11. Hukuk Dairesi 2019/1318 E. , 2020/1318 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Kastamonu 2. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 08/11/2017 tarih ve 2015/509 E. - 2017/339 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi"nce verilen 22/11/2018 tarih ve 2018/581 E. - 2018/1267 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; Kastamonu İl Emniyet Müdürlüğü hizmet binası yapım işi için yapılan ihale sonrası sözleşme imzalanan müteahhit firma tarafından ihale sözleşmesinin yapılması için gerekli olan teminat mektubunun davalı bankadan alınarak müvekkiline ibraz edildiğini, teminat mektubunun nakde çevrilme isteğinin davalı banka şubesine iletildiğini, davalı bankanın işin geçici kabulünün yapıldığı gerekçesiyle teminat mektubu tutarının yarısı olan 182.220,00 TL"yi müvekkiline ödediğini, davalının sorumluluğunun asıl borçtan bağımsız olduğunu, firmaya karşı ileri sürülebilecek def"ilerin müvekkiline karşı ileri sürülemeyeceğini, ilk talepte ödeme kaydını havi teminat mektuplarında davalının sadece şekli yönde inceleme yapma yetkisinin bulunduğunu ileri sürerek bakiye 182.200,00 TL teminat mektubu bedelinin 12/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; dava konusu teminat mektubuna konu işe ilişkin geçici kabul tutanağının onaylanması nedeniyle teminat mektubu tutarının yarısının kanun gereği hükümsüz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacı ile ihbar olunan şirket arasındaki sözleşme gereğince geçici kabul tutanağının imzalanarak kesinleştiği, sözleşmenin teminatın iadesine ilişkin 11.4 maddesi ile Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununun 13/1.a maddesi gereğince geçici kabul tutanağının onaylanmasından sonra teminatın yarısının yükleniciye iade edileceğinin emredici hüküm olarak düzenlendiği, bu düzenleme karşısında bedelsiz hale gelen ve ihbar olunan tarafa iade edilmesi gereken teminat mektubunun yarısına ilişkin davacının talepte bulunmasının hakkın kötüye kullanımı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi"nce tüm dosya kapsamına göre, teminat mektubunda yer alan ödeme taahhüdü uyarınca davacının ilk yazılı talebi üzerine davalı bankanın derhal teminat mektubu bedelini nakden ve tamamen ödemesi gerektiği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulü ile 182.200,00 TL"nin 12/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1-İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak davacı vekilince yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, aşağıda belirtilen husus dışında dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince, davacı tarafça dava dilekçesinde alacağın temerrüt tarihinden itibaren ticari işlerde uygulanan temerrüt faiziyle birlikte tahsili talep edilmesine ve uyuşmazlığın niteliği itibari ile de, alacağa avans faizi hükmedilmesinin talep edilebilecek olmasına göre, mahkemece hüküm altına alınan alacağa, 12.11.2015 tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi olan avans faizine hükmedilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yasal faize hükmedilmesi bozmayı gerektirir ise de bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden HMK"nın 370/2 maddesi uyarınca kararın davacı yararına aşağıdaki yazılı şekilde düzelterek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm kısmının 2. bendinin tümüyle hükümden çıkarılmasına, aynı yere “ davanın kabulü ile 182.200,00 TL’nin 12.11.2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine” ibaresinin eklenerek kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 9.334,08 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 12/02/2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.