21. Hukuk Dairesi 2016/14676 E. , 2018/3644 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ...Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı, Kurum kayıtlarında bulunan ... doğumlu ... ... adına geçen kaydın iptali ile kendi adına olduğunun tespit ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
Davacı, ... Fabrikasında 1975-1983 yılları arasında ... doğumlu ... ... adına bildirilen çalışmaların kendisine ait olduğunun tespitini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile ...müdürlüğünün ... numaralı ... dosyasının ... kızı, 07/12/1962 doğumlu,... T.C. Kimlik numaralı ..."e ait olduğunun ve sigortalının kimlik bilgilerinin buna göre düzeltilmesi gerektiğinin tespitine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, ... kızı, 07/12/1962 doğumlu davacı ..."ın evlenmeden önceki soyadının ... olduğu, davalı Kurumun davacının 04/04/2014 tarihli dilekçesine istinaden verdiği anlaşılan 20/05/2014 tarihli cevabi yazısında ... ... numaralı ... A.Ş. işyerindeki 09/10/1975 ve 01/01/1976 tarihli işe giriş bildirgelerinin ... doğumlu ... ... adına verildiğinden 09/10/1975-24/01/1983 tarihleri arasındaki çalışmaların davacıya ait olup olmadığına karar verilemediğinin bildirildiği, davacıya ait hizmet döküm cetvelinde 09/10/1975-31/12/1975 ve 01/01/1976-24/01/1983 tarihleri arasında ... ... sayılı işyerinden bildirimlerin görüldüğü,... Müdürlüğünce ... doğumlu ... ... adında kayda rastlanmadığının bildirildiği anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/8. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de davanın niteliği ... düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Öte yandan aidiyet davaları da ... düzeni ile ilgili olduğundan çalışmaların başka bir sigortalıya ait olup olmadığı noktasında titizlikle inceleme yapılması ve toplanan delilerle hiçbir kuşku ve duraksamaya yol açmayacak şekilde hizmetin gerçekte kime ait olduğunun saptanması gerekir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 19.09.2007 gün ve 2007/21-600E, 2007/604K. Sayılı kararı da aynı yöndedir.
Yapılacak iş, davacının hizmet cetvelinde görülen ve ... ... sayılı işyerinden 09/10/1975-31/12/1975 ve 01/01/1976-24/01/1983 tarihleri arasında bildirilen çalışmaların uyuşmazlık konusu olup olmadığını ve davalı Kurumun 20/05/2014 tarihli yazısında belirtilen ... ... numaralı işyerinden ... ... adına bildirilen ve uyuşmazlık konusu olan çalışma bulunup bulunmadığını belirlemek, yine aynı yazıda belirtilen 09/10/1975 ve 01/01/1976 tarihli işe giriş bildirgelerini dosya arasına almak, işe giriş bildirgelerindeki kimlik bilgilerinin davacı adına olup olmadığını tespit etmek, bildirgelerde ... ve imza incelemesi yaptırmak, bu bildirgelerin hangi işyerinden düzenlendiği tespit edildikten sonra ihtilaf konusu döneme ilişkin dönem bordroları getirtilerek bordro tanıklarının beyanlarına başvurmak suretiyle davacının fiili çalışmasının bulunup bulunmadığını tespit etmek, hüküm fıkrasında yazılı bulunan ... numaralı ... dosyanın kime ait olduğu dosya kapsamından anlaşılamadığından bu dosya numarasının kime ait olduğunu ortaya koymak ve davanın nitelikçe ... düzenini ilgilendirdiği nazara alınıp araştırma genişletilerek tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın eksik inceleme ve araştırma sonucunda yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 10/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.