21. Hukuk Dairesi 2018/478 E. , 2018/4798 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : 4. İş Mahkemesi
KARAR
A)Davacı İstemi:
Davacı, ... Emeklilik Sigorta Rejimine giriş tarihinin Türkiye"de sigorta başlangıç tarihi olduğunun tespitini ve talep tarihini takip eden aybaşı itibariyle yaşlılık aylığı bağlanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
B)Davalı Cevabı:
Davalı vekili, 3201 sayılı Kanun"a göre Danimarka hizmetlerinin ilk işe giriş tarihi Türkiye"de başlangıç alınmayan ülkeler arasında olduğundan borçlanma yapılan tarihten itibaren geriye doğru gidilerek ilk işe giriş tarihi tespit edildiğinden 31/10/2016 tarihli tahsis talebinin reddedildiğini, Kurumca yapılan işlemlerin usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C)İlk Derece Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı : Mahkemece, Türkiye ile Danimarka devleti arasında sosyal güvenlik hakkında sözleşmenin 33. maddesi, 3201 sayılı yasanın 1. maddesi ve 3201 sayılı yasanın 5. maddesinin son fıkrası hükümlerine dayanılarak davanın kabulüne,davacı Sabahat Oruç"un Danimarka ülkesinde Türk vatandaşı olarak sigortalı olarak çalışmaya başladığı 01/09/1981 tarihinin Türkiye"de de sigorta başlangıç tarihi olarak kabulü gerektiğinin tespiti ile davacının tahsis talep tarihini takip eden 01/10/2016 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu; Davalı vekili, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
D)Bölge Adliye Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı :
Bölge Adliye Mahkemesince ; 13.12.1999 tarihinde ...’da imzalanan “Türkiye Cumhuriyeti ile Danimarka Krallığı arasında Sosyal Güvenlik Sözleşmesi" nin "Türk Mevzuatınca Sağlanan Yardımlar" başlıklı 2"nci Kısmının 33"üncü maddesinin 4"üncü fıkrasında yer alan "...ilgili kimsenin Danimarka mevzuatına göre tamamladığı ikamet sürelerinin gerekli miktarı, Türk mevzuatına göre geçirilmiş prim ve sigorta süreleri gibi dikkate alınır..." düzenlemesinde yer alan sigorta süreleri kavramının sigortalılık başlangıç tarihini de kapsadığı, bu hükmün münhasıran kısmi sözleşme aylığına yönelik olmadığı, uluslararası sözleşmelerdeki hükümlerin amaca uygun yorumlanmak suretiyle farklı ülkelerde çalışan Türk vatandaşlarına farklı uygulamalar yapılmasının sosyal devlet ilkesine uygun düşmediği gerekçesi ile mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu belirtilerek, davalı Kurum vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK"nın 353/1-b.1 bendi uyarınca esastan reddine oyçokluğu ile karar verilmiştir.
E)Temyiz:
Davalı Kurum vekili; ...’nın ilk işe giriş tarihi Türkiye’de başlangıç alınmayan ülkeler arasında olduğundan borçlanma yapılan tarihten geriye doğru gidilerek ilk işe giriş tarihinin tespit edilmesine ilişkin Kurum işleminin yerinde olduğu, sözleşmede hüküm bulunmadığından sigortalılık başlangıcının 3201 sayılı yasanın 5. maddesine göre tespit edilmesi gerektiği gerekçesiyle temyiz yoluna başvurmuştur.
F) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
3201 sayılı Kanun"un 5"inci maddesinin son fıkrasına göre, "Sosyal güvenlik sözleşmesi yapılmış ülkelerdeki hizmetlerini, bu Kanuna göre borçlananların, sözleşme yapılan ülkede ilk defa çalışmaya başladıkları tarih, ilk işe giriş tarihi olarak dikkate alınmaz. Ancak, uluslararası sosyal güvenlik sözleşmelerinde Türk sigortasına girişinden önce âkit ülke sigortasına girdiği tarihin Türk sigortasına girdiği tarih olarak kabul edileceğine ilişkin özel hüküm bulunan ülkelerdeki sigortalılık sürelerini borçlananların âkit ülkede ilk defa çalışmaya başladıkları tarih, ilk işe giriş tarihi olarak kabul edilir."
Türkiye Cumhuriyeti ile Danimarka Krallığı arasındaki Sosyal Güvenlik Sözleşmesinin 33’üncü maddesinde , “Bir ... veya Türk vatandaşı ya da geriye kalan hak sahiplerinin, özellikle Türk mevzuatına göre tamamlanan prim veya sigorta süreleri dikkate alındığında, bir aylığa hak kazanma koşullarını yerine getirmediği takdirde, ilgili kimsenin Danimarka mevzuatına göre tamamladığı ikamet sürelerinin gerekli miktarı, Türk mevzuatına göre geçirilmiş prim ve sigorta süreleri gibi ikamet sürelerinin gerekli miktarı, Türk mevzuatına göre geçirilmiş prim ve sigorta süreleri gibi dikkate alınır, ancak söz konusu prim ve sigorta süreleri ile anılan ikamet süreleri çakışmamalıdır.” hükmü yer almaktadır.
Ne var ki; anılan hüküm sigortalı sürelerin aylığa yetmemesi durumunda ikamet sürelerinin de sigortalı sürelerle çakışmaması koşuluyla aylıkta nazara alınabileceğine ilişkin bir düzenleme olup, Türkiye Cumhuriyeti ile ... Krallığı arasındaki Sosyal Güvenlik Sözleşmesi"nde, Danimarka ülkesinde çalışmaya başlanılan veya ... Emeklilik Sigorta Rejimine tabi olunan ilk tarihin Türkiye"de sigorta başlangıcı sayılması gerektiğine dair herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Bu nedenle; davacının sigorta başlangıç tarihinin 3201 sayılı Kanunun 5"inci maddesine göre Türkiye"deki sigorta başlangıç tarihinden borçlanılan süre kadar geriye gidilmek suretiyle belirlenmesi gereği nazara alınmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ :Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK"nun 373/1. maddeleri uyarınca (KALDIRILMASINA), ilk derece mahkemesi kararının yukarıda belirtilen nedenle (BOZULMASINA), dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 14/05/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.Başkan