Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1838
Karar No: 2020/1385
Karar Tarihi: 13.02.2020

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2019/1838 Esas 2020/1385 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalılar müşterek borçlu-müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları genel kredi sözleşmesine uymayınca davacı, kredi borcunu ve temerrüt faizini müştereken ve müteselsilen tahsil etmek amacıyla dava açmıştır. Davalılar, sözleşmelerdeki imzaların sahte olduğunu ve davacı ile hiçbir kredi ilişkilerinin bulunmadığını iddia etmişlerdir. Yerel mahkemece, davacı tarafın borçlu olduğu miktarın hesaplanması sonucu davalılar hakkından dava reddedilmiştir. Ancak Yargıtay, davalı ... hakkındaki davanın reddi kararını bozarak, davalının davacıya borçlu olduğunu belirtmiştir. Dosyadaki yazılara göre, davacı tarafın tüm temyiz itirazları reddedilmiştir.
Kanun Maddeleri: Borçlar Kanunu Madde 176, 177, 178, 211.
11. Hukuk Dairesi         2019/1838 E.  ,  2020/1385 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada Nazilli 1. Asliye Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 15.11.2018 tarih ve 2015/648-2018/595 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkili ile dava dışı... İnş. Tic. Ltd. Şti. arasında düzenlenen genel kredi sözleşmesinin davalılarca müşterek borçlu- müteselsil kefil sıfatı ile imzalandığını, kredi borcu ödenmeyince hesabın kat edildiğini, başlatılan icra takibine davalıların "borçlu şirketteki hisselerini devrettikleri, alacaklı ile hiç bir kredi ilişkilerinin bulunmadığı" sebeplerine dayalı olarak itiraz ettiklerini, ipotekli taşınmazların ihale bedellerinin kredi riskini kapatmaya yetmediğini ileri sürerek 21.01.2003 tarihli işletme kredisinden kaynaklanan 184.000.- TL kredi alacağının sözleşme temerrüt faizi ve fer"ileri ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... vekili, davaya konu borcun 21.01.2003 tarihli kredi sözleşmesine ve bu sözleşmeye bağlantılı 14.12.2004 ve 23.12.2004 tarihli limit artırım sözleşmelerine ilişkin olduğu, müvekkilinin 08.02.1999 tarihli ortaklar kurulu kararı ile hissesini devrettiğini, tescilinin de sağlandığını, kredi sözleşmesinde müvekkiline atfedilen imzanın sahte olduğunu, limit artırım sözleşmelerinde ise hiç imzasının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Davalı ... vekili, sözleşmelerde kefillerin sorumlu oldukları miktarların ayrı ayrı belirtildiğini, limit artırım sözleşmelerindeki imzaların müvekkiline ait olmaması sebebiyle artırımdan sorumlu olmayacağını, müvekkilinin ipotek verdiği taşınmazın satıldığını, taşınmazın müvekkilinin sorumlu olduğu miktarı fazlasıyla karşıladığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, bozmadan sonra alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; davalılardan ... hakkında sözleşmedeki imza ona ait olmadığı gerekçesiyle davanın reddine, davalı ..."ın ise dava tarihi itibariyle davacıya 64.225,82 TL borçlu olduğu, bu borcun dava tarihinden sonra ödendiği ve davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle, davalı ... hakkındaki dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, yargılama gideri ve vekalet ücreti bakımından davanın açıldığı tarihte tarafların haklılık durumuna göre 12.011,93 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ..."e verilmesine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, alınmadığı anlaşılan 54,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 13/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi