Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/5431
Karar No: 2019/5925

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2018/5431 Esas 2019/5925 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2018/5431 E.  ,  2019/5925 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan ... ve ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    .......çalışma alanında davalılar murisi adına tapuda kayıtlı bulunan eski 124 parsel sayılı 16550 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, eski 125 parsel sayılı 5000 m2 yüzölçümündeki taşınmaz ve eski 126 parsel sayılı 7850 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, 2010 yılında 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosu sırasında sırası ile 181 ada 2 parsel numarasıyla 16561 m2, 181 ada 1 parsel numarasıyla 5191 m2 ve 162 ada 22 parsel numarasıyla 7853 m2 yüzölçümlü olarak tespit edilmişlerdir.
    Davacı Orman Yönetimi vekili 6/4/2011 havale tarihli dava dilekçesi ile; ....ve 2 nolu parsellerin yörede 1941 yılında yapılan orman kadastrosuna ve 1744 sayılı Kanun ile değişik 2. madde uygulamasına göre orman tahdidi içinde kaldığını daha sonra 3402 sayılı Kanunun 22/a maddesi gereğince 07/03/2011 tarihinde askıya çıkarılan kadastro çalısmalarında davalılar adına tespit gördüğünü belirterek tespitin iptalini ve orman vasfıyla Hazine adına tescili istemiyle kadastro mahkemesinde dava açmıştır. Kadastro mahkemesi 3402 sayılı Kanunun 22/A madde uygulamasına ilişkin davanın vazgeçme sebebi ile reddine, mülkiyete yönelik dava bakımından asliye hukuk mahkemesine görevsizlik kararı vermiştir.
    Asliye hukuk mahkemesince; davacının davasının kabulü ile dava konusu 181 ada 1 ve 2 parseller ile 162 ada 22 parsel sayılı taşınmazlara yönelik tapu kaydının iptaline taşınmazların orman vasfı ile tesciline karar verilmiş, hüküm davalılardan ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kesinleşen orman tahdit haritasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1941 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, daha önce sınırlaması yapılmayan ormanlarda 4785 sayılı Kanun gözönünde bulundurularak 1984 yılında yapılan ve 11.12.1985 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu, ilk tahdidin aplikasyonu ve 2/B uygulaması, 22.04.1992 tarihinde ilân edilen, aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır. 766 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp 1984 yılında kesinleşen genel arazi kadastrosu ile 2011 yılında kesinleşen 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosu vardır.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli 162 ada 22, 181 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazların orman tahdit sınırları içinde kalan yerlerden olduğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında
    bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak karar tarihinden sonra, 28.04.2018 tarihinde yürürlüğe giren 7139 sayılı Kanunun 33. maddesi ile ....., 02/07/1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanununa göre alınan harçlardan, bu Kanunda belirtilen görevleri kapsamında düzenlenen kâğıtlar sebebiyle damga vergisinden ve tapu ve kadastro işlemlerinden kaynaklanan döner sermaye hizmet bedellerinden muaftır, hükmü gereğince davacı Orman Yönetimi aleyhine harçlara hükmedilmesidoğru değil ise de bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    Bu sebeple hüküm kısmının harçla ilgili “5-Alınması gereken 204,93.-TL harçtan peşin alınan 44,55.-TL"den mahsubu ile eksik 160,38.-TL harcın davacı idareden alınarak, Hazineye irat kaydına,” bendinin hükümden çıkarılarak yerine ""Davacı Orman Yönetimi harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına"" cümlesinin yazılarak düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 16/10/2019 günü oy birliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi