22. Hukuk Dairesi 2015/19512 E. , 2015/26076 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA : Davacı, ücret alacağı ile fazla çalışma alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, ücret ve fazla çalışma alacaklarının ödenmediğinden bahisle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davacının davalıyı ibra ettiğini ve hiçbir hak ve alacağı bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacı tarafından davalıya verilen ibraname ile borcun sona erdiği ve davacının fazla mesai iddiasını ispatlayamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekilinin temyizi üzerine karar, dairemizin 13.11.2014 tarihli, 2014/27766 esas, 2014/31884 karar sayılı ilamı ile "" ...dosya içeriğine göre söz konusu ibranamenin fazla mesai alacağı yönünden geçerli olmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, davacının fazla mesai iddiasını ispatlayamadığı belirtilmiş ise de, davalı tarafından dosyaya sunulan çalışma saatlerine ilişkin puantaj kayıtlarından davacının fazla mesai yaptığı anlaşılmaktadır. Buna göre, mahkemece sunulan tüm deliller ve dosya kapsamı değerlendirmeye tabi tutulduktan sonra, talep konusu fazla mesai alacağı hesaplanarak hüküm altına alınmalıdır..."" gerekçesi ile bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılamada davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Mahkemece bozma ilamına uyularak yargılama yapılmış ise de bozma ilamının gereklerinin tam olarak yerine getirildiği söylenemez. Bozma ilamında belirtilen hususlara dikkat edilmemiştir. Bozma ilamında davacının fazla mesai alacağı talebi ile ilgili olarak davalı tarafından dosyaya sunulan çalışma saatlerine ilişkin puantaj kayıtlarının değerlendirilmesi gerektiğine değinildiği halde bu konuda bilirkişiden ek rapor alınmadan sonuca gidilmesi hatalı olmuştur.
Kabule göre de; hükme esas alınan bozma kararından önceki tarihli bilirkişi raporunda; tanık beyanlarına göre, davacının haftanın beş günü 08:00 - 20:00 saatleri arası, birbuçuk saat ara dinlenme ile, onbuçuk saat çalıştığı ve normalde günlük yedibuçuk saat çalışmaya göre üç saat fazla mesai hesaplandığı belirtilerek 2005-2008 yılları arası Haziran, Temmuz, Ağustos ve Eylül ayları için fazla mesai yaptığı kabul edilerek hesaplama yapılmış ise de; fazla çalışma süresi yanlış hesaplanmıştır. Haftalık kırkbeş saati aşan çalışmaların fazla çalışma olarak tespiti gerekirken hatalı bir yöntem ile günlük süreler üzerinden bu hesabın yapılması doğru değildir.
Ayrıca fazla çalışmaların uzun bir süre için hesaplanması halinde takdiri indirim yapılması gerektiği, fazla çalışmaların takdiri delil niteliğindeki tanık anlatımları yerine, yazılı belgelere ve işveren kayıtlarına dayanması durumunda böyle bir indirime gidilmesine gerek olmadığı Dairemizce benimsenmiş olup, davaya konu alacağın tanık beyanı esas alınarak hesaplanması halinde takdiri indirim yapılmaması da hatalıdır.
2-Belirtilmesi gereken diğer bir hususta, mahkeme tarafından hükmüne uyulan bozma kararı doğrultusunda yapılan inceleme sonunda bozma kapsamı dışında kalan davacının sorumlu yöneticilik sözleşmesinden doğan alacak talebi hakkında da açıkça önceki hüküm gibi hüküm kurulması gerekirken hüküm fıkrasında bu alacakların Yargıtay bozma ilamı dışı bırakıldığı, bu surette kesinleşmiş olduklarından anılan bu alacak kalemine dair yeniden karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 30.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi