9. Hukuk Dairesi 2019/1517 E. , 2019/5013 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 1999 yılından Şubat 2014 tarihine kadar davalı rektörlüğün ... İktisai ve İdari Bilimler Fakültesi"nde değişik taşeron firmalarda aralıksız çalıştığını, 2014 yılında emekli olma hakkını kazandığını ve SGK bildirgesini davalıya ibraz ettiğini, 1 ay süre geçmesine rağmen kıdem tazminatının ödenmediğini, davalının tüm işçilik alacaklarından sorumlu olduğunu, bir kısım işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı alacağını istemiştir.
B)Davalı cevabının özeti:
Davalı vekili, yetki itirazında bulunduklarını, davacının rektörlük bünyesinde gerçekleştirdiği çalışmalarının daimi nitelikte olmadığını, en fazla 2 aylık ve geçici nitelikte çalıştığını, kesintisiz bir çalışmanın söz konusu olmadığını, davacının idarelerinden hizmet alımı yoluyla ihalelere katılarak ihale alan şirketlerin işçisi olduğunu, davacı ile idare arasında yapılan iş akdi bulunmadığını, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
C)Yerel Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, Mahkeme"nin ilk kararının Yargıtay 9. Hukuk Dairesi"nin 2015/20376 Esas sayılı ilamıyla; "1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Çalışma olgusunu iddia eden işçi kanıtlamalıdır. Mahkemece davacının kesintisiz çalıştığı kabul edilmiş ise de kayıtlarda aralıklı çalışma yaptığı anlaşılmaktadır. Davacı ise kesintisiz çalıştığını kanıtlayamamıştır. Bu durumda kayıtlara itibar edilerek kıdem tazminatına esas süre belirlenmeli, hesaplama yapılırken kayıtlardaki tüm süreler birleştirilerek sonuca gidilmelidir. Yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır." şeklindeki gerekçeyle bozulduğu, bozma ilamı doğrultusunda, davacının dosya kapsamında bulunan kayıtlarda aralıklı çalışma yaptığı, kesintisiz çalıştığını kanıtlayamadığı dikkate alınarak hükme esas alınan 04.05.2015 tarihli bilirkişi raporunda, ikinci seçenekte yer alan hesaplama doğrultusunda davacının davasının kısmen kabulüne karar verildiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
D)Temyiz:
Karar süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
E)Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Somut uyuşmazlıkta, davacının hizmet süresinde oluşan usuli müktesep hakkı bakımından;
Dairemizin ... Esas sayılı bozma ilamına konu kararda davacının kabul edilen hizmet süresi 01/10/1999-31/01/2014 tarihleri arasında 14 yıl 3 ay 30 gündür.
Mahkeme’nin eldeki bozma sonrası kararında ise esas aldığı bozma öncesi hazırlanmış bulunan bilirkişi raporunda hesaplanan hizmet süresi, zamanaşımı itirazı gözetilerek 10/07/2003 tarihinden itibaren aralıklı çalışma süresine göre hesaplama yapan bilirkişi raporudur.
Oysa, bozma öncesi kararda zamanaşımını gözeten hesaplama kabul edilmemiş ve bu durum davalı lehine bozma nedeni de yapılmamıştır. Dairemizin 2015/20376 Esas sayılı bozma ilamına uyulmakla bu durum davacı lehine usuli müktesep hak oluşturduğu gibi kıdem tazminatı bakımından aralıklı çalışılan dönemler arasındaki çalışılmayan dönemler 10 yıldan az olduğundan, aralıklardan önceki çalışma dönemleri bakımından zamanaşımı söz konusu değildir.
Bu nedenle, davacının usuli müktesep hakkını ihlal ederek zamanaşımı savunmasını gözeten bilirkişi raporuna göre karar verilmesi hatalıdır.
Yapılması gereken iş, davacının usuli müktesep hakkına uygun olarak, 01/10/1999-31/01/2014 tarihleri arasında kayda dayalı aralıklı çalışmalar toplanarak hizmet süresini belirleyip kıdem tazminatını hesaplayıp hüküm altına almaktır. Dairemizin önceki bozma ilamında ücret meblağının bozma konusu edilmediği de gözden kaçırılmamalıdır.
F)SONUÇ:
Temyiz olunan kararın yukarda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 28/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.