Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/10021
Karar No: 2019/17404
Karar Tarihi: 03.12.2019

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2019/10021 Esas 2019/17404 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Mahkeme, İcra ve İflas Kanunu’nun 333/a maddesi gereği ticaret şirketlerinde hukuken ya da fiilen yönetim yetkisine sahip olanların kasıtlı olarak ticari işletmenin borçlarını kısmen ya da tamamen ödemeyerek alacaklıları zarara sokmaları halinde cezalandırılabileceği, ancak bu suçun unsurlarının oluşmadığı durumlarda sanığın beraat etmesi gerektiğini belirtti. Fakat, şikayet dilekçesinde sanığın hangi kasıtlı eylemleri ile alacaklıyı zarara uğratmak kastıyla hareket ettiğinin somut olarak bildirilmediği için mahkumiyet kararı verilmiş. Kararın yasal dayanağı, İcra ve İflas Kanunu’nun 333/a ve 351. maddeleri. Kanunlar, yöneticilerin kasıtlı olarak borçları ödememeleri durumunda alacaklıları zarar vermelerinin suç olduğunu ve şikayet dilekçesi ile belirtilen delillere bağlı olduklarını belirtiyorlar.
12. Hukuk Dairesi         2019/10021 E.  ,  2019/17404 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    İcra ve İflas Kanunu’nun 333/a maddesinde “Ticaret şirketlerinde hukuken veya fiilen yönetim yetkisine sahip olanların; ticari işletmenin borcu ödeyebilecek ekonomik güce sahip olmasına karşın kasıtlı olarak ticari işletmenin borçlarını kısmen veya tamamen ödemeyerek alacaklıları zarara sokmaları ve ayrıca bu eylemlerinin başka bir suçu oluşturmaması halinde cezalandırılacaklarının” hükme bağlanmış olması, aynı kanunun 351.maddesinde de şikayetçinin dilekçe ve beyanında göstermiş olduğu delillerle bağlı olduğunun belirtilmiş olması, şikayet dilekçesinde sanığın hangi kasıtlı eylemleri ile alacaklıyı zarara uğratmak kastıyla hareket ettiği somut olarak bildirilmediğinin anlaşılması karşısında, suçun unsurlarının oluşmayacağı hususu gözetilmeksizin sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyetine dair hüküm kurulması,
    Kabule göre de;
    1)Anayasa"nın 141/3, CMK"nın 34 ve 230/1b maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının sanıkları, mağdurları, Cumhuriyet Savcısı ile herkesi ikna edecek ve denetim muhakemesine imkan tanıyacak biçimde gerekçeli olması gerekir.
    Yargıtay’ın gerekçelerde tutarlılık denetimini yapabilmesi için; kararın dayandığı tüm olguların, bu olgular değerlendirilerek mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddia, savunma ile mağdur Esas No :
    ve tanık anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin, hangi beyanın ne gerekçeyle diğerine üstün tutulduğunun açık olarak hükmün gerekçesinde gösterilmesi ve mahkemece ulaşılan vicdani kanı sonucunda sanığın hangi fiillerinin suç olarak kabul edildiği açıklandıktan sonra kabul edilen bu fiillerin hukuki nitelendirmesinin yapılması, cezada artırım ve indirim gerektiren nedenlerin kanuni bağlamda tartışılması gerekirken, açıklanan hususlara uyulmayarak en üst hadden hüküm kurulması suretiyle fazla ceza tayini,
    2) Gönderilen ödeme emrine rağmen borcun kısmen ya da tamamen ödenmemesi, ancak o icra takibi ile sınırlı olduğundan, borçlunun gönderilen ödeme emrindeki borcu ödemeyerek, aynı anda birden fazla alacaklıyı zarara uğratması söz konusu olamayacağı, bu nedenle atılı suçun aynı neviden fikri içtima halinde işlenmesinin mümkün olmadığı, kaç fiil varsa o kadar sonuç ve suç oluşacağı halde yazılı şekilde temel cezanın İİK’nın 43/2 yollamasıyla, İİK’nın 43/1 maddesi gereğince artırılmak suretiyle uygulanması,
    Kanuna aykırı ve sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 03/12/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi