10. Hukuk Dairesi 2014/12304 E. , 2014/16724 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Samsun 1. İş Mahkemesi
Tarihi : 24.02.2014
No : 2009/967-2014/119
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun geçiş hükümlerini içeren Geçici 7. maddesinin “Bu Kanunun yürürlük tarihine kadar 17/7/1964 tarihli ve 506 sayılı, 2/9/1971 tarihli ve 1479 sayılı, 17/10/1983 tarihli ve 2925 sayılı, bu Kanunla mülga 17/10/1983 tarihli ve 2926 sayılı, 8/6/1949 tarihli ve 5434 sayılı Kanunlar ile 17/7/1964 tarihli ve 506 sayılı Kanunun geçici 20 nci maddesine göre sandıklara tâbi sigortalılık başlangıçları ile hizmet süreleri, fiilî hizmet süresi zammı, itibarî hizmet süreleri, borçlandırılan ve ihya edilen süreler ve sigortalılık süreleri tabi oldukları Kanun hükümlerine göre değerlendirilirler” hükmü ve genel olarak Kanunların geriye yürümemesi (geçmişe etkili olmaması) kuralı karşısında, davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesi olup bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davaların, kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle de özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğu açıktır. Bu çerçevede, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde resen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Mahkemece Dairemizin bozma ilamına uyularak karar verilmiş ise de, bozma ilamının gereği tam olarak yerine getirilmemiştir. Eldeki dava dosyasına konu olayda, mahkemece yapılan araştırma ve inceleme, hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir. Davacıya ait hizmet cetvellerinde 1288 sıra nolu davalı İsmet Külekçiye ait işyerinde 1995 yılı 60 gün, 1996 yılı 50 gün, dava dışı 11017855 sıra nolu K.Ü.’a ait işyerinde 2000 yılı 11 gün 2005 yılı 115 gün çalışmasının bulunduğu görülmektedir. Davalılardan İ. K. beyanında 1997 yılı 7-8. Aylarda işyerini K. Ü.’a devrettiğini, davalı C.. Y.. da beyanında işletmeyi K. Ü.dan bir yıl önce devraldığını bildirmiştir. Dosya içindeki kurum cevabında davacının çalıştığını iddia ettiği Yıldız Pansiyon isimli işyerinin 1288 sayılı dosyada işlem görerek 04.05.1960 tarihinde kanun kapsamına alındığı, 03.10.1996 tarihinde kanun kapsamından çıkarıldığı, aynı tarihte vergi dairesi ile ilişiğinin kesildiği, Belediye Başkanlığı yazısında ise Y. Gazinosu ünvanlı işyerinin 13.05.1993 tarihinden beri Kazım Ünal adına ruhsatlı olup faaliyet gösterdiğinin bildirildiği görülmektedir.
Dosyadaki bilgi ve belgeler çelişkili ve hüküm kurmaya elverişli değildir. Mahkemece, öncelikle yapılması gereken Belediye, Vergi Dairesi ve Emniyet Müdürlüğünden davalı Y. Gazinosu (Y. Pavyon) isimli işyerini ihtilaf konusu yıllarda kimin işlettiği sorularak, dava konusu dönemdeki işverenler belirlenerek husumetin doğru hasma yöneltilmesinin sağlanmasından sonra davalı Kurumdan davacının bildirimlerinin de bulunduğu ve mahkemece yargılama aşamasında tespit edilen işverenlere ait işyeri sicil dosyaları, dönem bordroları ile işveren nezdindeki ücret tediye bordroları ve konuya ilişkin tüm belgeler getirtilip, anılan belge ve bordrolardan sigortalının imzasını içerenlerden, imza aidiyeti yönünden çekişme bulunmayanlar ile hata, hile, ikrah halleriyle sakatlığı iddia ve kanıtlanamayan belgelerin içeriklerinde gösterilen gün kadar çalışmanın karinesini teşkil edeceği, sigortalının imzasını içerir belge bulunmayan dönemlere ilişkin iddia yönünden ise, davacı ile aynı dönemde birlikte çalışıp hizmetleri Kurum kayıtlarına geçirilmiş tanıklar, işyeri yetkilisi ve çevre işyeri işveren veya çalışanlarının bilgilerine de başvurularak yukarıda sıralanan ilkeler ışığında yapılacak araştırma ve incelemeyle varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 08.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.