9. Hukuk Dairesi 2020/4987 E. , 2021/3269 K.
"İçtihat Metni"BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ : ... 6. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 36. İş Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketlerin Türkmenistan"daki şantiyelerinde saha formeni sıfatı ile çalıştığını ve iş sözleşmesinin haksız ve ihbarsız olarak feshedildiğini beyanla kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalılar vekili, her bir davalı şirketin kendi adına bağımsız olduklarını, davalı şirketler arasında organik bir bağ bulunmadığını, davacının istifa ederek işten ayrıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
İlk Derece Mahkemesince, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, davalılar birlikte sorumlu tutulmuştur.
İstinaf Başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davacı ... her iki davalı vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
Bölge Adliye Mahkemesince, davalıların ileri sürdüğü istinaf sebepleri yerinde görülmeyerek esastan reddine, davacının faiz başlangıcına dair istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının (faizin başlama tarihi yönünden) kaldırılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Kararı, her iki davalı temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesiyle yapılan inceleme sonucunda, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, Bölge Adliye Mahkemesi kararının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan yönleri usul ve kanuna uygun görülmüştür.
2-Davacı işçinin fazla çalışma alacağı bulunup bulunmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.
İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda ise işçinin ihtirazi kayıt ileri sürmesi beklenemeyeceğinden, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının her türlü delil ile ispatı mümkündür.
Somut olayda, Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının üç gün 08.00-18.00 saatleri arasında 1 saat ara dinlenme ile, üç gün ise 08.00-20.00 saatleri arasında 1,5 saat ara dinlenme ile çalıştığı, haftada 6 gün çalışma yapıldığında haftalık 13,5 saat fazla mesai yaptığı, ayda iki hafta ise çalışmanın 7 gün sürdüğü ve bu süre için de haftalık 14,5 saat fazla mesai yaptığı kabul edilerek hesaplama yapılmıştır.
Davalı işyerinde çalışan başka işçilere ait olan ve Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesi’nden geçen 2014/17389, 2012/25924, 2012/25926, 2012/25927, 2014/17389, 2014/19365-19366, 2015/ 17759, 2015/22523, 2016/3675-3676-3677, 2016/9612, 2016/31006, 2017/46448 Esas sayılı emsal dosyalar ile işbu dosyada davacı tanığı olarak dinlenen ve dosyası Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesi’nin 2017/46449 esas sayılı ilamı ile denetiminden geçen Kubilay Polat’ın dosyası da birlikte değerlendirildiğinde; davalı işyerinde 08.00-18.00 saatleri arasında çalışıldığı, işyerindeki uygulamanın bu yönde olduğu görülmüştür. O halde, işbu dosya için de davacının 08.00-18.00 saatleri arasında bir saat ara dinlenmenin tenzili ile ayda iki hafta haftalık on buçuk saat, iki hafta da haftalık dokuz saat fazla çalışma yapıldığının kabulü gerekir.
SONUÇ:
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgililere iadesine, 03.02.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.