....

Taraflar arasındaki asıl davada menfi tespit, birleşen davada itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- K A R A R -
Asıl davada davacı vekili; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında hizmet sözleşmesi olduğunu, müvekkili tarafından davalı şirkete teknik servis ve bakım sözleşmesi uyarınca çek keşide edildiğini, davalı tarafın kendilerini kandırdığını, haksız ve hileli yoldan para tahsil etmeye çalıştığını, sözleşmenin feshedildiğini, sözleşme borcu için verilen çekin sebepsiz kaldığını ileri sürerek çekten dolayı borçlu olmadığının tespitine, belirtilen bu çekin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı şirket davaya cevap vermemiştir.
Birleşen davada davacı vekili; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında hizmet sözlşemesi olduğunu, hizmet bedelini 4.422,00 TL olarak belirlediğini ve fatura tanzim ettiğini, davalı tarafın bu faturayı imzalayarak aldığını, ödeme yapılmaması üzerine icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davalı tarafın süresi içerisinde faturaya itiraz etmediğini, davalı şirketin borçlu olduğunu ileri sürerek itirazın iptali ve takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dava da davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamında; Ceza dosyasında asıl davada davalı şirketin tamirini iddia ettiği hard disklerin bozuk olmadığı halde bozukmuş gibi değiştirdiği, ücretini de aldığı, böylece davacı tarafı dolandırdığı yönündeki suçun sabit olduğu, hizmet verilmediği, bu nedenle çekin sebepsiz kaldığı gerekçesiyle asıl davanın kabulüne ve çekin iptaline, birlesen davada ise davacının davalıya hizmet vermediği, faturadaki alacağa hak kazanmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.


../..
S.2.

2- Çekin iyi niyetli 3. kişilere ciro yoluyla geçmiş olabileceği ihtimali bulunduğundan çekin iptaline karar verilmesi iyi niyetli 3. Kişilerin haklarına zarar verecektir. Bu nedenle mahkemece çekin iptaline karar verilmesi doğru görülmemiş olup, kararın bu nedenle bozulması gerekmiş ise de yapılan bu yanlışlığın yeniden yargılamayı gerektirmeyeceği, bu nedenle kararın hüküm kısmının 1/A bendindeki "çekin iptaline" ibaresinin çıkartılarak hükmün bu şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile "HÜKÜM" bölümünün 1/A bendindeki "çekin iptaline" ibaresinin çıkartılarak hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 10.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.