11. Hukuk Dairesi 2018/4968 E. , 2019/6465 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 12. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 23/03/2017 tarih ve 2014/919 E.- 2017/409 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi"nce verilen 05/07/2018 tarih ve 2017/822 E.- 2018/870 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının taşımacılık ile ilgili risklerini davalı ... şirketine 26/12/2011-26/12/2012 dönemini kapsayacak şekilde sigorta ettirdiğini, davacının İskenderun limanını işleten Limak İskenderun A.Ş ile limana gelecek MERLE isimli geminin rıhtıma alınması ve gerekli tüm tahliye ve aktarım işleri için anlaşma yaptığını, davacının sigorta hukuku bakımından Limak A.Ş ile alt taşıyıcılık anlaşması imzaladığını, Limak A.Ş’nin tahliye, tahmil ve aktarım işlerini yaparken 13/09/2012 ve 14/09/2012 tarihlerinde taşıma konusu olan Rüzgar Türbin Kanatlarının iki ayrı durumda hasarlandığını, hasarın davalı şirketin yetkililerine 14/09/2013 tarihinde ayrı ayrı bildirdiğini, hasarların Nordex Enerji A.Ş. tarafından tamir edildiğini ve yenilendiğini, Nordex Enerji A.Ş"nin hasar bedeli olan 61.026,91 TL’yi acente sıfatı ile 20/11/2012 tarihinde davacı şirkete fatura ettiğini, davacı şirketin de 23/11/2012 tarihinde fatura bedelini ödediğini, davalıya Karşıyaka 5. Noterliğinin 25/04/2013 tarihli ihtarnamesinin keşide edildiğini, davalının bildirimden itibaren 45 gün içinde de hasarı ödemediğini ileri sürerek 61.026,91 TL’nin 23/11/2012 tarihinden itibaren ticari faiz işletilerek davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili süresinde davaya cevap vermemiş ise de bilahare sunduğu dilekçelerinde hasarın teminat kapsamında olmadığını, davacının yaptığı hasar bildiriminin meydana gelen hasar ile uyuşmadığını, muafiyet sınırının dikkate alınmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, hasarın poliçe kapsamında kaldığı, hasar ihbarının usulüne uygun olarak yapıldığı, hasar bedelini ödeyen davacının ödediği bedeli davalıdan talep hakkı olduğu, poliçede muafiyet bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile 61.026,91 TL’nin 23.11.2012 tarihinden itibarek işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Bu karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
stanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi’nce, davacı tarafından tazmin edilen hasarın poliçe kapsamında kaldığı, davanın kabul edilmesinin dosya içeriğine, usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda aşağıdaki bentte belirtilen hususlar dışında bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, davacı taşıyıcının taşımasını yaptığı rüzgar türbin kanatlarının gemiden tahliyesi sırasında limanda uğradığı hasar nedeniyle, davacının hasarın tamiri için dava dışı firmaya ödediği hasar bedelinin sigortacıdan tahsili istemine ilişkindir. Poliçe düzenleme tarihi itibariyle yürürlükte olan 6762 sayılı TTK’nın 1283. maddesi gereğince sigortacı, ancak gerçek zararı ödemekle yükümlüdür. Gerçek zararın miktarını ispat yükümlülüğü ise davacı sigortalıya aittir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava dışı Nordex Enerji A.Ş tarafından hasar gören rüzgar türbin kanatlarının tamir edildiği belirtilerek dava dışı bu firma ile davacının defter ve belgeleri değerlendirilmek suretiyle davacının 61.026,91 TL hasar bedeli ödediği belirtilmiş ve hasarın poliçe kapsamında tazmini gerektiği yönünde görüş bildirilmiştir. Defter ve belgelere göre davacı tarafından 61.026,91 TL’nin ödenmiş olması davacının bu miktarı davalıdan talep edebileceği anlamına gelmeyip yukarıda anılan kanun hükmü gereğince gerçek zararın tespiti ve poliçe şartları dahilinde sigortacının gerçek zarardan sorumlu tutulması gerekmektedir. Dosyada ekspertiz raporunun ve hasara ilişkin evrakların tamamı da mevcut olmayıp öncelikle hasara ilişkin tutanaklar, ekspertiz rapor dosyası, fotoğraflar gibi tüm deliller toplanılıp sektör uzmanı bilirkişilerden rapor alınmak suretiyle davaya konu rüzgar türbin kanatlarında meydana gelen gerçek hasar miktarın belirlenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş ve kararın bu yönden bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK"nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 21/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.