16. Hukuk Dairesi 2016/7306 E. , 2019/2999 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Uygulama kadastrosu sırasında .../...-Yeşiller Mahallesi çalışma alanında ve tapuda ... adına kayıtlı bulunan eski 132 parsel sayılı 4.290,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 106 ada 29 parsel numarasıyla ve 4.321,83 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir. Davacı ... İdaresi vekili, uygulama kadastrosu sırasında dava konusu yeni 106 ada 29 parsel sayılı taşınmazın sınırında bulunan ormanın bir bölümünün, parsele dahil edildiğini ileri sürerek dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda uygulama kadastrosuna itiraza yönelik davanın reddine, mülkiyete ilişkin talep yönünden ise mahkemenin görevsiz olması nedeniyle dava dilekçesinin reddine, dosyanın talep halinde, karar kesinleştiğinde görevli ve yetkili ... Asliye Hukuk Mahkemesi"ne gönderilmesine, uygulama tutanağının tespit gibi tapu kütüğüne aktarılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Uygulama kadastrosu yapılırken öncelikle, zeminde bulunan ve tesis kadastrosu tarihinde mevcut olan sabit nokta ve sınırlardan, aynı döneme ya da yöreye ait farklı amaçlarla üretilmiş haritalar ile benzeri verilerden yararlanılarak yapılan teknik çalışmalarla, tesis kadastrosuna ait pafta haritaları ortofoto üzerine işlenmekte; haritanın zemine uygun olmaması halinde farklılıkların nerelerden ve hangi sebeplerden kaynaklandığı tespit edilip varsa hatalar yöntemine uygun şekilde giderilmekte, düzenlenen ada raporu ile yapılan teknik çalışmalar ve gerekçeleri açıklanmakta; bundan sonra yönetmelikte açıklanan ilkeler çerçevesinde taşınmazların bütün sınırları tek tek değerlendirmeye tabi tutularak tesis kadastrosu sırasındaki gerçek fiili duruma ulaşılmaya çalışılarak, uygulama tutanağı düzenlenmekte ve uygulama kadastrosu haritaları üretilmektedir. İşte, uygulama kadastrosuna itiraz davaları, uygulama kadastrosu faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalardır. Bu nedenle mahkemelerce, uygulama faaliyetine eşdeğer ve amaca uygun bir araştırma yapılması zorunludur. Mahkemece, amacına ve yöntemine uygun bir araştırma yapılabilmesi için öncelikle, denetime veri teşkil etmek üzere, tesis kadastrosunun yapıldığı tarihe en yakın tarihli hava fotoğrafları, temin edilebilen en eski ve güncel ortofoto ve uydu fotoğrafları, tesis kadastrosuna ait pafta haritası, varsa bu haritada değişiklik yapan ifraz haritaları, mahkeme ilamları ve eki olan haritalar, varsa uygulama kadastrosu sırasında yararlanıldığı anlaşılan diğer haritalar, çekişmeli taşınmaza ilişkin tesis kadastrosu ve uygulama kadastrolarına ait ölçü çizelgesi, hesap cetveli ve ölçü krokileri gibi bilgi ve belgelerin toplanması gerekmektedir. Bundan sonra mahallinde, yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, harita ya da jeodezi mühendisi teknik bilirkişi katılımı ile keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında çekişmeli taşınmaz ve çevresinin toprak yapısı, bitki örtüsü, zeminde mevcut ağaçların yaşı gibi hususlar ile zeminin jeolojik yapısının değerlendirilmesine ihtiyaç duyulan hallerde uzman ziraat bilirkişisi ile jeoloji mühendisi bilirkişi de keşif heyetine dahil edilmelidir. Yapılacak keşif sırasında yerel bilirkişi ve tanıklardan tesis kadastrosu sırasında da zeminde mevcut olan sabit sınır ya da yapılar bulunup bulunmadığı sorularak varsa yerleri teknik bilirkişiye işaretlettirilmeli, fotoğrafları çekilmeli, taraflar keşif sırasında hazır bulunmakta ise zeminde ortak sınır üzerinde uzlaşıp uzlaşmadıkları tespit edilip gerektiğinde imzaları ile beyanları tevsik edilmeli, uzlaşılan sınırlar ile iddia edilen sınırlar teknik bilirkişi tarafından haritasında işaretlenmeli, keşif sırasında hazır edilmeleri halinde ziraat bilirkişisi ile jeoloji mühendisi bilirkişisinden, taşınmazlar arasında değişmeyen doğal ya da yapay sınırlar bulunup bulunmadığı, sınırlarda mevcut ağaçların yaşları gibi hususlarda bilgi alınmalı, teknik bilirkişiden denetime veri teşkil etmek üzere dosya içine getirtilen bilgi ve belgeler ile bilirkişi ve tanık anlatımlarından yararlanarak uygulama kadastrosunu denetlemesi istenmelidir. Teknik bilirkişiden, tesis kadastrosunun, paftaların üretim yılı, üretim tekniği, altlığı ve ölçeği gibi hususları da açıklar tarzda hangi yöntem ve tekniklerle yapıldığı, uygulanan yöntemlerin hata paylarının ne olduğu, üretilen haritaların zeminle uyumsuz bulunması halinde farklılığın nereden