9. Hukuk Dairesi 2015/34072 E. , 2019/6225 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar avukatlarınca istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı işyerinde 2006 Şubat - 2011 Mart arasında son olarak yurt dışı departmanı yöneticisi olarak net 2.400,00 TL ücretle çalıştığını, çalışmaya başladığı ilk günden beri çok yoğun bir iş temposunda çalışan müvekkilinin Cumartesi ve Pazar günleri de 07.00 - 20.00 arasında ve tüm ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını, genellikle yurt dışına uzun süreli seyahatler yapmasına karşılık ne harcırah ne fazla mesai ücretinin ödenmediğini, yıllık izinlerinin kullandırılmadığını, müvekkilinin hak ettiği fazla mesai, prim, harcırah ve sigortanın eksik gösterilmesini düzeltilmesini istediğinde halledeceğiz denip oyalanarak en son söyleminden sonra işten çıkartıldığını ileri sürerek; kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, yıllık ücretli izin alacağı, hafta tatili ücreti alacaklarını istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 13.09.2006 tarihinde işe başlayan davacının maaş artışı talebinde bulunduğunu, kendisine Temmuz ayında bir iyileştirme yapılacağı sözü verildiğini ancak 09.03.2011 tarihinde davacının iyi para veren bir iş bulduğunu beyan ederek işten ayrılmak istediğini bildirmesi üzerine işine devam etmesinin istendiğini, davacının ikna olmuş gibi yaparak ayrıldığını ancak takip eden günlerde işe gelmediğini, davacıya işe devamsızlığı konusunda mazeret veya haklı sebep mevcut ise bunları belgelemek suretiyle bildirmesi aksi takdirde iş akdinin feshedileceğinin bildirildiği, buna karşılık davacının 28/03/2011 tarihli ihtarnamesiyle iş akdini haklı sebeple sona erdirdiğini bildirdiğini, kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanamayacağını, tekstil üreticisi olan müvekkili firmanın Merter’de toptan satış yeri ve birçok ülkede toptan satış mağazası olduğunu, davacının işten ayrılmadan önce depo sayım görevlisi olarak çalışıp planlamacı vasfı bulunmadığını, davacı aileden sayılması nedeniyle müvekkili şirketin Fransa, Hollanda, Almanya, İspanya, İtalya gibi ülkelerdeki depo ve mağazalarda mal sayımı yapmak ve rapor alma konusunda zaman zaman görevlendirilmiş ise de yurt dışında dahi mağaza görevlileri ile arkadaş olması nedeniyle bir gün çalışıp diğer gün gezdiğini, davacının haftalık mesaisi 45 saati geçmediği gibi Cumartesi Pazar günleri ile dini ve resmi bayramlarda çalışmasının söz konusu olmadığını, bu durumun işyeri telefon kayıtları ile de sabit olduğunu, yıllık izinlerini kullandığını, ücretinin iddia ettiği gibi 2.400,00 TL olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece özetle; SGK kayıtları, toplanan delillerin değerlendirilmesinde; davacının iddiası sigorta kaydı nazara alınarak davacı işçinin 13.09.2006 - 10.03.2011 tarihleri arasında 4 yıl 5 ay 27 gün süre ile çalıştığı, dosyaya sunulan İstanbul 31. Noterliğinden keşide edilmiş 28/03/2011 gün, 2866 yevmiye nolu ihtarname kapsamı, tanık beyanları ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde iş sözleşmesinin işçi tarafından feshedildiği sonucuna ulaşıldığı, 10/03/2011 tarihi itibariyle iş sözleşmesi işçi tarafından eylemli olarak feshedildiği, geniş anlamdaki ücrete dahil fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının ödenmemesi işçiye haklı fesih imkanı verdiği, işçi tarafından yapılan feshin haklı nedene dayandığı sonuç ve kanaatine ulaşıldığından davacı işçinin kıdem tazminatına hak kazandığı, dinlenen davacı tanıklarının anlatımları ile davacı işçinin haftalık 45 saati aşan 4 saat fazla mesai yaptığı belirlendiği, ancak mesai ücretinin ödendiği hususu işverence kanıtlanmadığı, dinlenen davacı tanıklarının anlatımları ile davacının ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışmasına karşın ödeme olgusu işverence kanıtlanmadığı, haftada 1 gün izin kullandığı anlaşılan davacının hafta tatili iznini kullandığı anlaşıldığından hafta tatili alacağının reddine, davacının çalışma süresine göre hak kazandığı 56 gün izinden 51 günlük iznini kullandığının belirlendiği, kullandırıldığı kanıtlanmayan 5 günlük iznine mukabil davacının bilirkişi raporunda hesaplandığı şekilde izin ücreti alacağının kabulüne karar verilerek hüküm kurulmuştur.
D) Temyiz:
Kararı davacı vekili ve davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Dava, kısmi dava olarak açılmış olup hükümde istem gibi denilmek sureti ile fazla mesai ücreti ve genel tatil ücreti alacaklarının tamamına dava ve ıslah (talep artırım) ayrımı yapılmaksızın dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi hatalı olup, bozma sebebi ise de bu yanlışlıkların düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün HMK. nun geçici 3/2. maddesi yollaması ile HUMK. nun 438/7 maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
F)SONUÇ
Temyiz olunan kararın, fazla mesai ve ulusal bayram ve genel tatil ile ilgili paragraflarının çıkartılarak yerlerine;
“-2.615,42 TL net fazla çalışma alacağından 100.00 TL. sinin dava tarihi olan 05/07/2011 tarihinden, kalan 2.515,42 TL. sinin ıslah (talep artırım) tarihi olan 05/09/2013 tarihinden itibaren işleyecek bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiziyle,
“-845,86 TL net ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağından 100.00 TL.sinin 05.07.2011 dava tarihinden, kalan 745,86 TL.sinin ıslah (talep artırım) tarihi olan 05/09/2013 tarihinden birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine” paragraflarının yazılmasına,hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 28.09.2018 tarih ve 2018/2 E. 2018/ 8 K. sayılı İBK. uyarınca onama harcı alınmasına yer olmadığına, nisbi temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine, 19.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.