21. Hukuk Dairesi 2017/6257 E. , 2018/4793 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ :33. İş Mahkemesi
KARAR
A) Davacı İstemi :
Davacı, 3201 sayılı Kanuna göre ödediği 5000 prim gününün 22/04/1984 tarihinden itibaren 5000 gün olacak şekilde ilgili aylara mal edilmesine (22/04/1984 - 30/11/1987, 01/11/1990 - 31/10/1991 ve 01/01/1992 - 11/04/2001 tarihleri arasına), düzeltilen bu borçlanma tarih aralığına göre aylık bağlamaya esas yıllık kazanç dönemlerinin yeniden tespit edilerek bağlanmış olan yaşlılık aylığının başlangıç tarihinden itibaren yeniden bağlanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
B)Davalı Cevabı :
Kurum vekili; Kurumca yapılan işlemlerin usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
C)İlk Derece Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı :
Mahkemece , ödenen primlerin hangi tarihler arasına mal edileceğine dair yasal bir düzenleme bulunmadığı,bu nedenle hizmet başlangıç tarihinden itibaren primlerin mal edilmesi gerektiği,davacının çalıştığı dönemde belli aralıklar arasını borçlanmış olup, borçlandığı dönemler için ödeme yaptığı,bu durumda da borçlandığı dönemlerin primlerin ödendiği gün olarak kabul edilmesi gerektiği gerekçeleri ile davanın kabulü ile, davacının 5000 gün priminin 22/04/1984 - 30/11/1987, 01/11/1990-31/10/1991, 01/01/1992-11/04/2001 tarihleri arasına mal edilmesi gerektiğinin tespiti ile yaşlılık aylıklarının yeniden hesaplanarak bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir.
D) İstinaf Başvurusu :
Davalı kurum vekili , Kurum işleminin hukuka uygun olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
E)Bölge Adliye Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı :
Bölge Adliye Mahkemesince; davacının, kısmi borçlanma sonucu bedeli ödenen sürenin, ... rant sigortasına giriş tarihten itibaren ileriye doğru mal edilmesi halinde, sigortalıya sağlanacak aylık tutarını olumlu etkileyecek olması ve Kurumun bu lehine durum konusunda sigortalıyı bilgilendirme yükümlülüğünü yerine getirdiğini ispatlayamamış olması nedeniyle; borçlanılan dönemin sigortalı lehine belirlenmesine ilişkin olarak mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı Kurum vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK"nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
F)Temyiz :
Davalı vekili,kurum tarafından yasal mevzuata uygun olarak tahakkuk cetveli düzenlendiğini belirterek temyiz etmiştir.
G) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe :
Davanın yasal dayanağını oluşturan 3201 Sayılı Yasa"nın 5. maddesinde;
“Yurt dışındaki sigortalılık sürelerinin tespitinde, bunu belirten ve istek sahibinin ibraz edeceği ispatlayıcı belgelerde kayıtlı bulunan tarihler arasındaki son tarihten geriye doğru olmak üzere gün sayıları esas alınır” hükmü yer almaktadır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının, 15/12/2011 tarihli borçlanma talep dilekçesinde yurt dışı çalışma ve ev kadınlığı hizmetlerini borçlanmak istediğini bildirdiği,ancak borçlanmak istediği tarih aralığını açıkça belirtmediği,Kurum tarafından 22/04/1984-30/11/1987, 01/11/1990-31/10/1991 ve 01/01/1992-31/12/2009 tarihleri arasında 8139 gün karşılığında 72681,27 TL borç tahakkuk ettirildiği, davacının 5000 gün karşılığı kısmi ödeme yapıldığı, aylık bağlama aşamasında davacının 3201 sayılı yasa kapsamında borçlandığı sürenin 11.02.1996 ile 31.12.2009 tarihleri arasına mal edildiği anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 3201 sayılı Yasa"nın 5. maddesi ve Yurt dışında Geçen Sürelerin Borçlandırılması Ve Değerlendirilmesine İlişkin Yönetmeliğin borçlandırılan sürelerin değerlendirilmesi ve sigortalılığın başlangıcı başlıklı 12. maddesine göre, Kurumca yapılan borçlanma tahakkuku yerinde olduğu gibi Kurumca düzenlenen borçlanma cetvelindeki süreye ait borçlanma bedelinin ihtirazi kayıt konulmadan ödenmesi karşısında davanın reddi gerekirken kabulü usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden hüküm kurulması gerekirken, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASI gerekmiştir.
H)Sonuç :
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK"nun 373/1. maddeleri uyarınca (KALDIRILMASINA), ilk derece mahkemesi kararının yukarıda belirtilen nedenle (BOZULMASINA), dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 14/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.