
Esas No: 2016/5865
Karar No: 2018/3182
Karar Tarihi: 16.05.2018
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/5865 Esas 2018/3182 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
...
Taraflar arasındaki alacak davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, taraflar arasında 01.09.2005 ve 01.01.2008 tarihlerinde düzenlenen "medya ajansı sözleşmesi" uyarınca davacının, davalıya reklam hizmeti verdiğini, davalının 26.08.2010 tarihinde usulsüz şekilde sözleşmeyi feshettiğini, davalıya ait reklamların yayınlandığı televizyon kanallarına ödenen 124.708.30 TL nin fatura ile istenilmesine rağmen ödenmediğini, süresinden sonra faturaya itiraz edildiğini ileri sürerek, anılan miktarın faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, 01.09.2005 tarihli sözleşme ile başlayan ticari ilişkide 01.01.2008 tarihinde düzenlenen sözleşmenin 01.01.2010 tarihinde kendiliğinden yürürlükten kalkmasından sonra taraflar arasındaki ticari ilişkinin yazılı sözleşme olmaksızın sürdüğünü, müvekkilince yürürlükte olmayan sözleşmenin feshedilmediğini, ticari ilişkinin bitirildiğinin bildirildiğini, yazılı sözleşme olmaksızın sürdürülen ticari ilişkiden kaynaklanan uyuşmazlığın TTK"nın 1. maddesinde belirlenen normlarla çözülmesi gerektiğini, reklamcılık sektöründeki uygulamaya göre, reklam yayıncılarınca ajansa verilen risturun reklam verenle paylaşılması gerektiği halde, süregelen ticari ilişkide şimdiye kadar müvekkilinin payına isabet eden miktarın ödenmediğini, ancak tarafların 150.000,00 TL olarak belirlenen risturn bedelinin dava konusu reklam kampanyası ücretinden mahsubu konusunda anlaştıklarını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; taraflar arasında reklamı yayınlayan mecraca ajansa ödenen risturn bedelinin paylaşımı konusunda sözleşme bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 2014/907 esas, 2014/4258 karar sayılı ilamında belirtilen “ taraflar arasında açık veya zımni şekilde, risturn bedelinin paylaşımı konusunda bir sözleşme bulunmadığı, ticari ilişki sürecinde bu yönde bir uygulama yapılmadığı ve risturn paylaşımı konusunda ticari bir teamülün de bulunmadığı anlaşıldığından, mahkemece, davacının, davalı adına yaptığı davaya konu ödemelerin belirlenerek hüküm altına alınması gerektiği “ gerekçesiyle 02.06.2014 tarihinde bozulmuştur. Davalı vekilinin 14.05.2015 tarihli karar düzeltme isteminin ise reddine karar verilmiştir.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre davacının bilirkişi raporunda belirlenen oranda davasını ispat ettiği gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, 124.088,00 TL dava tarihinden itibaren değişen oranlarda değişecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
.../...
S.2
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.