Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/3553
Karar No: 2019/3388
Karar Tarihi: 16.04.2019

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2018/3553 Esas 2019/3388 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2018/3553 E.  ,  2019/3388 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hüküm, davalı vekili, davacı vekili ve ihbar olunan ... tarafından temyiz edilmiş, duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle; daha önceden belirlenen, 16.04.2019 tarihli duruşma günü için yapılan tebligat üzerine; temyiz eden davalı vekili Av.... ile davacılar vekili Av. .... geldiler. Başka gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekillerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; davalı elektrik idaresi tarafından, davacı hakkında 3 ayrı tutanak ile kaçak elektrik bedeli tahakkuk ettirildiğini, toplam 233.627 TL kaçak bedelinin tahsilinin talep edildiğini, davalının, tarafından 2005 yılında yapılan uyarılara rağmen 2007 yılında abonelik tesis ettiğini, bir yıla tekabül eden elektrik tüketim bedelinin 25.000 TL civarında olduğunu, bu bedelin de ödendiğini, davalının talep ettiği elektrik bedelinden 25.000 TL"nin mahsubu neticesinde 208.627 TL elektrik bedelinden sorumlu olmadıklarını beyan ederek, bu miktar için talep eden alacaktan sorumlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

    Davalı elektrik idaresi savunmasında; dava konusu bloklarda aboneliğin yapılmaya başlandığı tarihin 2000 olup, davacı tarafın 2005 yılında abonelik tesisi için değil, trafoların bakımı hususunda dilekçe verdiklerini, yapılan tahakkukun mevzuata uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, davacının davalıya 182.931 TL"den sorumlu olmadığının tespitine karar verilmiş, kararın temyizi üzerine Dairemizin 20.01.2015 tarih ve 2014/13393 Esas- 2015/1157 Karar sayılı ilamı ile "...davalının eylemi tutanak tarihinde yürürlükte bulunan Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri yönetmeliğinin 13.maddesi hükmünde kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak tanımlanmıştır. Bu durumda, davacının eyleminin kaçak elektrik enerjisi tüketimi olduğu ve anılan yönetmelik hükümlerine göre kaçak elektrik bedeli hesaplaması yapılması gerektiği kuşkusuzdur.
    Hükme esas alınan bilirkişi raporunda; Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri yönetmeliği madde 15 ve yönetmeliğin atıf yaptığı EPDK tarafından yayınlanan Kaçak ve İsulsüz Elektrik Enerjisi Kullanımına İlişkin Usul ve Esaslar başlıklı 29.12.2005 tarihli ve 622 sayılı kararın 1-A, 1-B ve 1-C maddeleri uyarınca taraf ve Yargıtay denetimine elverişli bir değerlendirme yapılmamıştır.
    Hükme dayanak söz konusu bilirkişi raporunda; ilgi yönetmelik ve EPDK kararındaki soyut ilkelerin tekrarı ile yetinilmiş, kaçak tüketime esas gün sayısına, çalışma sürelerine ve hesaplamada değerlendirmeye alınan kurulu güce ilişkin bilirkişi raporunda somut bir açıklama yapılmamıştır.
    Hal böyle olunca, mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilerek, dosya başka bir uzman bilirkişiye verilerek, bilirkişiden davalı tarafından istenebilecek kaçak elektrik bedelinin anılan yönetmelik hükümlerine göre, yayınlanan Kaçak ve usulsüz elektrik enerjisi kullanımına ilişkin Usul ve Esaslar başlıklı 29.12.2005 tarihli ve 622 sayılı EPDK kararında belirtilen usul ve esaslara göre yeniden hesaplanması için taraf ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınması sonusu yapılacak yargılama neticesinde hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu doğrultusunda yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir." gerekçesi ile bozulmuştur.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulü ile, davacıların davalı şirkete dava konusu kaçak elektrik kullanımından dolayı 170.738,60TL borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; tarafların sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2- Eldeki davada; uyuşmazlığın meydana geldiği, kaçak elektrik tutanağının tutulduğu tarih itibariyle "Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği" ile bu yönetmelik uyarınca alınan 622 sayılı karar hükümleri esas alınarak değerlendirme yapılması bir zorunluluktur.
    Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve anılan yönetmeliğin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenleyen Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından yayımlanan 29.12.2005 günlü 622 sayılı kararının “C) Tüketim Miktarı Hesaplama” başlıklı bölümünde; "Kaçak elektrik enerjisi kullandığı tespit edilen kullanım yerinde tüketilen elektrik enerjisi miktarı;

    1) Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13 üncü maddesinin (a) bendi çerçevesindeki tespitlerde;
    a) Tüm müşteriler için öncelikle ihtilafsız dönemlerdeki tüketimi doğru olarak kaydetmiş olan sayaç değerine göre, (Kaçak kullanım tespitinin yapıldığı tarihten geriye dönük olarak yapılan incelemeler sonucunda, tüketim değerlerinin düşmeye başladığı tarih tespit edilebiliyorsa, bu tarihten önceki dönem ihtilafsız dönem olarak kabul edilir.)
    b) Doğru tespit edilmiş tüketim değeri yoksa;
    1) Meskenlerde, bağlantı gücü ve ortalama aylık çalışma saatine göre (buradaki bağlantı gücü, proje varsa projesinde belirtilen gücün kullanma faktörü olan 0,60’ı, projesi yok ise, basit yapılarda 3 (üç) kW, diğerlerinde 5 (beş) kW’ın altında olmamak üzere) yöresel özellikler ve benzer yapılar göz önüne alınarak,
    2) Müstakil trafolularda (müşteri veya müşteri olmayan) ölçü noktasına bakılmaksızın, besleme transformatör veya transformatörlerinin toplam kurulu gücünün kullanma faktörü olarak alınan 0.60 ile çarpımı sonucu bulunan değer bağlantı gücü olarak kabul edilir ve ortalama aylık çalışma saatine göre,
    3) Meskenler ve müstakil trafolular hariç olmak üzere diğer abone gruplarında, tespit edilen kurulu gücün kullanma faktörü olarak alınan 0.60 ile çarpımı sonucu bulunan değer bağlantı gücü olarak kabul edilir ve bu değer 3 kW’ın altında olmamak üzere ortalama aylık çalışma saatlerine göre, hesaplanır." hükmü yer almaktadır.
    Mahkemece, hükme esas alınan raporda; yapılan hesaplamada; kaçak işlemi sonrası 14.06.2007-14.06.2008 tarihleri arasındaki dönemde yapılan örnek tüketim kayıtları esas alındığı, 622 sayılı kurul kararının “Tüketim Miktarı Hesaplama” başlıklı bölümünde açıklanan yönteme uygun hesaplama yapılmadığı anlaşılmaktadır.
    O halde mahkemece; dosyanın oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi kuruluna verilmesi, bilirkişi heyetinden davalının davacı taraftan isteyebileceği kaçak elektrik bedelinin, tutanağın düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan yönetmelik ve 622 sayılı EPDK kararı hükümlerine göre hesaplanarak, taraf ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınarak, hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, hatalı bilirkişi raporu benimsenerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bendde açıklanan nedenlerle tarafların sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bendde açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince taraflar yararına BOZULMASINA, 2.037 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin yek diğerinden alınıp yek diğerine verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440 ıncı maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi