10. Hukuk Dairesi 2014/10597 E. , 2014/17194 K.- YAŞLILIK AYLIĞINDAN YAPILAN SOSYAL GÜVENLİK DESTEK PRİMİ KESİNTİSİ İŞLEMİNİN İPTALİ VE BORÇLU OLUNMADIĞININ TESPİTİ
- DAVAYA KONU PRİMLERİN ZAMANAŞIMINA UĞRAMASI
- ESNAF VE SANATKARLAR VE DİĞER BAĞIMSIZ ÇALIŞANLAR SOSYAL SİGORTALAR KURUMU KANUNU (BAĞ-KUR)(MÜLGA) (1479) Ek Madde 20
- SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU (5510) Geçici Madde 14
- ESNAF VE SANATKARLAR VE DİĞER BAĞIMSIZ ÇALIŞANLAR SOSYAL SİGORTALAR KURUMU KANUNU (BAĞ-KUR)(MÜLGA) (1479) Madde 53
- ESNAF VE SANATKARLAR VE DİĞER BAĞIMSIZ ÇALIŞANLAR SOSYAL SİGORTALAR KURUMU KANUNU (BAĞ-KUR)(MÜLGA) (1479) Madde 39
"İçtihat Metni" Davacı, yaşlılık aylığından yapılan sosyal güvenlik destek primi kesintisi işleminin iptalini ve davalı kuruma borçlu olmadığının tespitini istemiştir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Askerlik borçlanması ve SSK’lı çalışmalar gözetilmek suretiyle 01.05.1990 tarihinden itibaren SSK’dan yaşlılık aylığı bağlanan ve davalı Kurum nezdinde 1479 sayılı Yasa uyarınca henüz yapılmış bir sigortalılık tescili bulunmamakla birlikte, anılan yasa kapsamında sigortalılığı gerektirir nitelikte bağımsız çalışmağa ilişkin 01.09.2003 tarihinden itibaren vergi kaydı bulunduğu iddiasıyla, 01.09.2003-01.10.2008 tarihleri arası dönem için 1479 sayılı Yasanın Ek 20.Madde uyarınca ve 04.06.2012 tarihi itibarıyla tahakkuk ettirilen 8.822,53 TL sosyal güvenlik destek priminin, SSK yaşlılık aylığından ¼ aylık kesinti oranıyla tahsil edilmeğe başlanması üzerine iş bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Davacı, kurum işleminin haksızlığından ve davaya konu primlerin zamanaşımına uğradığından bahisle, yaşlılık aylığından yapılan sosyal güvenlik destek primi kesintisi işleminin iptalini ve davalı kuruma borçlu olmadığının tespitini istemiştir. Mahkeme, kurum işlemlerinin yerindeliğinden hareketle davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkemenin hükmü eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır. Çünkü, celbedilen vergi kaydının niteliği ile dayalı olduğu bağımsız çalışmanın varlığı usulünce araştırılmamıştır.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun Geçici 14. maddesi ile, 5510 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 01.10.2008 tarihinden önce iştirakçi veya sigortalı olanlar, vazife malullük, malullük ve yaşlılık veya emekli aylığı bağlananlar hakkında sosyal güvenlik destek primine tabi olma bakımından 5510 sayılı Kanunla yürürlükten kaldırılan ilgili kanun hükümlerinin uygulanmasına devam edileceğinden, somut uyuşmazlıkta davanın yasal dayanağı 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu’na 25.08.1999 tarih ve 4447 sayılı Kanunla eklenen ve 08.09.1999 tarihi itibarîyle yürürlüğe giren “Sosyal Güvenlik Destek Primi” başlığını taşıyan Ek 20. madde hükmüdür.
1479 sayılı Kanunun Ek 20. maddesinde:
"....(Ek üçüncü fıkra: 24/7/2003-4956/44 md.) (Değişik birinci cümle: 22/1/2004-5073/15 md.) Diğer sosyal güvenlik kanunlarına göre yaşlılık ve malullük aylığı bağlananlardan, 24 üncü maddenin (I) numaralı bendinde belirtilen kapsamda çalışmaya başlayanlar, çalışmaya başladıkları ayı takip eden ay başından itibaren, çalışmalarının sona erdiği ay dahil, bu Kanunun 50 nci maddesine göre belirlenen onikinci gelir basamağının %10"u oranında sosyal güvenlik destek primi öderler.