ve hangi sebeplerden kaynaklandığı, sırasıyla tersimat hatası, hesap hatası, ölçü hatası ve sınırlandırma hatası bulunup bulunmadığı, uygulama kadastrosu sonucu tespit edilen yeni sınırların niteliğinin ne olduğu ve yönetmelik hükümlerine uygun olarak belirlenip belirlenmediği, uygulama kadastrosunda hata yapılmış ise doğru sınır ve haritanın nasıl olması gerektiği gibi hususlarda ve "ada raporu" ile "uygulama tutanağı ve haritasını" irdeler şekilde, teknik ve bilimsel verilere dayalı, gerekçelendirilmiş, denetlenebilir ve ayrıntılı rapor ve haritalar alınmalıdır. Raporun denetime elverişli olması için teknik bilirkişiden, düzenleyeceği haritalardan iki tanesinde hava fotoğrafı üzerinde, iki tanesinde ise ortofoto (yoksa uydu fotoğrafı) üzerinde tesis kadastrosu paftası ve uygulama kadastrosu paftasını çakıştırması istenmeli; çakıştırmaların birer tanesinin ada bazında değerlendirme yapmaya elverişli geniş ölçekli olması, diğerinin ise çekişmeli taşınmaz ve çevresini gösterir şekilde daha dar ölçekli olması istenmelidir. Teknik bilirkişi haritasında, uygulama kadastrosunda yanlışlık varsa, infazı kabil bir hükme esas olmak üzere doğru sınırların nasıl olması gerektiği de gösterilmelidir. Açıklanan yönteme uygun inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmeli; değerlendirme yapılırken uygulama kadastrosunun amacının mülkiyet ihtilaflarını çözmek olmadığı ve mülkiyet uyuşmazlıklarının uygulama kadastrosuna ilişkin davalarda tartışma konusu yapılamayacağı göz önünde bulundurulmalıdır.
Somut olayda mahkemece, yukarıda açıklanan ilke ve esaslar çerçevesinde inceleme ve araştırma yapılmamış, uygulama kadastrosuna ait ölçü krokisi, ada raporu, tesis ve uygulama kadastrosuna ait hesap cetvelleri, ölçü cetvelleri, tesis kadastrosuna ait pafta haritası, temin edilebilen en eski ve güncel ortofoto ve uydu fotoğrafları, uygulama kadastrosu sırasında yararlanılan diğer bilgi ve belgeler ile dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede kesinleşmiş orman kadastrosu bulunması halinde, tahdit harita ve mazbataları araştırılıp getirtilmek suretiyle dosya keşfe hazırlanmamış; teknik bilirkişi tarafından tesis kadastrosu paftası ile uygulama kadastrosu paftası çakıştırılmamış, dava konusu taşınmazın eski ve yeni yüzölçümleri arasındaki farkın nedenleri tartışılıp yöntemince değerlendirilmemiştir. Yöntemince yapılmayan inceleme ve araştırmaya dayanılarak hüküm kurulamayacağı gibi, bilimsel verilerle desteklenmeyen ve denetime imkan vermeyen soyut içerikli, gerekçesiz ve yetersiz teknik bilirkişi rapor ve haritasına itibar edilerek de hüküm kurulamaz. O halde mahkemece doğru sonuca ulaşılabilmesi için; öncelikle dosya, yukarıda açıklanan şekilde keşfe hazır hale getirilmeli, daha sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen ve davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu ve taraf tanıkları ile harita mühendisi sıfatına sahip üç kişilik bilirkişi kurulunun katılımıyla keşif yapılmalıdır. Yapılacak keşifte, yerel bilirkişi ve tanıklardan dava konusu taşınmaz ile taşınmazın kuzey sınırında bulunan orman vasıflı taşınmazın, doğal ya da yapay sınırlarının bulunup bulunmadığı, taşınmazların ne şekilde ayrıldığı, taşınmazların tesis kadastrosundaki sınırlarının neresi olduğu, bu sınırlarda zaman içerisinde herhangi bir değişiklik olup olmadığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, göstermeleri halinde söz konusu sınırlar teknik bilirkişilere harita üzerinde işaretlettirilmeli, yine harita mühendisi bilirkişi kuruluna, yukarıda belirtilen şekilde ve varsa orman tahdit haritaları da uygulanmak suretiyle inceleme ve araştırma yaptırılarak, denetime ve hüküm kurmaya elverişli rapor düzenlettirilmeli, tarafların iddia ve savunmalarına ilişkin varsa bildirecekleri tüm delilleri toplanmalı, bundan sonra da toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilmelidir. Uyuşmazlığın, mülkiyete ilişkin olduğunun anlaşılması halinde ise, uygulama kadastrosunun amacının mülkiyet ihtilaflarını çözmek olmayıp, mülkiyet uyuşmazlıklarının uygulama kadastrosuna ilişkin davalarda tartışma konusu yapılamayacağı gözetilerek, mahkemece Asliye Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verilmesi gerektiği düşünülmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek ve eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davacı ... İdaresi vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,22.04.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.