Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/46033
Karar No: 2013/35063
Karar Tarihi: 6.12.2013

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2011/46033 Esas 2013/35063 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, davalı şirkette çalışmış ve işveren tarafından haksız bir şekilde işten çıkarıldığı gerekçesiyle kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, tatil ücreti ve yıllık izin ücreti alacaklarının ödenmesini talep etmiş. Mahkeme, davacının talebinin kısmen kabul edilmesine karar vermiş ancak tarafların temyizi üzerine Yargıtay kararı ile bozulmuştur. Yargıtay, çalışanın iş yerindeki hizmet süresinin kıdem tazminatı hesabında dikkate alınması gerektiğini ancak önceki dönemde ödenen kıdem tazminatının sonraki döneme dahil edilemeyeceğini belirtmiştir. Davacının talebinin sonuçlandırılması için 1475 sayılı Kanunun 14/2 maddesinin de dikkate alınması gerektiği belirtilir.
Kanun maddesi açıklaması: 1475 sayılı Kanunun 14/2 maddesi, aynı işverene bağlı olarak bir ya da değişik işyerlerinde çalışan işçinin, çalışma süreleri hesaplanırken birleştirileceğini belirtir.
9. Hukuk Dairesi         2011/46033 E.  ,  2013/35063 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

    DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, tatil ücreti, yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı, davalı şirkette, tır şoförü olarak çalıştığını, 01.04.2003 tarihinde yaşlılık aylığı bağlanması için iş akdini haklı olarak feshettiğini, tahsis talebinde bulunup yaşlılık aylığının bağlandığını, daha sonra davalı şirkette çalışmaya devam ettiğini, emeklilik sonrası çalışma dönemine ait iş akdinin 07.07.2009 günü sebepsiz ve bildirim öneline uyulmaksızın işverence haksız feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı ile genel tatil ve yıllık izin alacaklarını istemiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı, davacının ilk dönem çalışmasının yaşlılık aylığı almak için sona ermesi nedeniyle kıdem tazminatının ödendiğini, son dönem çalışmasının ise davacı tarafından işe gelmeyerek sona erdirildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının ilk dönem ve emeklilik sonrası çalışma döneminine ilişkin kıdem tazminatları ayrı ayrı hesaplanmak suretiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı taraflar temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine,
    2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kıdem tazminatının nasıl hesaplanacağı noktasında toplanmaktadır.
    İşçinin en az bir yıllık çalışması aynı işverene ait işyeri ya da işyerlerinde geçmiş olmalıdır. Kural olarak aynı guruba ya da holdinge bağlı farklı tüzel kişiliği haiz şirketlerde geçen hizmetlerin birleştirilmesi mümkün olmaz. Ancak çalışma hayatında işçinin sigorta kayıtlarında yer alan işverenin dışında başka işverenlere hizmet verdiği, yine işçinin bilgisi dışında birbiri ile bağlantısı olan işverenler tarafından sürekli giriş çıkışlarının yapıldığı sıklıkla karşımıza çıkmaktadır. Bu gibi durumlarda, Dairemiz “şirketler arasında organik bağ” dan söz edilerek kıdem tazminatına hak kazanma, hesap tarzı yönlerinden aralarında bağlantı bulunan bu işverenlerin birlikte sorumluluğunu kabul etmektedir (Yargıtay 9.HD. 26.3.1999 gün 1999/18733 E, 1999/6672 K.).
    1475 sayılı yasanın 14/2 maddesi, işçinin aynı işverene bağlı olarak bir ya da değişik işyerlerinde çalıştığı sürelerin kıdem hesabı yönünden birleştirileceğini hükme bağlamıştır. O halde kıdem tazminatına hak kazanmaya dair bir yıllık sürenin hesabında da işçinin daha önceki fasılalı çalışmaları dikkate alınmalıdır. Bununla birlikte, her bir fesih şeklinin kıdem tazminatına hak kazanacak şekilde gerçekleşmesi hizmet birleştirmesi için gerekli bir koşuldur. İşçinin önceki çalışmaları sebebiyle kıdem tazminatı ödenmişse, aynı dönem için iki defa kıdem tazminatı ödenemeyeceğinden, tasfiye edilen dönemin kıdem tazminatı hesabında dikkate alınması mümkün olmaz. Yine, istifa etmek suretiyle işyerinden ayrılan işçi kıdem tazminatına hak kazanmayacağından, istifa yoluyla sona eren önceki dönem çalışmaları kıdem tazminatı hesabında dikkate alınmaz. Ancak, aynı işverene ait bir ya da değişik işyerlerinde çalışılan süre için kıdem tazminatı ödenmemişse, bu süre aynı işverende geçen sonraki hizmet süresine eklenerek son ücret üzerinden kıdem tazminatı hesaplanmalıdır. Zamanaşımı definin ileri sürülmesi halinde önceki çalışma sonrasında ara verilen dönem on yılı aşmışsa, önceki hizmet bakımından kıdem tazminatı hesaplanması mümkün olmaz.
    Somut olayda, davacının davalı işyerinde iki dönem çalıştığı, ilk dönem çalışmasının 01.04.2003 tarihinde yaşlılık aylığı almak suretiyle sonlandırıldığı, emeklilik dönemi sonrasında çalışmaya devam ettiği ve iş akdinin ücretsiz izin sonunda işyerine geldiği halde çalıştırılmayarak işverence haksız feshedildiği, kıdem tazminatının hatalı olarak ilk dönem ve emeklilik sonrası dönem için ayrı ayrı hesaplanarak hüküm altına alındığı anlaşılmaktadır.
    Saptanan bu durum karşısında ve yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulduğunda, kıdem tazminatının tüm süre için, son ücret üzerinden hesaplanması ve davalı tarafından yapılan 3.000,00 TL ödemenin faiziyle mahsubu gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    F) Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 26.12. 2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi