21. Hukuk Dairesi 2016/13599 E. , 2018/4589 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
Dava, davacının 09.04.1998-01.06.2004 tarihleri arasında geçen hizmetlerinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile davacının davalı şirkete ait işyerinde 09.04.1998-01.06.2004 tarihleri arasında hizmet akdine dayalı olarak çalıştığının tespitine karar verilmiştir.
Uyuşmazlık, somut olayda fiili çalışma olgusunun ispatı konusunda, Mahkemece yapılan inceleme ve araştırmanın hükme yeterli bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır.
Çalışma olgusu her türlü delille ispat edilebilirse de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da bu doğrultudadır.
./..
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının ihtilaflı dönemde sigortalı çalışma bildirimi bulunmayıp 01.06.2004 tarihinden itibaren davalı işverene ait ... sicil numaralı işyerinden başlamak üzere davalı işverenliğe ait değişik sicil numaralı işyerlerinde 2010 yılına kadar devam eden sigortalı çalışmalarının bulunduğu, davalı işverene ait ... sicil numaralı işyerinin adresi Ankara olup 25.03.2000- 28.09.2010 tarihleri arasında kanun kapsamında olduğu, ... sicil numaralı işyerinin 2000/1. dönem ila 2004/6. ay arasındaki dönem bordrolarının gönderildiği, 2002/2. döneme kadar sadece dinlenen bordro tanıkları ... ve ..." ün çalıştığı, davacı ve bir kısım bordro tanıklarının dinlendiği, çelişkili beyanda bulundukları, davacı tanıkları ... ve ..." ın davalı işyerinin Ulus şubesine komşu sendikada çalıştıklarını beyan ettikleri anlaşılmıştır.
Somut olayda, ihtilaf konusu tüm dönemde davalı işyerinin Kanun kapsamına alınabilecek nitelikte ve faal olup olmadığı hususunun hiç bir tereddüte yer vermeyecek şekilde aydınlatılmadan, tanık beyanlarındaki çelişki giderilmeden eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur.
Hizmet akdinin oluşabilmesi için işyerinin varlığı öncelikli koşul olduğundan yapılacak iş; öncelikle davacıya ihtilaflı dönemde çalıştığı işyeri adresini açıklatmak, davalı işyerinin Kanun kapsamına alınabilecek nitelikte ve faal olduğu tarihten önce de faal ve kapsama alınabilecek nitelikte olup olmadığını işyerine ait ticaret sicili kaydı, vergi kaydı, elektrik, su abonelik kaydı ile araştırmak, Belediye, zabıta aracılığıyla davalı işyerinin hangi tarihlerde faal olduğunu belirlemek, çalışma süresini tereddütsüz belirlemek amacıyla duruşmalarda dinlenilen davacı tanıklarından ... ve ..." ın hangi sendikalarda görev yaptıkları netleştirilerek ilgili sendika/ sendikalardan sendikanın adresi ve davacı tanıklarının çalışma sürelerini sormak, bu tanıklara ait Kurum"dan hizmet döküm cetvellerini getirmek, dönem bordrolarında kayıtlı ve tarafsız tanıklar saptanarak bunların bilgilerine başvurmak, Kurum"dan sorulmak suretiyle veya zabıta araştırması ile tespit edilecek komşu işyerlerinin işverenlerinin veya bu işverenlerin resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlarının beyanlarına başvurmak ve davanın nitelikçe kamu düzenini ilgilendirdiği nazara alınıp araştırma genişletilerek tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma sonucunda yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ... Tic. A.Ş"ne iadesine, 08.05.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.