Sosyal güvenlik destek primi ödemesi gerekenlerden bu Kanunun yayım tarihinden önce aylık bağlananlar Kanunun yayımını, daha sonra tekrar gerçek veya basit usulde gelir vergisi mükellefi olanlar ise mükellefiyetin başladığı tarihi takip eden aybaşından itibaren üç ay içinde Kuruma yazılı bildirimde bulunmak zorundadırlar. Bu süre içinde Kuruma yazılı bildirimde bulunmayanlar ile, Kurumca tespit edilemeyenlerden sosyal güvenlik destek primi, 53 üncü maddeye göre hesaplanarak tahsil edilir.
Sosyal güvenlik destek primi ödenmiş süreler, bu Kanuna göre sigortalılık süresi olarak değerlendirilmez, ödenen primler 39 uncu madde hükmüne göre toptan ödeme olarak iade edilmez ve bu sürelerle ilgili olarak 24/5/1983 tarihli ve 2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanun hükümleri uygulanmaz..." düzenlemesine yer verilmiştir.
Anılan madde, Emekli Sandığı’ndan, ya da, Sosyal Sigortalar Kurumu’ndan emekli olan ya da bu kurumlardan malullük aylığı alan kişilerin Bağ-Kur Kanunu’nun 24. maddesinin (I) numaralı bendinde belirtilen kapsamda çalışmaya başlamaları, -diğer bir ifadeyle, bağımsız olarak, kendi ad ve hesaplarına bir ticari faaliyet ya da serbest meslek faaliyetinde bulunmaları- halinde Bağ-Kur’a belli bir oranda sosyal güvenlik destek primi ödemelerine ilişkindir.
Buna göre, davanın yasal dayanağını oluşturan 1479 sayılı Kanunun 22.1.2004 tarihli 5073 sayılı Kanunun 15.maddesi ile değişik Ek 20.maddesinin 3.fıkrası uyarınca, diğer sosyal güvenlik kanunlarına göre yaşlılık ve malullük aylığı bağlananlardan, 24’üncü maddenin (I) numaralı bendinde belirtilen kapsamda çalışmaya başlayanlar, çalışmaya başladıkları ayı takip eden ay başından itibaren, sosyal güvenlik destek primi ödeme yükümü altında olup; anılan destek primi ödeme yükümlülüğünün şartı, Bağ-Kur Kanunu’nun 24. maddesinin (I) numaralı bendinde belirtilen kapsamda çalışmaya başlama -diğer bir ifadeyle, bağımsız olarak, kendi nam ve hesabına bir ticari faaliyet ya da serbest meslek faaliyetinde bulunma- halinin varlığıdır.
Şu halde yapılması gereken iş; 1479 sayılı Kanunun 22.1.2004 tarihli 5073 sayılı Kanunun 15.maddesi ile değişik Ek 20.maddesinin 3.fıkrası uyarınca, aynı yasanın 24’üncü maddenin (I) numaralı bendinde belirtilen kapsamdaki çalışmanın -diğer ifadeyle, bağımsız olarak, kendi nam ve hesabına bir ticari faaliyet ya da serbest meslek faaliyetinde bulunma- halinin varlığı usulünce araştırılıp varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde karar tesisi isabetli bulunmamıştır.
Öte yandan, davalı kurum tarafından tahakkuk ettirilerek yaşlılık aylığından ¼ aylık kesinti oranıyla tahsile başlanması üzerine açılan işbu dava ile, dava ve uyuşmazlığa konu sosyal güvenlik destek primlerinin zamanaşımına uğradığının iddia edilmesi karşısında, anılan davacı iddiası üzerinde de durularak yapılacak yargılama ve değerlendirme sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, bu yönde olumlu olumsuz değerlendirme yapılmaksızın karar tesisi yerinde görülmemiştir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 09.11.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.