11. Hukuk Dairesi 2018/4587 E. , 2019/5985 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 12/07/2017 tarih ve 2017/133 E.- 2017/299 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin reddine-kabulüne dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nce verilen 24/05/2018 tarih ve 2017/1706 E.- 2018/592 K. sayılı kararın yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin 2000/3670 sayılı "ŞEKER SÜT S" ibareli 5, 29, 30 ve 31. sınıf ürünleri içeren, 2006/28764 sayılı "ŞEKER SÜT GIDA MAMÜLLERİ SANAYİ TİCARET ANONİM ŞİRKETİ TADI ADINDA SAKLI+Şekil" ibareli 5, 29, 30 ve 31. sınıf ürünleri içeren, "ŞEKERSÜT+Şekil" ibareli 2005/3529 sayılı 29, 30 ve 31. sınıf ürünleri içeren, "ŞEKER KAHVALTI+Şekil" ibareli 2008/22250 sayılı 29, 30 ve 31. sınıf ürünleri içeren, "ŞEKER SÜT ÇİFTLİĞİ TADI ADINDA SAKLI+Şekil" ibareli 29, 30 ve 31. sınıf ürünleri içeren tanınmış markaların sahibi olduğunu, davalının "ŞEKER SÜT MAMÜLLERİ+Şekil" ibareli 131357 tescil sayılı 29. sınıftaki "süt, tereyağ, peynir, lor, yoğurt, ayran, kesik" ürünlerini içeren markayı devraldığını, anılan markanın kullanılmadığını, ardından kötüniyetli olarak görsel, anlamsal, biçimsel, telaffuz ve umumî intiba olarak müvekkilinin tescilli tanınmış markalarına iltibas ve tecavüz oluşturup haksız rekabet yaratacak, onların tanınmışlığından haksız yarar sağlayıp itibar ve ayırt edici karakterini zedeleyecek biçimde 2016/19487 sayılı, 29.sınıftaki ürünleri içeren "ŞEKERSÜT MAMÜLLERİ+Şekil" ibareli marka başvurusunda bulunduğunu, müvekkilinin iltibas, tanınmışlık nedenlerine dayalı itirazlarının, YİDK tarafından reddedildiğini ileri sürerek YİDK’nın 2017/M-1244 sayılı kararının iptalini, tescil edilmiş olması halinde başvuru markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı kurum vekili; kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı ... vekili; davacının markalarından sadece 2000/3670 ve 2006/28764 sayılı markalarda başvuru konusu malların bulunduğunu, ancak anılan markalarla başvuru konusu işaretin farklı olması sebebiyle karıştırılma ihtimalinin bulunmadığıını, müvekkilinin aynı ibare ve ürünleri içeren 131357 sayılı markasına dayalı müktesep hakkının bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davalının 131357 tescil sayılı "ŞEKERSÜT MAMULLERİ+ŞEKİL" ibareli 29. sınıftaki; "süt, tereyağ, peynir, lor, yoğurt, ayran, kesik" ürünlerini içeren markasının tescil edildiği, davacının davalıya ait ilk tescilden yaklaşık 9 yıl sonra 2000/3670 sayılı “ŞEKER SÜT GIDA MAMÜLLERİ SANAYİ TİCARET ANONİM ŞİRKETİ TADI ADINDA SAKLI+Şekil" ibareli 5, 29, 30 ve 31. sınıf ürünleri ve davalı başvurusunda yer alan ürünleri de içeren markasının, sonra da 2006/28764 sayılı "ŞEKER SÜT GIDA MAMÜLLERİ SANAYİ TİCARET ANONİM ŞİRKETİ TADI ADINDA SAKLI+Şekil" ibareli 5, 29, 30 ve 31. sınıf ürünleri ve bu arada davalı başvurusunda yer alan ürünleri de içeren markalarının tescil edildiği, davacının daha sonraki süreçte yargılama konusu başvuru kapsamında yer alan ürünleri içermeyen "ŞEKERSÜT+Şekil" ibare ve biçimli 29, 30 ve 31.sınıf ürünleri içeren 2005/3529 sayılı, "ŞEKER KAHVALTI+Şekil" ibare ve biçimli 29, 30 ve 31.sınıf ürünleri içeren 2008/22250 sayılı, "ŞEKER SÜT ÇİFTLİĞİ+Şekil" ibare ve