Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/15904
Karar No: 2018/4879
Karar Tarihi: 15.05.2018

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/15904 Esas 2018/4879 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2016/15904 E.  ,  2018/4879 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Asıl ve birleşen dava bakımından davacılar, iş kazası sonucu maluliyetten doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmesine karar vermiştir.
    Hükmün, davacı ile davalılardan ... A.Ş vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
    K A R A R
    1- Dava, iş kazası sonucu sürekliiş göremezliğe uğrayan sigortalının, eşinin ve çocuğunun maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davacı ..."ın maddi tazminat talebinin Kabulü ile, 161.523,03 TL nin olay tarihi olan 27.09.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı ... dan alınarak davacı ..."a verilmesine, davacı ... için 10.000 TL, davacı ... için 6.000 TL, davacı Buse için 3.000 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 27.09.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı ... dan alınarak davacı taraflara verilmesine, davacılar Buse ve Gül"ün maddi tazminat taleplerinin ve davacı tarafların fazlaya ilişkin taleplerin ayrı ayrı Reddine, birleşen ... 2 Asliye Hukuk Mahkemesi"ne ait 2013/595 E sayılı dosyanın tefriki ile ayrı bir esasa Kaydedilmesine, karar verilmiştir.
    Davacı vekilince temyiz yoluna başvurma harcı ile maktu temyiz harcı yatırıldığı halde nispi temyiz harcını eksik yatırdığı gerekçesiyle muhtıra çıkarılıp devamında eksik nispi temyiz harcını tamamlamadığı gerekçesiyle 16.06.2016 tarihli ek karar ile temyiz başvurusunun reddine karar verilmiş, ilgili ek karar, davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle, davacılar vekilinin gerekli temyiz harçlarını yatırdığı, nispi temyiz harcı yatırmasının söz konusu olmadığı anlaşılmıştır.
    O halde, 16.06.2016 tarihli ek kararın KALDIRILMASINA ve davacılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine karar vermek gerekmiştir.
    2- Davacılar vekilinin temyiz itirazları incelendiğinde;
    Uyuşmazlık, tazminatın belirlenmesi noktasında toplanmaktadır. Tazminatın saptanmasında ise; zarar ve tazminata doğrudan etkili olan işçinin net geliri, bakiye ömrü, iş görebilirlik çağı, iş görmezlik ve karşılık kusur oranları, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından bağlanan gelirin ilk peşin sermaye değeri gibi tüm verilerin hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde öncelikle belirlenmesi gerektiği tartışmasızdır.
    Diğer yandan tazminat miktarının işçinin olay tarihindeki bakiye ömrü esas alınarak aktif ve pasif dönemde elde edeceği kazançlar toplamından oluştuğu yönü ise söz götürmez. Başka bir anlatımla, işçinin günlük net geliri tespit edilerek bilinen dönemdeki kazancı mevcut veriler nazara alınarak iskontolama ve artırma işlemi yapılmadan hesaplanacağı, bilinmeyen dönemdeki kazancının ise; yıllık olarak %10 arttırılıp %10 iskontoya tabi tutulacağı, 60 yaşına kadar (aktif) dönemde, 60 yaşından sonrada bakiye ömrüne kadar (pasif) dönemde elde edeceği kazançların ortalama yöntemine başvurulmadan her yıl için ayrı ayrı hesaplanacağı, geçici iş göremezlik döneminin % 100 oranında iş göremez durumda olduğunun kabulüyle hesaplanacağı Yargıtay"ın oturmuş ve yerleşmiş görüşlerindendir.
    Açıklanan zarar ve tazminatın hesaplanması yönteminde, işçinin yaşlılık aylığı alması veya işçinin yaşı ve işçide oluşan meslekte kazanma gücü kayıp oranına göre ileride çalışıp yaşlılık aylığına hak kazanması üstün olasılık içinde bulunsa dahi pasif dönemin zarar hesabına dahil edilmesi gerekir. Sigortalıya bağlanan yaşlılık aylığında meslek hastalığı ve iş kazası kolundan alınan primlerin hiçbir etkisi bulunmamakta olup tamamen uzun vadedeki sigorta kollarından ödenen primler sonucu aylık bağlanmaktadır. Pasif dönemde herhangi bir işte çalışılmasa bile, ekonomik bir değer taşıyan salt yaşamsal faaliyetlerinin sürdürülmesi nedeniyle emsallerine göre fazla efor sarf edeceği ve bu durumun sigortalı bakımından zarar oluşturacağı açıktır. Bu nedenlerle pasif devre zararının da hesaplanması ve bu hesaplamanın, fiili bir çalışmanın olmadığı gözetilerek asgari geçim indirimi nazara alınmaksızın belirlenecek asgari ücret esas alınarak yapılması gerekir.
    Somut olayda, hükme esas alınan hesap bilirkişi raporunun yukarıda belirtilen şekilde denetime elverişli olmadığı anlaşıldığından davacılar vekilinin 23.10.2015 tarihli dilekçesinde belirttiği itirazları değerlendirilerek sonuca gidilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve ysaya aykırı olmuştur.
    3- Davalı ... … A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarınınincelenmesine gelince;
    ...tarafından karşılanmayan zararın ödetilmesine ilişkin davalarda (tazminat davaları) öncelikle haksız zenginleşmeyi ve mükerrer ödemeyi önlemek için Kurum tarafından sigortalıya bağlanan gelirin peşin sermaye değerinin tazminattan düşülmesi gerektiği Yargıtay’ın oturmuş ve yerleşmiş görüşlerindendir.
    Yapılacak iş, yukarıda belirtilen esasları içeren hesaba ilişkin bilirkişi raporu aldırılarak, raporda davacıya bağlanan gelirin ilk peşin sermaye değerinin rücu edilebilir kısmının tenzil edilmesiyle belirlenen zarar miktarına hükmetmektir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan bozmayı gerektirmektedir.
    O halde, davacılar vekili ile davalı ... … A.Ş. vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 15.05.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi