17. Ceza Dairesi 2019/4725 E. , 2019/6870 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece suça sürüklenen çocuklar hakkında verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü:
I) Suça sürüklenen çocuk ... hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
Suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümde TCK"nun 168. maddesinin 31/3. maddesinden önce uygulanması suretiyle aynı Kanun"un 61. maddesine aykırı davranılması, sonuç ceza değişmeyeceğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1) Gerekçeli karar başlığında, 24.12.2014 olan suç tarihinin 01.01.2015 olarak yazılması,
2) Mağdurun zararının kovuşturma aşamasında giderilmesi karşısında, suça sürüklenen çocuk ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümde yapılan indirim doğru olarak 1/2 oranında belirlenmişse de, uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK’nun 168/2. maddesi yerine aynı Yasa’nın 168/1. maddesi olarak gösterilmesi,
3) Birlikte suç işleyen suça sürüklenen çocukların sebep oldukları yargılama giderlerinden ayrı ayrı, suç ortakları ile birlikte ortak sebep oldukları yargılama giderlerinden ise kendi payları oranında sorumlu tutulması gerekirken eşit tahsiline karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK"nun 326/2. maddesine aykırı davranılması,
4) 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 11 ve 5237 sayılı TCK’nun 31. maddeleri uyarınca çocuklara özgü güvenlik tedbirlerinin; 12 yaşını doldurmamış çocuklar ile aynı maddenin ikinci fıkrasına göre işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamayan ya da davranışlarını yönlendirme yeteneği yeterince gelişmemiş 12-15 yaş grubunda bulunan çocuklar hakkında uygulanması olanağının bulunduğu gözetilmeyerek, ceza sorumluluğu bulunan ve mahkumiyet kararı verilen suça sürüklenen çocuk hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 5/3. maddesi uyarınca danışmanlık tedbirine hükmolunması,
5) 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun"un 106. maddesine göre, suça sürüklenen çocuk hakkında hükmedilen tedbire uyulmaması halinde hapse çevrilemeyeceği hususu gözetilmeden, suça sürüklenen çocuk hakkında kurulan mahkumiyet hükmünde, tedbire uyulmadığı takdirde hapis cezasına çevrileceği belirtilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
6) Suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan TCK"nun 50/1-d bendi uyarınca seçenek tedbir olarak 1 ay 3 gün süreyle Bitlis İli sınırları içinde kahvehane, lokal ve benzeri oyun yerlerine gitmekten yasaklanmasına hükmolunması sırasında, infazda tereddüt yaratacak şekilde "Ve benzeri" ibaresinin kullanılması,
7) Suça sürüklenen çocuk hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan hükmolunan cezanın ertelenmesi sırasında TCK"nun 51/3. maddesi uyarınca öngörülen denetim süresinin hapis cezasından az olamayacağının gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedeni bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, gerekçeli karar başlığındaki suç tarihinin 01.01.2015 olarak düzeltilmesi, mala zarar verme suçundan kurulan hüküm fıkrasından "168/1. maddesi" ibaresi çıkartılarak yerine "168/2. maddesi" yazılması, hüküm fıkrasından yargılama giderlerine ilişkin "Eşit şekilde alınarak"" cümlesinin çıkarılarak yerine, ""Suça sürüklenen çocukların sebebiyet verdikleri yargılama giderleri oranında ayrı ayrı sorumlu tutulmalarına"" cümlesinin eklenmesi, hüküm fıkrasından suça sürüklenen çocuğun koruyucu ve destekleyici tedbir olan 5395 sayılı Yasa"nın 5/1-d maddesi uyarınca "Danışmanlık tedbirine"" ilişkin bölümün ve uyulmayan seçenek yaptırımın hapse çevrileceğine ilişkin kısımların çıkarılması, yine seçenek tedbirde suça sürüklenen çocuğun gitmesi yasaklanan yerlere ilişkin olarak "Bitlis il sınırları içinde kahvehane, lokal ve benzeri oyun yerlerine" cümlesinden "Ve benzeri" kısmının çıkartılması, iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükümdeki erteleme süresinin "1 yıl 1 ay 10 gün" olarak belirlenmesi suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II) Suça sürüklenen çocuklar ..., ... ve ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1)Önceye ilişkin haklarında mahkumiyet kararı olmayan ve lehe hükümlerin uygulanması yönünde müdafilerinin talebi bulunan suça sürüklenen çocuklar hakkında hırsızlık suçu yönünden her ne kadar “Ceza miktarı nazara alındığında TCK’nun 51. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına” karar verilmiş olsa da; TCK"nun 51/1. maddesindeki “İşlediği suçtan dolayı iki yıl veya daha az süreyle hapis cezasına mahkûm edilen kişinin cezası ertelenebilir. Bu sürenin üst sınırı, fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş
yaşını bitirmiş olan kişiler bakımından üç yıldır” şeklindeki düzenleme karşısında; suça sürüklenen çocuklar Yakup ve Enes hakkında, iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçu yönünden tekrar suç işlemeyecekleri kanaati oluştuğu kabul edilerek hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği suça sürüklenen çocuk ... hakkında ise yine iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçu yönünden tekrar suç işlemeyeceği kanaati oluştuğu kabul edilerek erteleme kararı verildiği de gözetildiğinde, dosya kapsamına uygun düşmeyen yetersiz gerekçe ile suça sürüklenen çocuklar hakkındaki hırsızlık suçu yönünden hükmedilen hürriyeti bağlayıcı cezaların ertelenmesine yer olmadığına karar verilmesi,
2) Gerekçeli karar başlığında 24.12.2014 olan suç tarihinin 01.01.2015 olarak yazılması,
3) Mağdurun zararının kovuşturma aşamasında giderilmesi karşısında, suça sürüklenen çocuklar hakkında kurulan hükümlerde yapılan indirim doğru olarak 1/2 oranında belirlenmişse de, uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK’nun 168/2. maddesi yerine aynı Yasa’nın 168/1. maddesi olarak gösterilmesi,
4)Birlikte suç işleyen suça sürüklenen çocukların sebep oldukları yargılama giderlerinden ayrı ayrı, suç ortakları ile birlikte ortak sebep oldukları yargılama giderlerinden ise kendi payları oranında sorumlu tutulması gerekirken eşit tahsiline karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK"nun 326/2. maddesine aykırı davranılması,
5) TCK"nun 168. maddesinin 31/3. maddesinden önce uygulanması suretiyle aynı Kanun"un 61. maddesine aykırı davranılması,
6) Ceza sorumluluğu bulunan ve mahkumiyetlerine karar verilen suça sürüklenen çocuklar Metin ve Enes hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 11. maddesine aykırı olarak aynı Kanun"un 5/1. maddesi gereğince danışmanlık ve sağlık tedbirinin de uygulanmasına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar ..., ... ve ... müdafilerinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 08/05/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.