3. Hukuk Dairesi 2017/14388 E. , 2019/3815 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : .... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen tazminat davasının kısmen kabulüne dair verilen hüküm hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelenmesi sonucunda; tarafların istinaf başvurusunun davalı yönünden reddine, davacı yönünden kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, elektriğinin haksız yere kesilmesi nedeniyle yetiştirdiği sebzelerin kuruyarak zarar gördüğünü, tespit yaptırdığını, 73.670.15- TL zarara uğradığının tespit edildiğini ileri sürerek .... İcra Müdürlüğünün 2014 / 411 Esas sayılı dosyası ile aleyhine yapılan icra takibi yönünden borçlu olmadığının tespitine, davalıya fazla ödediği fatura bedeli olan 3.832.00.- TL ticari faizi ile ödenmesine, ürün zararı olan 73.670.15- TL elektrik kesinti tarihinden ticari faizi ile ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir .
Davalı, davacı faturayı süresinde ödemeyince 19/08/2013 tarihinde kesme bildirimi bırakıldığını, 02/09/2013 tarihinde elektriğin kesildiğini, faturaya yapılan itirazın ödeme yükümünden kurtarmayacağını belirterek davanın reddini istemiştir .
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, davacının, davalı tarafından başlatılan....İcra Müdürlüğünün 2014/411 Esas sayılı dosyasında borçlu olmadıklarının tespitine yönelik menfi tespit davasının reddine, davacının davalı kurumun 3.832,00 TL fazla ödeme yaptıkları iddiası ile açtıkları alacak davasının reddine,davacının ürün zararı nedeni ile açtığı tazminat davasının kısmen kabulü ile; 36.835,07 TL tazminatın, 02/09/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, taraf vekilleri istinaf yasa yoluna başvurmuşlardır .
Bölge Adliye Mahkemesi tarafından davalının, istinaf başvurusunun esastan reddine, davacının istinaf başvurusunun kısmen kabul kısmen reddi ile;.....Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/151 Esas 2017/29 Karar sayılı 12/01/2017 tarihli kararının kaldırılmasına, davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile, davacının, davalı tarafından başlatılan .....İcra Müdürlüğünün 2014/411 Esas sayılı dosyasına yönelik açılmış menfi tespit davasının reddine, davacının 3.832,00 TL fazla ödeme nedeniyle açtığı istirdat davasının reddine , davacının ürün zararı nedeniyle açtığı dava açısından ise; davanın kabulü ile 73.670,15 TL tazminatın 02/09/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-)Somut olayda davacının, yeni takılan sayacın fazla tüketim yaptığına dair 05/08/2013 tarihli başvurusuna, davalı şirket EPMHY"nin 18, 20 ve 24. maddelerine uygun olarak cevap vermek yerine eski faturayı iptal ederek 29/08/2013 tarihli 3.188 TL"lik yeni bir fatura düzenleyerek davacıya göndermiştir . Davacı da sayacın arızalı olup olmadığı ile ilgili herhangi bir cevap verilmediğinden bu yeni faturayı ödememiş, faturanın ödenmemesi nedeniyle de elektiriği 02/09/2013 tarihinde kesilmiş ve ürünleri sulama yapamaması nedeniyle zarar görmüştür. Davalı şirket davacının dilekçesine 43 gün sonra cevap vermiştir. Davalı elektrik şirketinin EPMHY"nin 18, 20 ve 24. maddelerine aykırı olarak davacının sayaç arızası başvurusuna 1 ay içinde cevap vermediği, yeni faturanın ödenmemesi nedeniyle elektriğini keserek zararın oluşmasında % 50 kusurlu olduğu anlaşılmaktadır . Davacının ise tarımsal faaliyet yaptığı, yetiştirdiği ürünlerin sulanmaması durumunda zararın olacağını ve büyüklüğünü tahmin edebileceğinin, 3.188,00 TL"lik elektrik faturasını ödeyip zararı engelleyebileceğinin, daha sonra varsa yaptığı fazla ödeme için dava açabileceği halde böyle davranmadığı için % 50 oranında kusurlu olduğunun kabulü gerekir .Diğer bir anlatım ile yerel mahkemenin kusurun dağılımı konusundaki takdiri doğrudur . Bu durumda yerel mahkemenin davacının ürün zararı ile ilgili 73.670,15 TL"lik talebinin kusur oranlarına göre yarısı olan 36.835,07 TL"lik kısmının kabulüne dair kararı isabetli bulunmuştur .
Bölge Adliye Mahkemesince, ilk derece mahkemesinin usul ve yasaya uygun bulunan ürün zararından kaynaklanan tazminat kararına ilişkin davacı tarafca yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.
3-) 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu yargılamaya hakim olan ilkeleri düzenlemekle kanunun 26/1 maddesi taleple bağlılık kuralını getirmektedir. Buna göre; hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olup, talepten fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.
Somut olayda, davacı dava dilekçesinde ....İcra Müdürlüğünün 2014/411 Esas sayılı dosyasında borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiş ise de bu talebe yönelik olarak harcını ödeyerek açılmış bir dava bulunmamaktadır . Bu durumda bu talebe ilişkin harcı ödenerek usulüne uygun olarak açılmış bir dava bulunmadığı gerekçesi ile karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken talebi aşar şekilde bu talebin reddine karar verilmesi de isabetli bulunmamıştır .
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle sair temyiz itirazlarının reddine ,2. ve 3. bentlerde açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK"nun 371. maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının davalı taraf yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 25/04/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.