2. Ceza Dairesi 2019/559 E. , 2019/3746 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığını bozma, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
TEMYİZ EDENLER : Sanıklar
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık ...’nin 16.01.2017 tarihli dilekçesindeki anlatımından temyiz başvurusu ile birlikte eski hale getirme isteminde de bulunduğunun anlaşılmasına ve eski hale getirme isteği hakkındaki karar verme yetkisinin, CMK"nın 42/1. maddesi uyarınca Yargıtay"ın ilgili dairesine ait olmasına göre, mahkemenin 20.01.2017 tarihli, 2014/64 Esas 2015/324 Karar sayılı sanık ... hakkındaki ek kararının yok hükmünde bulunduğu, yokluğunda karar verilen sanığın, 20.03.2015 tarihli savunmasında bildirdiği bilinen son adresi “..... yerine, doğrudan cezaevi idaresince düzenlenmiş 09.06.2014 tarihli adres bildirim tutanağı ile tespit edilen yurt içi ikametgah adresine gerekçeli kararın tebliğ edildiği ve yapılan tebliğ işleminin usulüne uygun olmadığından geçersiz olduğunun anlaşılması karşısında; sanık ...’nin temyiz isteminin öğrenme üzerine süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
I) Sanık ... hakkında hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığını bozma suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Tüm dosya içeriğine göre; iş yeri dokunulmazlığını bozma suçunun birden fazla kişiyle işlendiğinin anlaşılması karşısında sanık hakkında TCK"nın 119/1-c maddesinin uygulanmaması ve adli sicil kaydına göre tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık hakkında TCK’nın 58. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanmaması aleyhe temyiz bulunmadığından, sanık hakkında iş yeri dokunulmazlığını bozma suçundan hüküm kurulurken sanığın doğrudan TCK"nın 116/4. maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi gerekirken infazda tereddüte neden olacak şekilde önce TCK"nın 116/1. maddesi ile 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ardından da aynı Kanun"un 116/4. maddesi uyarınca 1 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmesi sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamış; TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline
ilişkin Anayasa Mahkemesi"nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hâkimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükümlerin istem gibi ONANMASINA,
II) Sanıklar ... ve ... hakkında hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığını bozma, mala zarar verme suçları ile sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi"nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının sanık ... hakkında uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş; dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1- Müştekinin 12/12/2013 tarihli dilekçesi ve Cumhuriyet savcısı huzurunda alınan 03/04/2014 tarihli ifadesinde, zararının giderildiğini ve başka bir talebi olmadığını bildirmesi karşısında, mala zarar verme suçu yönünden de, sanık ... hakkında tayin edilen cezadan TCK’nın 168/1. maddesi gereğince indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
2- Tüm dosya içeriğine göre; müştekiye ait kahvehaneden sanık ... ile birlikte hırsızlık yapanların sanıklar ... ve ... olduğunun iddia edildiği somut olayda; 18.11.2013 tarihli Deniz Bank’a ait kamera kayıtlarına ilişkin CD çözüm tutanağında, suça konu kahvehane istikametinden gelen iki şahıstan birinin kucağında büyük bir şey taşıdığının görüldüğü, 22.11.2013 tarihli Alpet Benzinlik’e ait kamera kayıtlarına ilişkin CD çözüm tutanağında, suçta kullanılan 20 R 5449 plakalı aracın petrol istasyonuna geldiği ve içinden iki şahsın indiğinin belirlendiği, sanık ...’in Cumhuriyet savcısı ve mahkeme huzurundaki savunmasında, müştekiye ait LCD televizyonun diğer sanıklar Mehmet ve Ferdi tarafından çalınıp kendisine ait araca yüklendiğini beyan ettiği, sanıklar ....,.... nin ise tüm aşamalarda ısrarla atılı suçları işlemediklerini ve sanık ... ile husumetleri bulunduğunu savunduklarının anlaşılması karşısında; sanıklar ... ve ...’nin muhtelif mesafe ve açılardan yüksek çözünürlükte fotoğrafları temin edilerek, kamera görüntüleri ile birlikte Emniyet Genel Müdürlüğü veya Jandarma Komutanlığı Kriminal Dairesi Başkanlığına gönderilip, olaya ilişkin görüntülerin bulunduğu CD üzerinde, olanaklı ise görüntü iyileştirmesi de yapılmak suretiyle, bu görüntüler ile sanıkların fotoğrafları arasında karşılaştırma yapılmasının sağlanarak bahse konu görüntülerdeki şahısların sanıklar olup olmadığına ilişkin rapor alınarak sonucuna göre sanıklar ... ve ...’nin hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken eksik kovuşturma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
3- Kabule göre de;
a) ...’ın hüküm tarihinde aynı yargı çevresi içerisinde bulunan Denizli D Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda başka bir suçtan hükümlü olduğunun UYAP kayıtlarından anlaşılması karşısında; duruşmadan bağışık tutulmak istediğine dair bir talebi olmadan ve bu hususta bir karar alınmadan, hükmün açıklandığı 16/11/2015 tarihli duruşmada hazır edilmeyerek hükümlülüğüne karar verilmesi suretiyle, CMK’nın 196. maddesine aykırı olarak savunma hakkının kısıtlanması,
b) Birlikte işlenen suçlarda sanıklardan birisinin veya birkaçının iade veya tazmin yükümlülüğünü yerine getirmesi halinde, diğer suç ortaklarının bu yerine getirmeye karşı çıkmadıkları taktirde etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanacakları ve dosya kapsamında müştekinin zararını karşılayan ... dışındaki diğer sanık ...’ın etkin pişmanlığa açıkça karşı duruş sergilemediği gözetilerek, atılı suçlar nedeniyle meydana gelen zararın sanıklardan ... tarafından karşılanması nedeniyle sanık ... hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlerde TCK"nın 168/1. maddesi gereğince indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
c) Tüm dosya içeriğine göre; iş yeri dokunulmazlığını bozma suçunun birden fazla kişiyle işlendiğinin anlaşılması karşısında sanıklar ... ve ... hakkında TCK"nın 119/1-c maddesinin uygulanmaması,
d) Sanıklar ... ve ... hakkında iş yeri dokunulmazlığını bozma suçundan hüküm kurulurken sanıkların doğrudan TCK"nın 116/4. maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi gerekirken infazda tereddüte neden olacak şekilde önce TCK"nın 116/1. maddesi ile 6 ay hapis ardından da aynı Kanun"un 116/4. maddesi uyarınca 1 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmesi,
e) Adli sicil kayıtlarına göre tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanıklar hakkında TCK’nın 58. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanmaması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı kısmen istem gibi BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 27/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.