10. Hukuk Dairesi 2014/5708 E. , 2014/15315 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : İzmir 4. İş Mahkemesi
Tarihi : 26.11.2012
No : 2011/889-2012/665
Dava, iş kazası sonucu sürekli iş göremez duruma gelen sigortalıya yapılan yardımların 506 sayılı Yasanın 26. maddesi uyarınca tazminine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyulduğu belirtilerek ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, taraf avukatları temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davacı Kurumun tüm, davalılar vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Mahkemece bozma kararına uyulmasına karar verilmiştir. Bozma kararına uyulmakla, bozma kararı lehine olan taraf yararına usulü kazanılmış hak doğar ve mahkemece de bozma kararı doğrultusunda karar verilmesi gerekir. (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı İBK) O halde mahkemece bozma kararına uyulduğuna göre, bozma kapsamı doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılarak karar verilmesi gerekir.
Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 26. maddesidir. Mahkemece, sigortalının %30,20 oranındaki sürekli iş göremezlik derecesine karşılık gelen ilk peşin değer miktarı esas alınarak hüküm kurulmuş ise de; Kurumca, sigortalıya % 30.20 oranındaki sürekli iş göremezlik durumu nazara alınarak bağlanan gelirin peşin sermaye değerinin tahsilinin talep edilmesi ve yargılama aşamasında Yüksek Sağlık Kurulunun 05.10.2007 tarihli kararına göre düzeltme kaydı ile sigortalının iş kazası nedeniyle azalma göstererek %24, %18,2, %14 oranında sürekli iş göremez duruma geldiğinin belirlenmesi karşısında; Sürekli işgöremezlik derecesindeki düşmeye bağlı olarak değişime uğrayan gelir, yüksek işgöremezlik oranı nedeniyle bağlanmış olan başlangıçtaki gelir olup; gelir hesabındaki unsurlardan biri olan işgöremezlik oranındaki düşme karşısında, başlangıçtaki gelirin, değişen işgöremezlik oranına uyarlanması zorunluluğu bulunmaktadır.
Sürekli işgöremezlik derecesindeki düşmeye bağlı olarak değişime uğrayan gelir, yüksek işgöremezlik oranı nedeniyle bağlanmış olan başlangıçtaki gelir olup; gelir hesabındaki unsurlardan biri olan işgöremezlik oranındaki düşme karşısında,başlangıçtaki gelirin,değişen işgöremezlik oranına uyarlanması zorunluluğu bulunmaktadır.
Bu durumda, peşin sermaye değerli gelirin başladığı tarih itibariyle düşen işgöremezlik oranına göre belirlenmesi zorunlu olup; başlangıçtaki yüksek işgöremezlik oranı nedeniyle fazladan (yüksek işgöremezlik oranı ile düşen işgöremezlik oranı arasındaki fark işgöremezlik nedeniyle) ödenen fark gelirlerin, yeni oran üzerinden belirlenmiş olan peşin sermaye değerli gelire ilavesi gereği bulunmaktadır.
Şu halde, yapılması gereken iş; sigortalının sürekli iş göremezlik durumuna girdiği tarih itibarıyla %14 sürekli iş göremezlik oranı üzerinden saptanacak ilk peşin sermaye değerli gelir miktarına, aradaki fark iş göremezlik oranı nedeniyle fazladan yapılan ödeme miktarı ilave edilmek suretiyle gelirin ilk peşin sermaye değeri belirlenerek, varılacak sonuca göre karar verilmelidir.
Mahkemece, sıralanan maddi ve hukuki olgular ışığında inceleme yapılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı biçimde hüküm tesis edilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
Kabule göre de; ıslah talebi, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu"nun 04.02.1948 tarih ve 10-3 sayılı kararı uyarınca bozmadan sonra ıslah yapılamayacağından bahisle reddedilmiş olup, bir usul işlemi olan ıslah talebinin reddi sebebiyle davacı Kurum aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi isabetsizdir.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılara iadesine, 19.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.