11. Hukuk Dairesi 2018/4479 E. , 2019/6108 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANTALYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 11. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Antalya 3. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 28/10/2015 tarih ve 2014/511 E. - 2015/575 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine , istinaf isteminin esastan reddine dair Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi"nce verilen 30/05/2018 tarih ve 2018/277 E. - 2018/906 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili "GÜNTAR" markasının 2012/66697 sayı ile 31. sınıfta TPMK nezdinde müvekkili adına tescilli olduğunu ve müvekkilinin "GÜNTAR" markasıyla tarım ürünlerinin üretimi ve satışı konusunda hizmet verdiğini, davalıya hukuki bir gerekçeye dayanmadan GÜNTAR markasını kullandığının öğrenilmesi üzerine ihtarname göderildiğini ancak sonuç alınamadığını, davalının www.guntar.com.tr internet sitesinde ve davacı markasını aynen "GÜNTAR" ibaresi ile iş yeri tabelasında, araçlarda, kutu ve ambalajlarda vs. aynı mal ve hizmet sınıfında hiç bir ayırt edici özelliği olmaksızın kullandığını ileri sürerek davalının "GÜNTAR" markasına tecavüz ve haksız rekabet eylemlerinin durdurulması ve men"ine, üzerinde "GÜNTAR" ibaresi bulunan müşteriye mal tesliminde kullanılan poşet, kutu, ambalaj, broşür vs. özel ve resmi belgelerin tümünün imhası ile kullanılmasının men"ine, davalının işyerinde GÜNTAR markasını taşıyan, anımsatan tabela, vitrin, pano, kapı gibi yerlerdeki iz ve işaretlerin kaldırılmasına, davalıya ait www.guntar.com.tr alan adının kapatılmasına ve kullanılmasının men"ine ve kararın ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; müvekkilinin 35. sınıfta faaliyette bulunduğunu, davacının markasının 31. sınıfta (imalat ve üretim sektöründe) tescilli olduğunu, davacının dava tarihinden 3 ay önce müvekkili şirketten sonra 35. sınıfta tescil başvurusunda bulunduğunu, davacının anacak 31. sınıfta üstün hak sahipliğinin olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacı adına kayıtlı 2012/66697 sayılı markanın başvuru tarihinden başlamak üzere 10 yıl süreyle koruma altına alındığı, davacı adına kayıtlı markalar üzerinde davalı dahil herhangi üçüncü bir kişiye lisans yoluyla verilmiş bir hakkın olmadığı, davalının güntar ibaresini içeren herhangi bir tescilli markasının bulunmadığı, davalının söz konusu ibareyi kullanma tarihinin davacının markasının tescil tarihinden sonraya ilişkin olduğu, 556 Sayılı KHK"nın 9.maddesine göre davalı tarafından kullanılan ibarenin davacı adına tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetle aynı veya benzeri mal ve hizmetler için kullanılması durumunda tüketici tarafından işaret ile tescilli markanın ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimalinin bulunduğu, davacı ve davalı tarafından yürütülen üretim ve hizmetlerin tüketici tarafından aynı ticari kaynak tarafından yürütülüyormuş algısı yaratacağı, davalı firmanın davacı aleyhine haksız yarar elde edeceği, işaretlerin birbiriyle karıştırılacağı, tüketicinin firmaları ilişkilendireceği gerekçesiyle davanın kabulü ile davacıya ait davalının GÜNTAR ibaresinin kullanımının davacının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunun tespitine, önlenmesine, üzerinde GÜNTAR ibaresi bulunan poşet, kutu, ambalaj, broşür, kartvizit vs yazı ve belgelerin davalı tarafından kullanılmasının önlenmesine ve söz konusu eşyaların imhasına, davalıya ait iş yerinde GÜNTAR ibaresini taşıyan tabela, vitrin, pano vs iz ve işaretlerin kaldırılmasına, davalının "" www.guntar.com.tr "" alan adını kullanmasının önlenmesine karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi"nce; davalının davacı markasının kullanımına ilişkin herhangi bir lisans hakkının bulunmadığı, davalının iş yeri tabelasında, şirkete ait araçların üzerinde ve kataloglardaki kullanımı nedeniyle hitap edilen tüketici kesiminin davalı firmaya yöneleceği, davalı firmayı davacı firma zannetmesi ihtimalinin bulunduğu ve davalı firmanın haksız yarar elde edebileceği, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK"nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 02/10/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.