1. Hukuk Dairesi 2016/3300 E. , 2019/620 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen tapu iptal ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava; muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı miras payı oranında tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece; "... davalılardan ..."e yapılan temliklerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu belirlenmek suretiyle ... açısından davanın kabulüne karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Davalı ..."in bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine. Ne var ki; davalı ... "... çekişme konusu 223 ada, 28 parseldeki A Blok, 5 nolu bağımsız bölümü, 217 ada, 19 parseldeki miras payını devretmek ve üzerine nakit ödemek suretiyle satın aldığı, temlikin muvazaalı olmayıp, gerçek satış yapıldığı" yönünde savunmada bulunmuş ise de, mahkemece bu savunmanın üzerinde durulmamış, ilgili kayıt ve belgeler getirtilmemiştir. Hal böyle olunca; davalı ..."in savunması üzerinde durulması, savunmada geçen 217 ada,19 sayılı parselin tapu kaydının getirtilip savunmanın denetlenmesi,davalı ... miras payını devretmiş ise bu payın bedeli ile çekişmeli 5 nolu bağımsız bölümün bedelinin karşılaştırılması ve varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken noksan soruşturma ile yetinilerek ... adına tescil edilen bağımsız bölüm bakımından da kabul kararı verilmiş olması doğru değildir. Kabule göre de; davacının dava dilekçesinde, 19 parsel sayılı taşınmazın ½ payını davaya konu ettiği gözetilmeksizin ve 6100 sayılı HMK"nun 26. maddesi (HUMK"nun 74. Maddesi) gözardı edilerek taşınmazın tamamı üzerinden iptal tescile karar verilerek istekten fazlaya hükmedilmesi doğru olmadığı gibi miras payı oranında istekte bulunulduğu halde "saklı pay" üzerinden hüküm kurulması da isabetli değildir. Diğer taraftan; .... çekişmeye konu taşınmazlardan 269 ada, 12 parsel sayılı taşınmaz bakımından bir değerlendirme yapılmayarak eksik harç alınması isabetsiz olduğu gibi, keşfen değeri belirlenen taşınmazlardan davacının miras payı üzerinden harç tamamlanmadığından, dava dilekçesinde gösterilen değer üzerinden avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiği halde keşfen belirlenen ancak harcı tamamlanmayan değer üzerinden fazla avukatlık parasına taktir edilmesinin de doğru olduğu söylenemez." gerekçeleriyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda muvazaa iddiasının ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya içeriğine göre, davalı ... yönünden bozma ile hüküm kesinleştiğininden davalı ...’nın vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine.
Davalı ...’nın vekalet ücretine yönelik ve diğer davalı ...’in işin esasına yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Dava konusu 223 ada 21 parsel sayılı taşınmaz ile murise ait 22 parsel sayılı taşınmazların tevhid ve ifrazından oluşan 28 parsel sayılı taşınmaz için... Konut Yapı Kooperatifi ile yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca 223 ada 28 parseldeki A Blok 5 nolu bağımsız bölümün 07.12.2006 tarihinde ferdileşme ile davalı ... adına tescil edildiği kayden sabittir.
Bozma sonrası yapılan araştırmada ise, davalı ...’in 26.12.2006 tarihinde 217 ada 19, 217 ada 21 ve 231 ada 26 parsel sayılı taşınmazlardaki murislerinden intikal eden paylarını satış suretiyle diğer davalı ...’e temlik ettiği, bunun karşılığı olarak çekişmeli 5 nolu bağımsız bölümün ... adına tescil edildiği anlaşılmaktadır. Kaldı ki, davalı ...’e muris tarafından bizzat yapılan bir temlik de bulunmamaktadır. Her ne kadar mahkemece çekişmeli 5 nolu bağımsız bölüm ile ... tarafından Mustafa’ya devredilen payların bedellerinin farklı olduğu gerekçe yapılmış ise de, somut olayda bedel farklılığının sonuca bir etkisi bulunmamaktadır.
Öte yandan, dava 10.000,00-TL değer gösterilerek açılmış, mahkemece keşfen belirlenen ancak harcı tamamlanmayan değer üzerinden fazla vekalet ücretine hükmedilmiştir.
Bilindiği üzere Yargıtay bozma ilamına uyulmuş olmakla, bozma lehine olan taraf lehine usuli kazanılmış hak oluşacağı kuşkusuzdur. Bozmadan sonra tamamlama harcı yatırılması sonucu değiştirmeyecektir.
Hal böyle olunca, çekişmeli 5 nolu bağımsız bölüm yönünden davanın reddedilmesi, keşfen değeri belirlenen taşınmazlardan davacının miras payı üzerinden harç tamamlanmadığından, dava dilekçesinde gösterilen değer üzerinden avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ve yazılı gerekçe ile bozma ilamı kapsamı dışına çıkılarak fazla vekalet ücreti takdirine ve 5 nolu bağımsız bölüm yönünden davanın kabulüne karar verilmesi isabetizdir.
Davalı ...’in tüm, davalı ...’nın vekalet ücretine yönelik yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 04.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.