Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/1292
Karar No: 2020/3514
Karar Tarihi: 25.06.2020

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2020/1292 Esas 2020/3514 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2020/1292 E.  ,  2020/3514 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı; davalı kurum ile aralarında sağlık hizmeti satın alma sözleşmesi imzalandığını, 2013 yılı haziran ayına ilişkin hastalara ait bir kısım fatura bedelinin tahsili için davalı kuruma başvurduğunu, ancak faturalardan kesintiler yapıldığını, bu kesintilerin haksız olduğunu belirterek, davalının bu şekilde yapmış olduğu 52.960,43 TL kesinti işleminin iptaline ve davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı; davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne 52.877,37 TL yönünden davanın kabulü ile davacının bu miktar ile ilgili borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin 83,06 TL yönünden davanın reddine dair verilen kararın davalı tarafından temyizi üzerine, Yargıtay 13.Hukuk Dairesinin 24/05/2017 tarihli ve 2015/17492 E., 2017/6200 K.sayılı ilamı ile özetle; "Sağlık Uygulama Tebliğinin tıbbi malzeme ödeme esasları başlıklı ilgili maddesinde "SUT ve eki listelerde yer almayan tıbbi malzemeler ihale/doğrudan temin sonuç bilgileri ekranında son bir yıl içerisinde farklı en az 3 hastanenin fiyatı olmak üzere tespit edilen ve kurum taşra teşkilatı inceleme birimlerince benzer nitelikte aynı işlevsel özellikte ve aynı tıbbi sonucu verdiği kabul edilen malzemenin işlem tarihinden önceki son 1yıl içerisindeki en ucuz 5 fiyatın ortalaması alınarak kdv dahil fiyatı fatura tutarını geçmemek üzere ödenir." hükmünün yer aldığı, bilirkişi tarafından bu maddeye göre bir araştırma ve oranlama yapılmadan, istenen fiyatların Kamu İhale Kurumu fiyatlarını aşmadığı kanaati ile sonuca gidildiği, Mahkemece, bu değinilen hususlarında gözetilmesi suretiyle ve davalı tarafın rapora itirazlarını da karşılayacak şekilde, konusunda uzman bilirkişilerden oluşan bir heyetten rapor alınarak, hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerektiği" gerekçesiyle bozulmuştur.
    Mahkemece bozma ilamına uyulmak suretiyle yapılan yargılama sonucunda; malzeme fiyatları nedeniyle yapılan 15.456,92 TL"lik kesinti ile sağlık hizmeti bedeliyle ilgili olarak yapılan 5.933,83 TL"lik kesintinin yerinde olduğu, ancak sağlık hizmeti bedeliyle ilgili 31.569,68 TL tutarındaki kesintinin yerinde olmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 31.569,68 TL borcu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, davalı Kurum tarafından hastaların tedavileri sırasında kullanılmış olan malzemeler ile ilgili olarak yapılan 15.456,92 TL kesintinin ve hastalara verilen sağlık hizmetlerine ait faturalardan yapılan 37.503,51 TL kesintinin iptali iptali istemine ilişkindir.
    HMK 266.maddesi hükmüne göre, çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren konularda bilirkişi oy ve görüşünün alınması zorunludur. Genel hayat tecrübesi ve kültürünün sonucu olarak herkes gibi hakimin de bildiği konularda bilirkişi dinlenmesine karar verilemeyeceği gibi, hakimlik mesleğinin gereği olarak hakimin hukuki bilgisi ile çözümleyebileceği konularda da bilirkişi dinlenemez. Her halde seçilecek bilirkişinin mesleği itibarıyla konunun uzmanı olması gerekir.
    HMK’nun 281. maddesinde, tarafların, bilirkişi raporunda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilecekleri; mahkeme, bilirkişi raporundaki eksiklik yahut belirsizliğin tamamlanması veya açıklığa kavuşturulmasını sağlamak için, bilirkişiden ek rapor alabileceği; ayrıca gerçeğin ortaya çıkması için gerekli görürse, yeni görevlendireceği bilirkişi aracılığıyla, tekrar inceleme de yaptırabileceği açıklanmıştır.
    Bilirkişiler, raporlarını hazırlarken raporun dayanağı olan somut ve özel nedenleri bilimsel verilere uygun olarak göstermek zorundadır. Bilirkişi raporu aynı zamanda Yargıtay denetimine de elverişli olacak şekilde bilgi ve belgeye dayanan gerekçe ihtiva etmelidir. Ancak, bu şekilde hazırlanmış raporun denetimi mümkün olup, hüküm kurmaya dayanak yapılabilir.
    Bilirkişi raporu kural olarak hâkimi bağlamaz. Hâkim, raporu serbestçe takdir eder. Hâkim, raporu yeterli görmezse, bilirkişiden ek rapor isteyebileceği gibi gerçeğin ortaya çıkması için önceki bilirkişi veya yeniden seçeceği bilirkişi vasıtasıyla yeniden inceleme de yaptırabilir. Bilirkişi raporları arasındaki çelişki varsa hâkim çelişkiyi gidermeden karar veremez.
    Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, hastaların tedavileri sırasında kullanılmış olan malzemeler ile ilgili olarak yapılan 15.456,92 TL kesinti yönünden; Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu"nun yazısı ve ekindeki CD incelendiğinde birincil ürün barkod numaralarının bulunmadığı, aynı zamanda muadil yani benzer nitelikte ve aynı işlevsel özellikte, aynı sonucu verdiği kabul edilen malzemelerle ilgili bilgi olmadığından değerlendirme yapılmasının mümkün olmadığı, kesintinin dosyaya sunulan evraklar gözetilerek yerinde olduğu belirtilmiş ise de, Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu"nun yazısında rayiç bedelleri belirlenen ilgili tıbbi cihazlara ait bilgilerin yer aldığı listenin ekte gönderildiği bildirilmiş, ancak bilirkişi raporunda bu liste yönünden değerlendirme yapılmadığı, neden değerlendirmeye alınmadığı hususunda da açıklayıcı ve aydınlatıcı bir bilgi bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bilirkişi raporu, bu haliyle hüküm kurmaya ve denetime elverişli değildir.
    Hastalara verilen sağlık hizmetlerine ait faturalardan yapılan 37.503,51 TL kesinti yönünden ise; mahkemece hükme esas alınan 30.04.2019 tarihli bilirkişi raporunda, hastalara verilen sağlık hizmetlerine ait faturalardan yapılan toplam 37.503,51 TL kesintiden 5.933,83 TL"lik kısmın yerinde olduğu değerlendirilmiş ise de, 20.10.2014 tarihli bilirkişi raporunda, 37.503,51 TL kesintiden 83,06 TL"lik kısmın yerinde olduğu belirlenmiştir. Buna göre, dosya kapsamında bulunan bilirkişi raporları arasında çelişki bulunmakta olup, mahkemece raporlar arasındaki çelişki giderilmeksizin, hüküm kurulmuştur.
    Hâl böyle olunca, mahkemece; yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilerek, öncelikle dosyanın önceki bilirkişiler dışında aralarında sosyal güvenlik uzmanı bilirkişinin de bulunduğu üç kişilik bilirkişi kuruluna verilmesi, itirazları karşılayacak nitelikte ve raporlar arasındaki çelişkiyi giderecek şekilde, önceki bilirkişi raporları ile mukayeseli olarak, somut verilere dayalı, gerekçeli taraf ve Yargıtay denetimine elverişli bilirkişi raporu alınması, hasıl olacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 25.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi