2. Hukuk Dairesi 2018/8227 E. , 2019/1883 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVACI-DAVALI : ...
DAVALI-DAVACI : ...
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
KARAR DÜZELTME İSTEYEN :...
Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; bozulmasına dair Dairemizin 18.10.2018 gün ve 2016/25552 - 2018/11517 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü;
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26.09.2014 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ila 454. madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir.
1-Mahkemece davacı-davalı erkeğin boşanma davasının reddine, davalı-davacı kadının boşanma davasının kabulüne karar verilerek tarafların boşanmalarına hükmedilmiş, hükmün davalı-davacı kadın tarafından temyizi üzerine Dairemizin 18.10.2018 tarih karar, 2016/25552 esas , 2018/11517 karar sayılı ilamı ile "Davalı-davacı kadın vekilinin 16.11.2016 tarihli temyiz dilekçesinin davadan feragat niteliğinde olduğu ve feragat konusunda yeniden hüküm kurulmak üzere hükmün bozulmasına" karar verildiği anlaşılmış, kadın tarafından karar düzeltme isteğinde bulunulmuştur. Somut olayda davalı-davacı kadının temyiz dilekçesinde açık bir feragat beyanın bulunmadığı ve kadın tarafından hükmün tazminatların ve nafakaların miktarları ile ortak çocuk Damla lehine nafakaya hükmedilmemesi yönlerinden temyiz edildiği anlaşılmıştır.Açıklanan sebeplerle Dairemizin 18.10.2018 tarih karar, 2016/25552 esas 2018/11517 karar sayılı bozma ilamının kaldırılmasına ve kadının temyiz itirazlarının incelenmesine karar vermek gerekmiştir.
2- Davalı-davacı kadının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
a) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı-davacı kadının aşağıdaki bent dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
b) Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu"nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu"nun 50 ve 51. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır.
SONUÇ: Davalı-davacı kadının karar düzeltme isteğinin Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 440-442. maddeleri gereğince kısmen KABULÜNE, yukarıda l. bentte gösterilen sebeple Dairemizin 18.10.2018 tarih karar, 2016/25552 esas 2018/11517 karar sayılı bozma ilamının KALDIRILMASINA, hükmün yukarıda 2/b bendinde gösterilen sebeple kadın lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminatların miktarları yönünden BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kaan diğer bölümlerin ise yukarıda 2/a bendinde gösterilen sebeple ONANMASINA, karar düzeltme harcının istek halinde yatırana geri verilmesine oyçokluğuyla karar verildi . 28.02.2019 (Per.)
(Muhalif)
KARŞI OY YAZISI
Davalı-davacı kadın vekili 16.11.2016 tarihli temyiz dilekçesi ile "Mahkemece verilen boşanma hükmü yönünden de temyiz ettiklerini" açıkça belirtmiştir. Davalı-davacı kadın vekilinin bu beyanı davadan feragat niteliğindedir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 311. maddesine göre davadan feragat kesin hüküm gibi sonuç doğurur. Dairemizin 18.10.2018 tarihli bozma ilamının içeriği usul ve yasaya uygun ve yerinde olup bu itibarla tashihi karar talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, aksine düşünce ile bozma ilamının kaldırılması yönündeki çoğunluk görüşüne katılmıyorum.