biçimli 29, 30 ve 31.sınıf ürünleri içeren 2008/22832 sayılı markaları adına tescil ettirdiği, en son yargılama konusu 2016/19487 sayılı marka tescil başvurusunda bulunduğu, davacının yargılama konusu ürünleri de içeren 2000/3670 ve 2006/28764 sayılı markaları ile davalının başvurusu arasında görsel, işitsel ve anlamsal olarak karıştırılmaya neden olacak düzeyde benzerliğin bulunmadığı, davacı markalarının davacının ticaret unvanının bütününden oluştuğu, unvanda ve markada "ŞEKER SÜT" ibaresinin markasal biçimde yer almadığı, yapılan işin ve ürünlerin niteliğini gösterir nitelikte olduğu, her iki markanın şekil ve diğer sözcüklerle birlikte bütün olarak ayırt edicilik taşıyacak biçimde tescil edilebildiği, bu markalar tescil edilirken şu anda davalıya ait bulunan 131357 tescil sayılı markaya dayalı bir itirazın yapılmadığı, davacının sonraki markalarında "ŞEKERSÜT" ibaresinin markasal biçimde bulunduğu, ancak davalının önceki markası ve son başvurusu kapsamında olan malların bu markalar kapamında bulunmadığı, davalının 131357 tescil sayılı markasında "ŞEKER SÜT" ibaresinin markasal ayırt edicilik taşıyacak biçimde dizayn edildiği, davalının anılan markasını yenilemek üzere önceki markasında yer alan "ŞEKERSÜT" ibaresini ve sadece önceki markasının kapsamında bulunan malları içerecek biçimde 2016/19487 sayılı marka tescil başvurusunda bulunduğu, anılan "ŞEKERSÜT" ibareli işareti, 29. sınıftaki; "süt, tereyağ, peynir, lor, yoğurt, ayran, kesik" ürünleri için markasal kullanım önceliğinin davalıya ait olduğu, davalının markasının davacı markalarından daha önce tescil edildiği, davacı ... davalı markalarının davacının ilk tescilinin oluştuğu 2000 yılından bu yana eşzamanlı tescilli ve kullanımda bulunduğu, davalının önceki marka tescilinden kaynaklı müktesep hakkının olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre; davacı vekilinin istinaf başvurusunun, davacının 2000/3670 ve 2006/28764 sayılı markalarının esas ibaresinin “ŞEKER SÜT” olduğu, davalının 131357 tescil sayılı ve "ŞEKER SÜT" ibareli önceki tarihli markasının, işbu dava konusu başvurusu yönünden kendisine kazanılmış hak sağlayacağı, davalının önceki markasında yer alan "ŞEKERSÜT" ibaresini ve sadece önceki markasının kapsamında bulunan malları içerecek biçimde marka tescil başvurusunda bulunduğu, "ŞEKERSÜT" ibaresi üzerinde, 29. sınıftaki; "süt, tereyağ, peynir, lor, yoğurt, ayran, kesik" ürünleri için markasal kullanım önceliğinin davalıya ait bulunduğu, tarafların markaları arasında 556 sayılı KHK."nın 8/1-b maddesi anlamında benzerlik mevcut ise de, davalının 131357 tescil sayılı markasına dayalı kazanılmış hakkının bulunduğu gerekçesiyle reddine karar verilmesi gerektiği, tescilli markalardan birinin bir süre kullanılmamasının, markaların birbirinden bağımsızlığını ortadan kaldırmadığı, taraflar arasında uzun süre birlikte ve nizasız kullanıldığı anlaşılan anılan markanın hükümsüzlüğü için 2017 yılında açılan davanın sonucunun beklenmesine de gerek bulunmadığı gerekçesiyle kabulüne, ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak davanın yukarıda belirtilen gerekçeyle reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 30/09/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.