20. Hukuk Dairesi 2019/5167 E. , 2019/6476 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi ve davalı ..... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR
apuda davalı ... kayıtlı olan eski ..... köyü 265 parsel sayılı 10650 m² yüzölçümlü taşınmaz, 5304 sayılı Kanunun 6. maddesi ile değişik 3402 sayılı Kanunun 22. madde 2. fıkra (a) bendi hükmüne göre yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması sırasında, 27843 ada 61 parsel sayısı, 11079,42 m² yüzölçümü ve yeni haritası ile malik hanesi “tapu kütüğünde olduğu gibi” şeklinde tesbit edilmiş, 3402 sayılı Kanunun 11. maddesine göre 09.06.2010 ilâ 08.07.2010 tarihleri arasında ilân edilmiştir.
Orman Yönetimi, 08.07.2010 tarihli dilekçeyle, çekişmeli taşınmazın bir bölümünün yörede 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre 1946 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde bırakıldığı, daha sonra yapılan aplikasyon çalışmalarında da bu durumun değişmediği iddiasıyla, tahdit içinde kalan bölümün tesbitinin iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır.
Davalı, dava konusu taşınmazı tapuya güvenerek satın aldıklarını, daha sonra ifraz edilerek 265 parsel sayısında beyanlar hanesinde "2/B maddesi ile orman sınırı dışına çıkarıldığı" şerhi verilerek tescil edildiğini ve..... Asliye Hukuk Mahkemesinin 28.02.2001 gün ve 2000/425 - 170 E.K. sayılı kararı ile şerhin kaldırıldığını, hükmün Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği savunmasıyla davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, HMK"nın 303. maddesi uyarınca kesin hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 01.10.2013 tarih, 2013/1840 - 8596 E.K. sayılı kararı ile kısmen onanmış kısmen bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle: ""1) Davacı ... Yönetiminin 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan çalışmaya ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde; incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve kadastro paftalarının yenilenmesi, yüzölçümlerinin ve teknik hataların düzeltilmesi işleminin kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun yapıldığı anlaşıldığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün onanması gerekmiştir.
2) Davacı ... Yönetiminin çekişmeli taşınmazın mülkiyetine ilişkin temyiz itirazlarına gelince; mahkemece, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan kadastro paftalarının yenilenmesi, yüzölçümlerinin ve teknik hataların düzeltilmesi çalışmasının askı ilân tarihinde kadastro mahkemesinde açılan davanın kesin hüküm nedeniyle reddine karar verildiği, kadastro mahkemesinin 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan çalışmanın kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun yapılıp yapılmadığını hususunda görevli olduğu, taşınmazın mülkiyetine ve niteliğine ilişkin davaların ise genel mahkemelerin görev alanında bulunduğu, Orman Yönetiminin çekişmeli taşınmazın yenilemeden önceki haliyle kısmen yörede 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre, yapılan orman tahdidi içinde kaldığı, bu bölümün tesbitinin iptalini ve orman niteliğiyle Hazine adına tescilini istediğine ve dava dilekçesi aynı zamanda mülkiyete ilişkin bir istem içerdiğine, mahkemenin kesin hüküm değerlendirmesinin de mülkiyete ilişkin bulunduğuna göre görevli mahkeme genel mahkemelerdir. Görev, kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında istek olmasa dahi re"sen nazara alınmalıdır. Bu nedenle; taşınmazın mülkiyetine ilişkin hükmün bozulması"" gereğine değinilmiştir.
Mahkemece mülkiyete ilişkin kısım yönünden görevsizlik kararı verilerek dosya görevli asliye hukuk mahkemesine gönderilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama neticesinde davanın kabulüne 27843 ada 61 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman vasfı ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm davacı ... Yönetimi ve davalı ..... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
... köyünde 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre 1942 yılında yapılarak kesinleşen orman tahdidi, 5653 sayılı Kanuna göre 1953 yılında yapılan maki tefrik çalışması, 14.05.1980 tarihinde ilân edilerek kesinleşen aplikasyon ve 1744 sayılı Kanunun 2. madde uygulaması ile 23.12.1988 tarihinde ilân edilen 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde davanın kabulüne çekişmeli taşınmazın orman vasfı ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş ise de verilen karar usul ve kanuna aykırıdır Şöyleki; davalı .... ile davacı ... Yönetimi arasında çekişmeli taşınmazın önceden davaya konu olduğu ve .....Mahkemesinin 28.02.2001 tarih 2000/425 - 2001/170 E.K. sayılı dava dosyasında görüldüğü, davacısının .... Koop. davalıların ise Hazine ve Orman Yönetimi olduğu, mahkemecede 265 nolu parsel üzerindeki ""orman parseli içinde kalmaktadır"" şerhinin silindiği ve bu kararın Yargıtay denetiminden geçerek 13.09.2002 tarihinde dosyanın kesinleştirmesinin yapıldığı anlaşılmaktadır. Ancak mahkemece önceki dava dosyası dosya içine alınmamış ve taraflar arasında kesin hüküm oluşturup oluşturmadığı husunda bir değerlendirme yapılmadan hüküm kurulmuştur.
Bu nedenle mahkemece, .... Mahkemesinin 28.02.2001 tarih, 2000/425 - 2001/170 E.K. sayılı dava dosyası dosya içine alınmalı, tarafları arasında kesin hüküm oluşturup oluşturmadığı değerlendirilmeli ve sonucuna göre karar verilmelidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı ... Yönetimi ve davalı .... Koop"nin temyiz itirazlarının kabülü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 11/11/2019 günü oy birliği ile karar verildi.