Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1077
Karar No: 2019/6451

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2019/1077 Esas 2019/6451 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Dava, orman sayılan bir yerde yapılan kadastro sırasında tespit edilen taşınmazların orman vasfı ile Hazine adına tescil edilmesi talebiyle açılmıştır. Mahkeme, davanın kabulüne ve tespitlerin iptaline karar vermiştir. Ancak, Yargıtay tarafından incelenen kararda kullanılan orman bilirkişi raporları yetersiz olduğu gerekçesiyle karar bozulmuştur. Yeniden inceleme yapılması talep edilmektedir. Tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı ifade edilmiştir.
20. Hukuk Dairesi         2019/1077 E.  ,  2019/6451 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:Kadastro Mahkemesi
    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Yörede yapılan kadastro sırasında ..... 10, 11, 12, 13, 14, 15 ve 17 parsel sayılı; sırasıyla 4466,03 m², 1054,44 m², 2386,62 m², 3319,65 m², 3684,19 m², 6461,17 m² ve 12812,98 m² yüzölçümündeki taşınmazlar, davalı gerçek kişiler adına tespit edilmiştir.
    Davacı ... Yönetimi, çekişmeli taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğu iddiası ile tespitlerin iptaline ve taşınmazların orman vasfı ile Hazine adına tescillerini talep ve dava etmiş, mahkemece; yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne, dava konusu 110 ada 10, 11, 12, 13, 14 ve 15 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitinin iptaline ve orman vasfı ile Hazine adına kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde, 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp 05/01/2009 - 04/02/2009 tarihleri arasında ilân edilen arazi kadastrosu vardır.
    Mahkemece her ne kadar çekişmeli taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, hükme esas alınan orman bilirkişi raporunda 1966 tarihli memleket haritasında taşınmazların yapraklı orman ağacı rumuzu ile gösterilen yeşil alanda kaldığı, 1973 tarihli hava fotoğraflarında taşınmazların ağaçlık alanda kaldığı belirtilmiş, Dairemizin 19/10/2017 tarihli geri çevirme kararı sonrası aynı bilirkişilerce düzenlenen ek raporda ise 1956 tarihli hava fotoğrafında taşınmazların tarım alanlarına göre koyu renk; orman alanlarına göre ise açık renkte göründüğü, ağaçcık ve çalı türü orman bitkileri ile kaplı oldukları, 1966 tarihli memleket haritasında yeşile boyalı yapraklı ağaç rumuzu ile gösterilen alanda kaldıkları, 1973 tarihli hava fotoğrafında yer yer ağaçların bulunduğu kısmen de orman içi açıklık şeklinde görüldükleri, 1982 tarihli memleket haritasında dava konusu taşınmazların üzerinde çay tarımı yapıldığı ve açıklık olarak görüldüğü belirtilmiş olup, çekişmeli taşınmazların evveliyatlarının orman sayılan yerlerden olup olmadığı ve taşınmaz üzerindeki bitki ve ağaçların yaşı ile cinsleri yönünden hükme esas alınan 23/06/2011 tarihli orman bilirkişileri heyet raporu ile Dairemizin iade kararı sonrası alınan ek raporun denetlemeye elverişli olmadığı ve hüküm kurmaya yeterli olmadığı anlaşılmaktadır. Eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak hüküm kurulamaz.
    O halde mahkemece, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ile 1973 yılına ait hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen Tarım ve Orman Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi, bir ziraat mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; kesinleşmiş orman kadastrosu bulunmadığından, yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi)hava fotoğrafları ve memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de hava fotoğrafları ve memleket haritası ölçeğine (Net-Cad veya benzeri programlar kullanılarak) çevrildikten sonra komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmaz çevre parsellerle birlikte memleket haritası ve hava fotoğrafları üzerinde gösterilmeli, hava fotoğraflarının stereoskop vasıtasıyla üç boyutlu incelemesi yapılarak, temyize konu taşınmazın niteliği belirlenmeli, taşınmazın üzerindeki bitki örtüsünün (çay bitkisi dahil) cinsi, yaşı, dağılımı, kapalılık oranının açıklandığı yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.
    Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 07/11/2019 günü oy birliği ile karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi