllık hak düşürücü süre içerisinde tekrar aynı işyerine girerek çalışmasının, hak düşürücü sürenin işlemesine engel olmayacağı ve hak düşürücü sürenin, kesilmesi ve durmasının mümkün bulunmadığı hukuksal gerçeği de ortadadır.
    İşverenin, çalıştırmış olduğu sigortalılara ait hangi belgeleri Kurum"a vermesi gerektiği Yasa"nın 79/1. maddesinde açıkça ifade edildiği üzere yönetmeliğe bırakılmıştır. Atıf yapılan Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği"nin dördüncü kısmında işverence verilecek belgeler düzenlenmiştir. Bunlar, aylık sigorta primleri bildirgesi (SSİYön.Madde16) , dört aylık sigorta primleri bordrosu (SSİYön. Madde 17), sigortalı hesap fişi (SSİY. Yön. Madde 18) vs.dir. Yönetmelik"te sayılan bu belgelerden birisinin dahi verilmiş olması halinde artık Yasa"nın 79/10 (eski 8) maddesinde yer alan hak düşürücü süreden söz edilemez. Yargıtay uygulamasında anılan maddenin yorumu geniş tutulmakta; eğer sayılan belgelerden birisi işveren tarafından verilmişse burada Kurum"un işçinin çalışmasından haberdar olduğu ve artık hizmet tespiti davası için hak düşürücü sürenin varlığından söz edilemeyeceği kabul edilmektedir.
    Maddede belirtildiği üzere yönetmelikle tespit edilen belgelerin (işe giriş bildirgesi) verilmesi durumunda hak düşürücü süreden bahsedilemeyeceği gibi çalışmaların sigorta müfettiş raporu ile saptanması durumunda da hak düşürücü sürenin geçtiğinden söz edilemeyeceği açıktır. Bir sigortalının askere gitmeden önce çalıştığı işyerini askerliğe müteakip girmesi durumunda hizmet akdi mecburi hizmet nedeniyle kesilmiş olduğundan artık hak düşürücü sürenin oluştuğundan bahsedilemez.
    Davacının sigortalı çalışmalarının Kuruma kısmen bildirildiği hallerde, eksik bildirimlere yönelik olarak açılan davada hak düşürücü süre işlemeyecektir. (Hukuk Genel Kurulu"nun 23.06.2004 gün ve 2004/21-369 E, 2004/371 K. sayılı kararı )
    Halen yürürlükte olduğu şekliyle dava açma süresi beş yıl olup hak düşürücü süredir. 506 sayılı Yasa"nın yürürlüğe girdiği tarihte beş yıl olan hak düşürücü süre 20.06.1987 tarih ve 3395 sayılı Kanun"un beşinci maddesiyle on yıla çıkarılmışken, 01.06.1994 tarih ve 3995 sayılı Kanun"un 3. maddesiyle tekrar beş yıla indirilmiştir.
    Somut olayda; ücret bordrolarının imzalı olması nedeni ile söz konusu bordrolardaki süre kadar çalışmanın varlığının kabul edilmesi gerektiği ve davacının çalışması sürekli ise hak düşürücü sürenin işlemeyeceği dikkate alınmadan, ayrıca; davacının, davalıya ait işyerinde geçen çalışmalarının mevsimlik olup olmadığı açıklığa kavuşturulmadan sonuca gidilmesi isabetsiz olmuştur.
    Mahkemece yapılacak iş; dönem bordrolarında hem Eylül-Ocak ayları arasında hem de yılın diğer aylarında da bildirimleri bulunan bordro tanıklarını dinleyerek yapılan işin mevsimlik olup olmadığını ve davacının mevsimlik çalışıp çalışmadığını tereddüte mahal bırakmayacak derecede belirlemek, zabıta marifeti ile; davacının Ocak ayından sonra soğuk hava deposunda, sabun fabrikasında ve zeytin toplama işinde çalışıp çalışmadığını, babasının meyve bahçelerindeki meyve toplama işinde çalışmak için Konya"ya gidip gitmediğini araştırmak, davalı işveren tarafından davalı işyerinin ilçe tarım müdürlüğünde mevsimlik işyeri olarak kayıtlı olduğu belirtildiğinden bu hususu araştırmak ve toplanan deliller değerlendirilmek sureti ile varılacak sonuca göre hüküm kurmaktan ibarettir.
    Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacı ve davalılardan..."a iadesine, 09.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi