16. Ceza Dairesi 2018/6622 E. , 2020/1072 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararlarına yönelik istinaf başvurusunun
esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre “suç ve cezaların şahsiliği ilkesi” gereğince sanık ...’ın eşine ait Bankasya nezdindeki hesabın sanık yönünden delil ya da örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede;
I) Sanıklar ..., ..., ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesinde;
Silahlı terör örgütü üyeliği suçunun temadi eden bir suç olması nedeniyle suç tarihinin sanıkların yakalandıkları “19.10.2016” yerine hatalı olarak karar başlığında “2016” olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir yazım hatası kabul edilmiştir.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükümlere esas alınan delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanıklar müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
II) Sanık ... ve ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz incelenmesinde ise;
1. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 Esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "... iletişim sisteminin ... silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağı"nın kabul edildiği gözetilmekle,
... kullanıcısı olup olmadıklarının atılı suçun sübut ve vasfının tayini açısından belirleyici nitelikte olması karşısında; sanık ...’un istinaf aşamasında dosya içerisine geldiği anlaşılan ve sanığın ... kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı ... tespit ve değerlendirme tutanağının, sanık ...’a ilişkin Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 09.03.2018 tarihli ... id numaralı ... kullanıcısının sanık olabileceğine yönelik yazı ve ekleri araştırılarak ... kullanıcısı olduğunu bildirir tespit ve değerlendirme tutanağı ile birlikte, sanığın Bank Asya hesap hareketleri üzerinde uzman bilirkişiden rapor alınıp örgüt liderinin talimatı doğrultusunda hesap açılıp açılmadığı, para yatırıp yatırmadığının tespiti ile duruşmada tartışılması, gerektiğinde istinaf aşamasında Antalya İl Emniyet Müdürlüğü tarafından gönderildiği anlaşılan ihbar evrakında adı geçenin de tanık sıfatı ile dinlenilerek CMK’nın 217. maddesi gereğince sanıklar ve müdafilerine diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken sanıkların ... kullanıcısı olduğuna dair yetersiz ... sorgu tutanaklarına dayanılarak eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabul ve uygulamaya göre de,
2. Suç tarihinin temadinin kesildiği yakalanma tarihi olan ... yönünden “19.10.2016”, sanık ... yününden “24.10.2016” yerine gerekçeli karar başlığında “2016” olarak gösterilmesi,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin BOZULMASINA, suçun vasıf ve mahiyeti, mevcut delil durumu, bozma nedeni, verilen ceza miktarı ve tutuklulukta geçirilen süre dikkate alındığında sanıkların tahliye taleplerinin reddine, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Antalya 9. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.