Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2868
Karar No: 2019/5923

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2018/2868 Esas 2019/5923 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2018/2868 E.  ,  2019/5923 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi birleşen dosya davacısı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Yörede 2007 yılında yapılan kadastro sırasında.......köyü 130 ada 4 parsel sayılı taşınmaz 882.340,28 m2 yüzölçümü ve çayır niteliği ile senetsizden, edinme sebebinde Kayalıboğaz köyü halkı tarafından mera olarak kullanıldığı ancak asliye hukuk mahkemesinde dava konusu olduğundan söz edilerek malik hanesi açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiştir. Aynı yer 130 ada 3 ve 5 parsel sayılı 50.185,18 m2 ve 8.259.295,53 m2 yüzölçümündeki taşınmazlardan 3 sayılı parsel ham toprak niteliği ile Hazine adına, 5 sayılı parsel ise Kayalıboğaz köyü halkı tarafından kullanıldığı belirtilerek mera niteliği ile tespit edilmiştir. Yine 127 ada 14 ve 15 sayılı parseller ise 39.045,62 m2 ve 14.368,74 m2 yüzölçümü ve tarla niteliği ile senetsizden zilyetlik nedenine dayanılarak dava dışı kişiler adına tespit edilmiş, tespite Hazine tarafından yapılan itiraz üzerine kadastro mahkemesinin sırasıyla 2007/110 E.-2008/188 K. ve 2007/11 E.-2008/189 K. sayılı kararları ile kadastro tespitleri iptal edilerek mera olarak sınırlandırılmalarına karar verilmiş ve verilen kararlar Yargıtay denetiminden de geçerek 23.07.2009 tarihinde kesinleşmiş ve tapuya kaydedilmiştir.
    Asliye hukuk mahkemesinde davacı ... ve ...... köyü tüzel kişiliğini temsilen köy muhtarı tarafından aynı dilekçe ile ... aleyhine açılmış olan zilyetlik, tapu kaydı ve mera iddiasına dayalı müdahalenin men’i ve tazminat talepli davada yörede kadastro çalışmalarının başlaması ve çekişmeli taşınmaza 130 ada 4 parsel sayısı altında tutanak düzenlenmesi nedeniyle görevsizlik kararı verilerek dosya kadastro mahkemesine devredilmiştir.
    Birleşen 2007/84 E. sayılı dosya davacısı ... 27/03/2007"de zilyetlik nedenine dayalı olarak dava dilekçesinde 130 ada 4 sayılı parseli belirterek bu parsel yönünden kadastro tespitine itiraz etmiş, mahkemece yapılan keşif sonrasında davacının esasen 127 ada 14 ve 15 sayılı parselleri dava konusu ettiği anlaşılmış, mahkemece bu parsellerin kayıtları davalı hale getirilmiştir. Keşiften sonra 13/11/2014 havale tarihli dilekçesi ile de tapu kaydına dayanmıştır.
    Birleşen 2007/734 E. sayılı dosya davacıları ... ve arkadaşları zilyetlik ve tapu kaydına dayanarak, birleşen 2007/213 ve 214 E.sayılı dosya davacısı ..."de zilyetliğe dayanarak 130 ada 4 sayılı parsel yönünden kadastro tespitine itiraz etmişlerdir. Birleşen 2007/156 E. sayılı dosya davacısı ... ise tapu kaydına ve zilyetlik nedenine dayanarak 130 ada 3, 4 ve 5 sayılı parseller yönünden tespite itiraz etmiştir.
    Asli müdahiller ... ve arkadaşları da harç yatırmak suretiyle zilyetlik nedenine dayalı olarak 130 ada 4 sayılı parsel yönünden davaya müdahil olmuşlardır.
    Kadastro mahkemesince temyize konu eldeki dava dosyasında tüm dosyalar birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 130 ada 4 sayılı parselin 13.01.2015 tarihli fen bilirkişi rapor ve krokisinde (A) harfi ile gösterilen 600000.000 m2"lik kısmının 130 ada 4 parselden iptali ile 1/3"er hisse ile cilt 18/1, sayfa 3,4 Mayıs 289 tarihli tapu kaydı malikleri olan Süleyman oğlu..........adlarına aynı adanın aynı parsel numarası verilmek suretiyle tapuya tesciline, (B) harfi ile gösterilen 282340,280 m2"lik kısmının ise ... adına mera olarak sınırlandırılarak özel siciline yazılmasına, çekişmeli 130 ada 5 sayılı parselin tespit gibi mera olarak sınırlandırılmasına, çekişmeli 130 ada 3 sayılı parselin tespit gibi Hazine adına tesciline, çekişmeli 127 ada 14 ve 15 sayılı parsellerin ise mera olarak sınırlandırılarak özel siciline yazılmasına, diğer birleşen dosya davacıları ve asli müdahillerin davalarının da reddine karar verilmiş, hüküm birleşen dosya davacısı ... tarafından 127 ada 14 ve 15 sayılı parsellere yönelik olarak temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 5304 sayılı Kanunla değişik 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan orman kadastrosu bulunmaktadır.
    Mahkemece yapılan araştırma hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki; temyize konu 127 ada 14 ve 15 sayılı parseller yönünden birleşen dosya davacısı ... her ne kadar davasını önce zilyetliğe dayanarak açmış ise de, mahkemece yapılan keşiften sonra 13.11.2014 havale tarihli dilekçe ile tapu kaydı sunmuş ve çekişmeli taşınmazların bu tapu kaydı kapsamında kaldığını belirtmiştir. Ne var ki mahkemece davacının iddiası doğrultusunda yeniden keşif yapılarak dayandığı tapu kaydının fen ve mahalli bilirkişiler eliyle zemine uygulanmak suretiyle kapsamı belirlenmeden eksik araştırma ile davanın reddi yönünde hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir. Ayrıca bu taşınmazlar kadastro sırasında önce dava dışı kişiler adına tarla niteliği ile tespit edilmiş ve Hazinenin itirazı üzerine kadastro mahkemesinin 2007/110 E.- 2008/188 K. ve 2007/111 E.- 2008/189 K. sayılı kararları ile mera olarak sınırlandırılmış ve verilen kararlar Yargıtay denetiminden de geçerek 23.07.2009 tarihinde kesinleşmiş iseler de davacının dava tarihi olan 27.03.2007 tarihi itibariyle aslında kadastro tutanaklarının kesinleşmediği, ilgili kadastro mahkemesinde görülen davaların derdest olduğu, bu haliyle mera olarak sınırlandırılmalarına ilişkin verilen kararların sadece bu dosyanın tarafları açısından şeklen kesinleşmiş olduğu, kadastro mahkemesi dosyalarında taraf olmayan eldeki dosya davacısı açısından kesin hükmün söz konusu olmayacağı açıktır. Mahkemece bu parseller yönünden eldeki davada mera araştırması yapılmadan kadastro mahkemesinde görülen davalara atıf yapılarak ve çevredeki parsellerle birlikte konumu dikkate alındığında taşınmazların yeniden mera olarak sınırlandırılmalarına karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
    O halde mahkemece öncelikle birleşen dosya davacısı ...’ın dayandığı ..... 389 tarih cilt:18/1, sahife:3, no:1 ila 10’da kayıtlı tapu kayıtları ilk tesisinden itibaren sıra izler biçimde tüm tedavülleriyle getirtilmeli, kadastroda revizyon görüp görmediği sorulmalı ve çekişmeli 127 ada 14 ve 15 parsel sayılı taşınmazlar başında, tarafsız, taşınmazların bulunduğu yeri iyi bilen aynı köyden ve komşu köylerden seçilip belirlenecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu ve tanıklar yardımı ile tapudaki hudutlar zeminde tek tek gösterilmek suretiyle uygulaması yapılmalı, fen bilirkişisinden tapu kapsamını zeminde gösterir ölçekli krokili rapor alınmalı, davacının dayandığı tapunun çekişmeli taşınmazları kapsayıp kapsamadığı duraksamaya yer vermeyecek şekilde kesin olarak belirlenmelidir.
    Yapılacak tapu uygulaması sonucu tapu kaydının çekişmeli taşınmazlara uymadığı belirlendiği takdirde davacı aynı zamanda zilyetlik iddiasına da dayandığından davaya konu taşınmazları zilyetlikle edinilebilmesi için öncesinin niteliğinin zilyetlikle iktisaba elverişli yerlerden olması gerektiği gözönüne alınarak yöntemine uygun mera araştırması yapılmalı, yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından taşınmazların geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, taşınmazların öncesinin kadim mera olup olmadığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, üç kişilik uzman ziraat bilirkişi kurulundan; çekişmeli taşınmazların toprak yapısı, eğimi, bitki örtüsü ve komşu taşınmazlardan nasıl ayrıldığı, arada ayırıcı bir unsur olup olmadığı, taşınmazların meradan açılan bir yer olup olmadığını açıklayıp, tarımsal niteliğini belirten, taşınmazların değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş somut verilere dayalı ayrıntılı rapor ve fen bilirkişisinden ise keşfi ve uygulamayı izlemeye elverişli rapor alınmalı, her ne kadar kadastro mahkemesinin 2007/110 E.- 2008/188 K. sayılı ve 2007/111 E.- 2008/189 K. sayılı kararları eldeki dosyanın davacısı açısından kesin hüküm teşkil etmese de yapılacak mera araştırmasında bu kararlarda tartışılıp değerlendirilmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
    Mahkemece bu hususlar gözardı edilerek eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, birleşen dosya davacısı ...’ın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 16/10/2019 günü oy birliği ile karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi