16. Hukuk Dairesi 2016/6150 E. , 2019/2220 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL
KANUN YOLU : TEMYİZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı ..., .... Köyü çalışma alanında 2007 yılında yapılan kadastro sırasında tescil harici yol olarak bırakılan taşınmaz bölümü hakkında, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle 05.08.2014 tarihinde dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 27.08.2015 tarihli bilirkişi raporunda kırmızı renkle (A) harfi ile gösterilen 47,05 metrekare alan ile yeşil renkle (B) harfi ile gösterilen 7,85 metrekare alandan ibaret toplam 54,90 metrekarelik kısmın, yeni parsel numarası verilmek suretiyle davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro sırasında tespit harici yol olarak bırakılan taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği sebebiyle tescili istemine ilişkindir. Mahkemece, açılan davanın köy tüzel kişiliği tarafından kabul edildiği, dava konusu yerin üzerinde davacının eskiden evinin olduğu, evin hemen önünden geçen patika bir yol bulunduğu, ev yıkıldıktan sonra yapılan yeni evin dava konusu yerin batısında olduğu, kadastro çalışmaları sırasında yolun genişletildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya elverişli bulunmamaktadır. Öncelikle, kadastro sırasında tescil harici bırakılan dava konusu yer hakkında 4721 sayılı TMK"nın 713/4-5 maddeleri gereğince gerekli yerel ve gazete ilanlarının yapılması gerektiği halde mahkemece yasal ilanlar yapılmaksızın hüküm verilmesi cihetine gidilmiştir. Ayrıca, mahallinde yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanları soyut nitelikte olup, dava konusu taşınmazda zilyetliğin başlangıç tarihi, sürdürülüş şekli yeterince açıklatılmamış, bilirkişiden taşınmazın ne şekilde zilyet edildiğini ve vasfının ne olduğunu belirtir rapor alınmamış, taşınmazın kullanım süresi ile niteliğini belirleyebilmek amacıyla uydu fotoğraflarından yararlanılmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayanılarak hüküm verilemez.
Hal böyle olunca sağlıklı bir sonuca ulaşılabilmesi için; mahkemece öncelikle, dava konusu taşınmazla ilgili yasal ilanlar yapılarak itiraz süresi beklenmeli, taşınmaza ait en eski tarihli uydu fotoğrafları ile ortofotolar ilgili yerlerden dosya arasına getirtilmeli, bundan sonra çekişmeli taşınmazı iyi bilen, davada yararı bulunmayan, elverdiğince yaşlı yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile fen ve ziraat bilirkişiler aracılığıyla mahallinde yeniden keşif yapılmalı ve bu keşifte çekişmeli taşınmazın en eski tarihli uydu fotoğrafları ve ortofotolar değerlendirilmeli ve bu şekilde taşınmazın önceki ve şimdiki niteliğinin, zilyetliğine ne zaman ne şekilde başlanıldığının ve ne suretle sürdürüldüğünün belirlenmesine çalışılmalı, taşınmazın kadastro paftasındaki konumu bilgisayar programı aracılığıyla ölçekleri eşitlenmek suretiyle ortofoto ve uydu fotoğraflarına aktarılmalı, ziraat bilirkişisinden çekişmeli taşınmazın fotoğraflarının eklendiği taşınmazın önceki durumunu, zirai faaliyete konu olup olmadığını, kullanım sınırlarının oluşup oluşmadığını açıklayan, somut verilere dayalı, ayrıntılı rapor alınmalı, yerel bilirkişi ve tanıklara zilyetliğin ne zamandan beri, kim tarafından ve ne şekilde sürdürüldüğü maddi olaylara dayalı olarak, somut ve detaylı şekilde açıklattırılmalı, tanık ve yerel bilirkişilerin ifadeleri bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece belirtilen hususlar yerine getirilmeden hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.03.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.