22. Hukuk Dairesi 2015/21133 E. , 2015/25967 K.
"İçtihat Metni"Y A R G I T A Y İ L A M I
MAHKEMESİ : İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, davacının iş sözleşmesinin İş Kanunu"nun 25/II.maddesi ve İşyeri Disiplin Yönetmeliğinin ilgili maddeleri uyarınca haksız olarak feshedildiğini, ancak davalının iddiasının gerçeği yansıtmadığını belirterek; müvekkilinin iş sözleşmesinin feshinin geçersizliğinin tesbiti ile işe iadesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davacının iş aktinin İş Kanunu"nun 25/II. maddesi uyarınca "Ahlak ve iyiniyet kurallarına aykırı davranışlarının tesbit edilmesi ve konuyla alakalı gerçeğe aykırı beyanda bulunması" nedeniyle davalı müvekkili tarafından iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur..
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin geçerli sebebe dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. ve devamı maddeleridir.
4857 sayılı Kanun’un 18. maddesinde iş sözleşmesinin işveren tarafından işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanılarak feshedilebileceği düzenlenmiştir. Söz konusu geçerli sebepler İş Kanunu’nun 25. maddesinde belirtilen derhal fesih için öngörülen haklı sebepler olduğu gibi, bu nitelikte olmamakla birlikte, işçinin ve işyerinin normal yürüyüşünü olumsuz etkileyen hallerdir. İşçinin sık sık rapor alması kanunun gerekçesinde bu sebepler içinde sayılmıştır. İşçinin yeterliliğinden veya davranışlarından kaynaklanan sebepler ancak işyerinde olumsuzluklara yol açması halinde fesih için geçerli sebep olabilirler. İş ilişkisinin sürdürülmesinin işveren açısından önemli ve makul ölçüler içinde beklenemeyeceği durumlarda, feshin geçerli sebeplere dayandığı kabul edilmelidir.
4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin ikinci fıkrasına göre feshin geçerli sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.
Somut olayda, davacı işçinin bir başka çalışanla diğer personelin yanında tartışma yaşadığı ve yine bir personelle özel hayatları konusunda rahatsız edici boyutta konuşmaları mesai saatleri içerisinde gerçekleştirdiği tanık beyanları ve dosya içerisinde mevcut yazılı ifadelerden anlaşılmaktadır. Bu durumun, iş sözleşmesi ile çalışma düzenine aykırı olup iş akışında olumsuzluğa yol açtığı anlaşılmaktadır. Davacının feshe konu eylemlerinin bir bütün olarak, haklı sebep ağırlığına varmamakla birlikte geçerli fesih sebebi teşkil ettiğinin kabulü gerekir. Bu bağlamda işverenden artık mevcut iş ilişkisinin devamı beklenemez. İşveren feshinin geçerli sebebe dayandığı anlaşılmakla, işe iade isteğinin reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun"un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda belirtilen sebeplerle;
1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 150,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, kesin olarak 29.09.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi