20. Hukuk Dairesi 2018/5607 E. , 2019/6178 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, kadastro mahkemesine verdiği dava dilekçesinde...... hudutları içerisindeki kendisine ait yaklaşık bir dönüm kadar taşınmazının yörede yapılan kadastro çalışmalarında 101 ada 1 sayılı parsel olarak orman vasfıyla Hazine adına tescil edildiğini belirterek kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmış; mahkemece, yörede 6831 sayılı Kanun uyarınca orman kadastrosunun 31/05/2007 tarihinde kesinleştiği, dava konusu 101 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının oluştuğu bu nedenle kadastro mahkemesinin görevli olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilerek dosya görevli ve yetkili ..... Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmiştir.
Mahkemece; bozma öncesindeki 23.11.2012 tarihli 2011/245 E. - 2012/297 K. sayılı gerekçeli kararda; davanın kısmen kabul, kısmen reddine, 09.05.2012 tarihli fen bilirkişi raporunda "B1" olarak gösterilen ...... köyünde bulunan 151.71 m2"lik taşınmazın orman olmadığının tesbiti ile orman olarak Maliye Hazinesi adına mevcut tapusunun iptali ile davacı ..... oğlu 1968 doğumlu ... adına tapuya kayıt ve tesciline, (B2) olarak gösterilen 205,73 m2"lik bölüm ve (A) olarak gösterilen 144,00 m2"lik bölüme ilişkin davanın reddine karar verilmiş, davalı ... Yönetimi ve Hazine tarafından (B1) bölümüne yönelik olarak temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 16.01.2014 tarih, 2013/10454 E. - 2014/659 K. nolu bozma ilamı ile; "Mahkemece, kesinleşmiş orman kadastro haritası ve kadastro paftasının uygulanmasına dayalı araştırma, inceleme ve keşif sonucu temyize konu "B1" ile gösterilen bölümün orman bilirkişi raporunda kesinleşen orman kadastrosu sınırları dışında ve orman sayılmayan yerlerden olduğu, arazi kadastrosu çalışmalarında kesinleşen orman kadastro hattının yanlış uygulandığı bildirilmişse de, yörede yapılan orman kadastro çalışma tutanaklarının ve haritasının incelenmesinde; orijinal tahdit hattı ile orman bilirkişiler tarafından düzenlenen krokide gösterilen hattın benzerlik göstermediği, çekişmeli taşınmazın yer aldığı orijinal arazi kadastro paftası, 2006 yılında ilân edilip kesinleşen orman kadastro işlemlerine ve varsa 2/B uygulamalarına ilişkin tüm tutanaklar ve haritaların getirtilip, önceki bilirkişiler dışında; bu konuda uzman serbest orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi, bir fen elemanı marifetiyle yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, sağlıklı bir biçimde zemine uygulanıp, değişik açı ve uzaklıklarda olan en az 10-15 adet orman tahdit sınır (....) noktasını gösterecek biçimde çekişmeli taşınmazın ayrı ayrı tahdit hattına göre konumunun duraksamaya yer vermeyecek biçimde saptanması; ilk orman kadastrosundaki ölçü teknikleri ile ve eski tarihli memleket haritasında bulunan sabit noktaların bulundukları yerlerin zeminde tespit edilip, orman sınır noktaların birer birer arazide bulunarak
orman sınır noktalarının izledikleri tahdit hattının belirlenmesi, orman sınır noktalarının bazılarının zeminde bulunmaması halinde ise, nedeni üzerinde durularak yerlerinden sökülerek yok edilip edilmediklerinin saptanması, zeminde bulunamayan noktaların yerlerinin, zeminde halen var olan ve en yakın sabit orman sınır noktaları esas alınarak ve bu noktalardan hareketle yine orman kadastro tutanaklarındaki açı ve mesafeler üzerinde gösterilmesi, 5.3.2007 tarihinde yürürlüğe giren Orman Kadastro Teknik İzahnamesinin 36. maddesinde yazılı “Orman sınır nokta ve hatlarının arza uygulanmasında; tutanaklardan, orman kadastro haritalarından, hava fotoğraflarından, varsa ölçü karnelerinden, nirengi, poligon ve röper nokta ve krokilerinden yararlanılır. Sınırlama tutanakları, ölçü değerleri ve orman kadastro haritaları ile zemindeki durum arasında çelişki olduğunda, tutanaktaki kararlar ile orman sınır noktası ve hatlarının yazılı tarifleri esas alınmak suretiyle ölçü, harita ve zemin kontrolü yapılarak gerçek duruma uygun olanı uygulanır.” hükmü ile 20.11.2012 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastrosu ve 2/B Uygulama Yönetmeliğinin “Teknik İşler” başlıklı sekizinci bölümünde yazılı esaslar gözönünde bulundurularak uygulama yapılması, yerel bilirkişi beyanlarına başvurularak yerinde bulunmayan orman sınır noktalarının, bulunanlardan hareketle tutanak ve haritalarda yazılı mevki, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, anlatılan yöntemle gösterilip keşfi izleme olanağı sağlanması, ilk orman kadastro harita ve tutanakları ile aplikasyon, 2/B madde harita ve tutanaklarının uyumsuz olması halinde, yukarıda yazılı Yönetmelikler ile Teknik İzahnamelerde yazılı tutanakların düzenlenmesine esas alınan hava fotoğrafı ve memleket haritası ile desteklenen ve gerçek duruma uygun düşen tutanaklara değer verileceğinin düşünülmesi, Hazine ve Orman Yönetimi yararına oluşan "usûlî kazanılmış hak ilkesi" de gözönünde bulundurularak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği, açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporlarına dayanılarak hüküm kurulmasının usûl ve kanuna aykırı olduğu" gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yargılamaya devam edilmesi neticesinde; davanın kabulüne, 12/06/2015 tarihli fen bilirkişi raporunda "B1" olarak gösterilen .....köyünde bulunan sarıya boyalı, doğusunda 106 ada 29 nolu parsel bulunan, batısı kayalık, kuzeyi kurudere, güneyi...... taşınmazı ile çevrili 151,71 m2"lik taşınmazın orman olmadığının tespiti ile orman olarak Maliye Hazinesi adına mevcut tapusunun iptali ile davacı ...... oğlu 1968 doğumlu ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekilince çekişmeli taşınmazın "B1" bölümüne yönelik olarak temyiz edilmiştir.
Dava, zilyetlik iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 6831 sayılı Kanun gereğince yapılıp 30/11/2006 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu vardır. Genel arazi kadastrosu 13/11/2008 tarihinde ilân edilerek kesinleşmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına
23/10/2019 günü oy birliği ile karar verildi.