9. Hukuk Dairesi 2015/34079 E. , 2019/5489 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı işçinin davalı işverene ait işyerinde, Ekim -2012 tarihinde 07.05.2014 tarihine kadar çalıştığını; kamyon şoförü olarak görev yaptığını; 30.04.2014 tarihinde davacı işçinin kullandığı araca hırsız girdiğini; davalı işverenliğin ise, davacı işçinin hiçbir kusuru olmadığı halde, davacı işçiyi 07.05.2014 tarihinde işten çıkardığını; 4857s. Kanun m. 26"daki 6 günlük süreye de uyulmadığını; davacı işçinin aylık ücretinin 1.500,00 TL olduğunu; aylık 200,00 TL yemek yardımı yapıldığını; haftanın 6 gününde 12 saat süreyle çalıştığını; işe girdiği tarihten itibaren aylık ücretinde artış olmadığını; 1 haftalık kullanılmamış izni olduğunu ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ücret alacağı, yıllık izin ücretli alacağı, sosyal haklardan kaynaklanan (yol, yemek, asgari geçim indirimi) ücret alacaklarını istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; iş sözleşmesinin kendisine verilen görevi ve sorumlulukları gereği gibi yerine getirmemesi, davalı işverenin yüklü miktarda zarara uğratması ve ticari itibarının zedelenmesine neden olduğu gerekçesiyle haklı nedenle feshedildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece özetle; SGK kayıtları, toplanan delillerin değerlendirilmesinde; somut uyuşmazlıkta davacının davalı işyerinde; 16/10/2012- 07/05/2014 tarihleri arası şoför olarak çalıştığı, davacı işçinin son aylık ücreti, gelen banka kayıtlarına ve tanık beyanlarına göre net 1.500,00TL. olduğu, davalı taraf cevap dilekçesinde davacı işçinin iş sözleşmesinin, kendisine verilen görevi ve sorumlulukları gereği gibi yerine getirmemesi, davalı işverenin yüklü miktarda zarara uğratması ve ticari itibarinin zedelenmesine neden olduğu gerekçesiyle haklı nedenle fesih ettiğini iddia etmiş ise de, dinlenen tanık beyanları, dosyada bulunan sorgulama tutanağı, yine dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre davacının kullandığı araçla mola verdiği sırada kullandığı araçta hırsızlık olduğu ancak davacı işçinin bu olayın meydana gelmesinde davalı işverenin emir ve talimatlarına aykırı davrandığının söylenemeyeceği, kullanılan araçların davalı işveren tarafından kilitli tutulmadığı veya mühürlenmediği de dikkate alındığında işçinin kullandığı aracın soyulmasından sorumlu tutulamayacağı bu nedenle yapılan feshin haklı nedene dayanmadığı buna göre davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı sonucuna ulaşıldığı, ayrıca kullandırıldığı yada karşılığı ödendiği ispatlanmayan izin ücreti alacağı talebinin kabulüne, ispatlanmayan fazla mesai alacağı ücreti, yol ücreti, yemek ücreti ve asgari geçim indirim ücreti alacak talebinin reddine karar verilerek hüküm kurulmuştur.
D) Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Somut uyuşmazlıkta davacı davalı işyerinde kamyon şoförü olarak çalışmakta olup, 30.04.2014 tarihinde kendisinin sevk ve idaresindeki kamyon ve çalışma arkadaşı ...’ın sevk ve idaresindeki başka bir kamyon ile nakledilecek ilaçların yüklenmesi için Tuzla’da bulunan Ekol Lojistiğe ait yere gitmişler ve burada her iki kamyona da ilaç yüklemesi yapılmıştır. ...’ın kullandığı kamyona Güneşli’de bulunan Selçuk Ecza Deposu’na gidecek ilaçlar, davacının kullandığı kamyona ise hem Selçuk Ecza Deposuna gidecek ilaçlar hem de Mahmut Bey’de bulunan Hedef Ecza Deposuna gidecek ilaçlar yüklenmiştir.
Yükleme işleminden sonra her iki kamyon ... Ecza Deposunun bulunduğu yere doğru arka arkaya yola çıkmış, yolda davacı ve diğer şoför kahvaltı yapmak için mola vermiştir. Mola yerinde dava dışı ...’ın park ettiği kamyon oturdukları yerden rahatça görünürken, davacının park ettiği kamyon ise görüş açısı içinde olmadığından görünmemektedir ve kahvaltı süresince bir anlamda kontrolsüz kalmıştır. Kahvaltı bitiminde her iki şoför Selçuk Ecza Deposu’na gitmiş ve boşaltma işlemi için ...’ın kullandığı kamyon boşaltma yerine yanaşmış ve davacı ise kamyonunu bir yere park etmiş, ...’ın kamyonunu boşaltmasını beklerken kendi kamyonunun başında durmak yerine başka işler ile meşgul olmuştur.
...’ın kamyonunun boşaltılması işlemi sonrasında kendi kamyonunda bulunan Selçuk Ecza Deposuna boşaltılacak mallar için harekete geçen davacı kamyonunda bir kısım ilaç kolilerinin çalındığını fark etmiştir. Sonradan çalınan ilaç miktarının 94 koli olduğu, değerinin ise davacının kabulüne göre 70.000 TL davalının iddiasına göre 80.000-90.000 TL arası olduğu anlaşılmaktadır.
Öncelikle davacının kamyonundaki malların kahvaltı esnasında mı yoksa Selçuk Ecza Deposu’nda kendi sırasını beklerken mi çalındığı hususu tam olarak belirlenememektedir. Ancak davacının kahvaltı sonrasında diğer şoför Talip’in aksine kamyonunu gözüyle kontrol edebileceği bir yere park etmediği, keza Selçuk Ecza deposunda sıra beklerken de kamyonunun başında durmadığı sabittir. Söz konusu hırsızlık kapalı kasa kamyonun kapısının kilitli olmaması kadar davacının da hırsızlık olmaması için üzerine düşen dikkat ve özeni göstermemesinden kaynaklanmıştır.
Mahkemece davacının son ücretinin net 1500 TL olduğu gözetildiğinde, bu ücretin çok çok üzerindeki zarar karşısında, davalının davacının iş akdini İş Kanunu’nun 25/2-I maddesine uygun olarak ve işverene 30 günlük ücretinin tutarı ile ödenmeyecek derecede hasar vermek gerekçesi ile fesih de haklı olduğu kabul edilerek şartları bulunmayan kıdem ve ihbar tazminatı talebinin reddi yerine kabulü hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 12.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.