22. Hukuk Dairesi 2014/16272 E. , 2015/28870 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ankara 6. İş Mahkemesi
TARİHİ : 17/02/2014
NUMARASI : 2011/492-2014/134
DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, ücret alacağı, fazla mesai, yıllık izin ücreti, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davacı ve davalı B.. Nakliyat Ltd. Şti. avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin haklı sebep olmaksızın feshedildiğini belirterek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai, hafta tatili, ücret, yıllık izin ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalılar vekilleri, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı, davacı ve davalı B.. Nakliyat Ltd. Şti. vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında işçiye ödenen aylık ücretin miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu"nun 32. maddenin ilk fıkrasında, genel anlamda ücret, bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutar olarak tanımlanmıştır.
Ücret kural olarak dönemsel (periyodik) bir ödemedir. Kanunun kabul ettiği sınırlar içinde tarafların sözleşme ile tespit ettiği belirli ve sabit aralıklı zaman dilimlerine; dönemlere uyularak ödenmelidir. 4857 sayılı Kanun"un 32. maddesinde bu süre en çok bir ay olarak belirtilmiştir.
İş sözleşmesinin tarafları, asgari ücretin altında kalmamak kaydıyla sözleşme özgürlüğü çerçevesinde ücretin miktarını serbestçe kararlaştırabilirler. İş sözleşmesinde ücretin miktarının açıkça belirtilmemiş olması taraflar arasında iş sözleşmesinin bulunmadığı anlamına gelmez. Böyle bir durumda dahi ücret, Borçlar Kanunu"nun 323. maddesinin 2. fıkrasına göre tespit olunmalıdır. İş sözleşmesinde ücretin kararlaştırılmadığı hallerde ücretin miktarı, işçinin kişisel özellikleri, işyerindeki ya da meslekteki kıdemi, meslek unvanı, yapılan işin niteliği, iş sözleşmesinin türü, işyerinin özellikleri, emsal işçiler o işyerinde ya da başka işyerlerinde ödenen ücretler, örf ve adetler göz önünde tutularak belirlenir.
Somut olayda, davacı tarafından en son net 1.700,00 TL ücretle çalıştığı iddia edilmiş, emsal ücret araştırması yapılmadan dava konusu işçilik alacakları hesaplanmıştır. Mahkemece, işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek, davalı işyerinde ya da başka işyerlerinde emsal işçilere ödenen ücretler ilgili meslek odalarından araştırılmalı, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği sorulmalı ve toplanacak bütün deliller değerlendirildikten sonra tespit edilecek ücrete göre alacakların belirlenerek hüküm altına alınması gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Davacının fazla mesai alacağı hesaplanırken 07:00-21:00 saatleri arasındaki çalışmadan bir buçuk saat yerine bir saat ara dinlenmesi düşülmesi isabetli olmamıştır. Zira Dairemizce de benimsenen Hukuk Genel Kurulu uygulaması gereği günlük on bir saati aşan çalışmalardan bir buçuk saat ara dinlenmesi düşülmektedir. Şu halde, belirtilen saatler arası çalışmadan bir buçuk saat ara dinlenmesi düşülerek sonuca gidilmesi gerekirken, eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
4-Hafta tatili ve genel tatil ücreti alacaklarından takdiri indirim yapılması gerekip gerekmediği hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Hafta tatili ve genel tatil çalışmasının uzun bir süre için hesaplanması ve miktarın yüksek çıkması halinde bu alacak miktarlarından indirim yapılması gerektiği Dairemizce son yıllarda istikrarlı uygulama halini almıştır. Ancak, belirtilen çalışmaların takdiri delil niteliğindeki tanık anlatımları yerine, yazılı belgelere ve işveren kayıtlarına dayanması durumunda böyle bir indirime gidilmemektedir.
Somut olayda, hafta tatili ve genel tatil ücreti tanık beyanlarına göre hesaplanmıştır. Şu halde, yazılı belgelere ve işveren kayıtlarına dayanmayan hafta tatili ve genel tatil ücreti alacaklarından %30 dan aşağı olmamak üzere hakkaniyet indirimi yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 15.10.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.