9. Hukuk Dairesi 2011/16093 E. , 2013/20603 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA :Davacı vekili, davacı işçinin fark kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık ücretli izin ve birleşen dosyada ödenmeyen son ay ücret alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
İş sözleşmesi 31.12.2008 tarihi itibari ile feshedilen ve bu tarih itibari ile kıdem ve ihbar tazminatı ödenen davacı, bu tarihte raporlu olduğunu, raporunun 06.10.2009 tarihinde sona erdiğini, 06.01.2009 tarihine göre tazminatlarının eksik ödendiğini belirerek, fark kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık ücretli izin ve birleşen dosyada ödenmeyen son ay ücret alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının iş sözleşmesinin kıdem ve ihbar tazminatı ödenmek suretiyle 31.12.2008 tarihi itibariyle feshedildiğini, kıdem tazminatı tavanıyla bağlı kalınarak ödeme yapıldığını, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece yapılan yargılama sonunda alınan hesap raporuna itibar edilerek, ihbar tazminat ve izin ücretlerinin ödendiği, kıdem tazminatının eksik ödendiği, tavan değişikliği ve 6 günlük süreden dolayı kıdem tazminatı farkı doğduğu, ödenmeyen 6 günlük ücret alacağı bulunduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Karar taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2. 4857 Sayılı İş Kanunu 18. ve devamı maddeleri uyarınca, iş güvencesinin kapsamına giren işçinin sözleşmesini, süreli fesih bildirimiyle fesheden işveren, geçerli bir nedene dayanmak zorundadır. İş sözleşmesi feshedilen işçi, fesih bildiriminde neden gösterilmediği veya gösterilen nedenin geçerli olmadığı iddiasıyla fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde iş mahkemesinde dava açabilir. Mahkeme, geçerli neden gösterilmediğini veya gösterilen nedenin geçerli olmadığını tespit ettiği takdirde feshin geçersizliğine karar verecektir. Feshin geçersizliğini istemenin ilk ve önemli sonucu; feshin geçersizliğine karar verildiğinde ve işçi işe başlatıldığında yeni bir iş sözleşmesi yapılmasına gerek kalmaksızın borç ve haklarıyla birlikte iş sözleşmesinin yeniden yürürlük kazanmasıdır.
İşçi feshin geçersizliğini isteminde bulunduğu davadan başka, kıdem ve ihbar tazminat istemi ile bir dava da açmış bulunabilir. Bu durumda, feshin geçersizliğine ilişkin dava bekletici mesele yapılmalıdır. Feshin geçersizliğine karar verilmesi ve işçinin işverene başvurması üzerine işe başlatılması veya başlatılmaması halinde, davaya konu fesih ortadan kalktığından, kıdem ve ihbar tazminatı reddedilmeli, feshin geçerli nedene dayandığı veya geçersiz kabul edilmesine rağmen, işçinin başvurmaması nedeni ile geçerli hale geldiği durumda ise koşulları olduğu takdirde kıdem ve ihbar tazminatı kabul edilmelidir. İşçi, feshin geçersizliği ve işe iade kararının kesinleşmesinden sonra kıdem ve ihbar tazminatı davası açması halinde işe başvuru yapılmış ve işe başlatılmamış ise işe başlatmama tarihi fesih tarihi kabul edilerek, kıdem ve ihbar tazminatı hesaplanmalı, ancak burada elbette HMK.’un 26. Maddesi uyarınca talep dışına da çıkılmamalıdır. Zira Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 74 ve 75 ve yeni 6100 sayılı HMK.’un 25, ve 26. maddeleri uyarınca hakim, dava veya cevap dilekçesinde bildirilen vakıalarla bağlı olup, tarafların bildirmediği vakıaları kendiliğinden inceleyemez ve onları hatırlatabilecek davranışlarda dahi bulunamaz. Tarafların talep sonuçları ile bağlıdır, ondan fazlasına veya başka şeye karar veremez. İşe başlatılmayan işçi, geçersizliğine karar verilen fesih tarihine göre kıdem ve ihbar tazminatı talep etmiş ise taleple bağlı kalınarak belirtilen tarihe göre kıdem ve ihbar tazminatı hesaplanmalı, kıdem tazminatına faiz ise fesih tarihi işe başlatmama tarihinden itibaren yürütülmelidir.
Dosya içeriğine ve dosyada bulunan işe iade davası bordrosu adı altında ödemeye göre davacının feshin geçersizliği ve işe iade davası sonunda işe iade kararı aldığı ve 31.12.2008 tarihli feshin geçersizliğine karar verildiği, davacıya işe iade kararı üzerine sunulan bordroya göre 01.01.2009-31.04.2009 tarihleri için 4 ay boşta geçen süre ücret ve diğer haklar, işe başlatmama tazminatı, fark kıdem tazminatı, fark ihbar tazminatı ve izin ücreti ödemesi yapıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece bu belge ve davacının açmış olduğu işe iade davası dosyası getirtilmeden karar verilmiştir. Dosya getirtilerek, davacıya bu bordroya karşı diyecekleri sorulmalı, ödemenin yapıldığı ve işe iade kararı verildiği saptandığı takdirde, davacının talep ettiği dönem için ücret alacağı boşta geçen süre ücreti olarak ödendiğinden ve maddi vakıanın bağlaması nedeni ile davacının ücret alacağı istemi reddedilmeli, kıdem tazminatı ise işe 6 günlük süreye göre yeniden hesaplanmalı ve sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı gerekçe ile karar verilmesi hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 05.07.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.