16. Hukuk Dairesi 2016/5730 E. , 2019/2594 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu ... İli, ... İlçesi, Davulga Köyü çalışma alanında bulunan 131 ada 1 parsel sayılı 326,37 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydına dayalı olarak İl Özel İdare Müdürlüğü adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak İl Özel İdaresine karşı tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne çekişmeli taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, dava konusu taşınmazın, üzerinde bulunan 1978 yılında yapılan ev ile birlikte babasından kendisine taksimen geçtiği iddiasıyla tapu iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece taşınmazın, babasından davacıya kaldığı ve 1978 yılından beri ev ve ağıl olarak kullanımlarında olduğu ve kazandırıcı zamanaşımı yoluyla iktisap şartlarının davacı lehine gerçekleştiği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya elverişli değildir. Dava konusu taşınmazın kadastro tespiti davalı ... adına 21.01.1990 tarih ve 1 sıra numaralı tapu kaydına dayalı olarak yapıldığı halde, mahkemece bu tapu kaydının tesisinden itibaren tüm tedavülleri istenmemiş, revizyon görüp görmediği ve revizyon görmüş ise hangi parsele uygulandığı sorulmamış, yapılan keşifte söz konusu tapu kaydı iktisap sebebi, maliki, mevki ve hudutları göz önüne alınarak usulüne göre uygulanmamıştır. Bu şekilde eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulamaz.
Hal böyle olunca, doğru sonuca ulaşılabilmesi için mahkemece öncelikle, dava konusu taşınmazın tespitine esas 21.01.1990 tarih ve 1 sıra numaralı tapu kaydı, tesisinden itibaren tüm dayanakları varsa haritalarıyla birlikte getirtilerek dosyasına konulmalı, tapu kaydının revizyon durumu Tapu Müdürlüğü ve Kadastro Müdürlüğünden ayrı ayrı sorulmalı ve dosya bu şekilde ikmal edildikten sonra, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen ve davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu, taraf tanıkları ile uzman teknik bilirkişi eşliğinde yeniden keşif icra edilmelidir. Yapılacak keşifte, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 20/A maddesi hükmü uyarınca çekişmeli taşınmazın tespitine dayanak tapu kaydının oluşumuna esas varsa haritalar ile kadastro paftasının ölçeği eşitlenip çakıştırılarak yerel bilirkişi yardımı ve uzman bilirkişi eliyle yerine uygulanmalı, tapu kaydının dayanağı harita yoksa ya da uygulanma kabiliyeti bulunmuyorsa, kayıtta tarif edilen sınır yerleri esas alınarak uygulama yapılmalı, tapu kayıtlarında tarif edilen sınır yerlerinden yerel bilirkişilerce bilinemeyen sınır yerleri bulunduğu takdirde bu konuda taraflara tanık dinletme olanağı sağlanmalı; uzman fen bilirkişisinden, dayanılan tapu kayıtlarında tarif edilen sınır yerlerini düzenleyeceği haritada ayrı ayrı işaretlemesi istenilmeli, uygulamaya ilişkin yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu taşınmazların tespit tutanaklarının içerikleri ve varsa dayanakları kayıtlarla denetlenmeli, bu yolla dava konusu taşınmazın dayanılan tapu kaydının kapsamında kalıp kalmadığı iktisap sebebi de göz önüne alınarak duraksamasız şekilde saptanmalı, tapu kaydının kapsamı dışında kalan bölümler varsa öncesinin ne olduğu, zilyetliğin bulunup bulunmadığı, zilyetliğin hangi tarihte başladığı, sürdürülüş biçimi, kimden kime ve nasıl intikal ettiği, zilyetliğin kesintiye uğrayıp uğramadığı, kesintiye uğramış ise bunun sebebinin ne olduğu ve terk iradesine dayalı olup olmadığı hususlarında yerel bilirkişi ve tanıklardan ayrı ayrı somut olaylara dayalı bilgiler alınmalı, beyanlar arasında çelişki bulunması halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeli, çelişkinin giderilmemesi halinde hangi beyana neden üstünlük tanındığının gerekçesi karar yerinde açıklanmalı, fen bilirkişisine keşfi takibe imkan verir ayrıntılı rapor ve kroki düzenlettirilmeli ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, bu yönler göz ardı edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.04.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.