Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1464
Karar No: 2018/5118
Karar Tarihi: 26.06.2018

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2018/1464 Esas 2018/5118 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2018/1464 E.  ,  2018/5118 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacılar ... ve diğerleri vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 28/02/2014 gününde verilen dilekçe ile taksirle yaralamaya devam etmeden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 09/06/2016 günlü kararın Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle daha önceden belirlenen 26/06/2018 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar vekili Avukat Melike İnce geldi, karşı taraftan davalı adına gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra tarafa duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafında hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan yerinde bulunmayan temyiz itirazları reddedilmelidir.
    2-Davacıların diğer temyiz itirazlarına gelince;
    Dava, trafik kazası sonucu taksirle ölüme sebebiyet vermeden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; karar, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacılar vekili; davalı ..."ın sevk ve idaresindeki 06 KA 8938 plakalı aracı ile aralarında davacıların murisi ..."ın da bulunduğu yayalara çarparak kazaya sebebiyet verdiğini, kazanın ardından hastaneye kaldırılan davacı ..."ın eşi, diğer davacıların annesi ..."ın kazadan bir süre sonra vefat ettiğini, davalı hakkında bir kişinin ölümü ve birden fazla kişinin yaralanmasına sebebiyet vermek suçundan kamu davası açıldığını, vefat olayının aileyi ömür boyu sürecek bir üzüntüye düşürdüğünü ayrıca cenaze giderleri ve ölenin desteğinden yoksun kalmak gibi bir çok maddi zarar oluştuğunu belirterek, uğranılan maddi ve manevi zararlarının davalıdan tazmini isteminde bulunmuşlardır.
    Davalı vekili; müteveffanın yaklaşan aracın hız ve yakınlık durumunu dikkate almadan kendi can güvenliğini tehlikeye atacak şekilde yola çıktığını, davalının olayda bir kusuru olmadığını ve davacılar murisinin olaydan bir ay sonra vefat ettiğini illiyet bağı bulunmadığını belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    a)Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacı eşin dava dilekçesi ile destekten yoksun kalma tazminatı talep ettiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar davacılar vekili 02/10/2014 tarihli celse ara kararı gereği verdiği dilekçesinde, maddi tazminat kalemlerini sayarken açık ve net bir şekilde destekten yoksun tazminatı kalemini yazmamış ise de destekten yoksun kalma tazminatı talebinden vazgeçildiğine dair bir beyanı da bulunmamaktadır. Şu halde; şartları oluştuğu takdirde davacı eş için destekten yoksun kalma tazminat talebi yönünden bir değerlendirme yapılmak üzere kararın bozulması gerekmiştir.
    b)Türk Borçlar Kanunu 56. maddesi (mülga 818 sayılı BK 47. maddesi) hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay içtihadı birleştirme kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
    Somut olayda; olay tarihi, olayın oluş şekli ve davacılar üzerindeki etkisi ile taraflarının ekonomik ve sosyal durumu ile yukarıdaki ilkeler dikkate alındığında davacılar lehine hükmedilen manevi tazminat tutarı azdır. Daha üst düzeyde manevi tazminata hükmedilmesi gerekir. Kararın bu nedenle davacılar yararına bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2/a) nolu bentte gösterilen nedenlerle davacı ... yararına, (2/b) nolu bentte gösterilen nedenlerle davacılar yararına BOZULMASINA, davacıların diğer temyiz itirazlarının ilk bentte gösterilen nedenlerle reddine ve davacılar yararına takdir olunan 1.630,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine, peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 26/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi