4. Hukuk Dairesi 2016/1269 E. , 2018/5497 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 06/02/2009 gününde verilen dilekçe ile kasten yaralama nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece açılan davanın kısmen kabulüne dair verilen 29/09/2015 günlü kararın Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... vekili, duruşmasız olarak incelenmesi de davalı ... tarafından süresi içinde istenilmekle daha önceden belirlenen 18/09/2018 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı ... vekili Avukat ... geldi, karşı taraftan davacı adına gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra tarafa duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, kasten yaralama nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; karar, davalı ... vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı; köyde bir arkadaşının düğününe gittiğini, davalıların burada kendisine saldırdığını ve ağır yaralandığını, kolunda oluşan kırık nedeniyle iş gücü kaybına uğradığını belirterek, oluşan maddi zararının davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili, manevi zararına karşılık olarak da 3.000,00 TL manevi tazminatın davalı ..."dan 10.000,00 TL manevi tazminatın ise davalı ..." den olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili isteminde bulunmuştur.
Davalı ...; ceza davası sonucunun beklenmesi gerektiğini, davacının Yeşil Köylüler"e hakaret ve küfür içerikli sözler sarf ederek olaya sebebiyet verdiğini, kendisi hakkında sadece basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralamadan kamu davası açıldığını, davacının kolunun kırılması ile bir ilgisinin bulunmadığını belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı ...; dava dilekçesinde ileri sürülen iddiaların tamamen haksız ve dayanaksız olduğunu belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden; ... Asliye Ceza Mahkemesinin 2008/56 esas ve 2008/131 karar sayılı ilamıyla sanıklardan davalı ...’in mağdur davacının vücudunda 2. derece kırık ve basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde yaralamaktan, davalı ..."nın ise katılan davacının yaşamını tehlikeye sokmayacak bir biçimde, basit tıbbi müdahale ile giderilebilir nitelikte yaralamaktan cezalandırılmasına karar verildiği ve hükmün Yargıtay 3. Ceza Dairesinin 01/03/2012 gün, 2010/5548 esas ve 2012/7459 karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği anlaşılmaktadır. Şu halde; ceza mahkemesinin kabulüne göre de davalıların eyleminin ayrı ayrı olduğu maddi vakıa olarak tespit edilmiştir.
Bu itibarla;
a) Davalıların davacıya karşı eylemlerinin birbirinden bağımsız olduğu ve her birinin kendi eyleminden sorumlu olacağı da gözetilerek, mahkemece yapılması gereken her bir davalıdan talep ettiği maddi tazminat miktarının davacıya açıklattırılması, davalıların fiillerine göre değerlendirme ve hesaplama yapılması ve sonucuna göre davalıların ayrı ayrı sorumluluklarına gidilmesi iken hesaplanan maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi doğru olmamış, bu durum kararın bozulmasını gerektirmiştir.
b)Öte yandan davacının, dava dilekçesinde davalıların her birinden ne miktarda manevi tazminat talep ettiğini açıkça belirtmesi ve ayrıca her bir davalının eyleminin birbirinden bağımsız olması karşısında takdir edilen manevi tazminattan davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulması da usul ve yasaya uygun düşmemiş, bu husus da kararın bozulmasını gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (a) ve (b) nolu bentlerde gösterilen nedenlerle davalılar yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalıların diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ve davalı ... yararına takdir olunan 1.630,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine, davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 18/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.