3. Hukuk Dairesi 2020/5852 E. , 2021/4533 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 19. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE
MAHKEMESİ : BURSA 8. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen alacak davasının kısmen kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelenmesi sonucunda; davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile kararın vekalet ücreti yönünden kaldırılarak yeniden esas hakkında davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen kararın süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; adına kayıtlı olan taşınmazın satımı konusunda davalı ... ile anlaştıklarını, gayri resmi olarak taşınmazın bir kısmının dava dışı ..."ya ait olduğundan davalı ... ile... arasında araç alışverişi yapıldığını, bakiye kalan 169.000,00 TL için davalı ... tarafından kendisine bono verildiğini, bono bedelinin hemen tapu devrinden sonra ödeneceğinin söylendiğini, taşınmazın 11/04/2016 tarihinde davalı ..."ye devredildiğini, ancak senet bedelinin ödenmediğini ileri sürerek 169.000,00 TL"nin yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar; taşınmazın davalı ... adına satın alındığını, davalı ..."ın vekaleten satış işlemini gerçekleştirdiğini, senedin bir ödeme aracı olup senedin iadesinin borcun ödendiğine karine teşkil ettiğini, bono bedelinin davacıya elden ödendiğini, buna ilişkin aralarında yazılı sözleşme olduğunu ileri sürerek davanın reddini dilemişlerdir.İlk derece mahkemesince; davalı ..."ın vekil olarak hareket ettiği, davaya konu taşınmazın ... adına alınarak tapuda tescilinin yapıldığı, bu nedenle davalı ..."ın daire bedelinden sorumlu olmadığı; davalı ... yönünden ise, davalı ..."nin senedin elden ödendiğini ve senedin geri alındığını iddia edip el ile yazılı belgeyi sunduğu, davacının ise elinde bulunan senedi mahkemeye ibraz ettiği, bu nedenle davalının ... senedin geri alındığı yolundaki savunmasına itibar edilmediği, davacı tanıklarının davalı ... ve davacının davranışlarına yönelik beyanlarına göre davalı tarafın ibraz ettiği belgenin davacının hulus ve saffetinden faydalanılarak imzalandığı, dairenin kalan bedelinin davalı ... tarafından ödenmediği gerekçeleriyle ... hakkındaki davanın kabulüne, 169.000,00 TL"nin ..."dan yasal faizi ile alınarak davacıya verilmesine, davalı ... hakkındaki davanın ise reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı ... tarafından istinaf edilmiştir.
Bölge adliye mahkemesince; davalı ..."nin senedin davacının elinde olmadığını iddia ettiği, senedin davacı tarafça mahkemeye ibraz edildikten sonra dosyaya tarihsiz satış sözleşmesi başlıklı el yazılı ve içeriğinde 169.000,00 TL elden verilmiştir ibaresi yazılı belgeyi ibraz ederek senet bedelinin ödendiğini savunduğu, mahkeme gerekçesinde bu belgeye neden itibar edilmediğinin açıklandığı, dosya kapsamına göre yapılan açıklamanın yasaya ve hakkaniyete uygun olduğu, davalı ... tarafından bakiye borç olan 169.000,00 TL"nin ödendiğinin ispatlanamadığı, bu nedenle davalı ..."nin istinaf taleplerinin yerinde görülmediği, davacının istinaf talepleri yönünden ise; davalı ..."ın kendisini yeni bir vekille temsil ettirmediğinden davalı ... lehine vekalet ücreti hükmedilmemesi gerektiği gerekçeleriyle davacının istinaf talebinin kabulüne karar verilerek vekalet ücretine yönelik karar düzeltilmek suretiyle Bursa 8. Asliye Hukuk Mahkemesi 16/05/2017 tarih, 2016/216 Esas, 2017/210 Karar sayılı kararının ve 11/07/2017 tarihli ek kararın kaldırılmasına, davacının davalı ... hakkındaki davasının kabulüne, 69.000,00 TL"nin davalı ..."dan yasal faizi ile alınarak davacıya verilmesine, davalı ... hakkındaki davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, taşınmaz satım sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olup temyize konu uyuşmazlık, satış bedelinden bakiye kalan 169.000,00 TL için davalı ... tarafından davacıya verilen bono bedelinin davacıya ödenip ödenmediğine ilişkindir.
Türk Medeni Kanunu"nun 6. maddesi hükmü uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispat etmekle yükümlüdür. Gerek doktrinde, gerek Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere ispat yükü, hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer. Öte yandan, ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimsenin, iddia ettiği olayı ispatlaması gerekir (HMK madde 190). İspat yükü üzerine düşen taraf, hukuki ilişki gereği iddiasını ancak yazılı delil ile ispat edebilir. Bu yazılı delil, tarafların getirecekleri ve onların imzalarını taşıyan bir belge olmalıdır.
Somut uyuşmazlıkta; taşınmaz satım bedelinin ödenmeyen kısmı için, davalı ... tarafından 11/04/2016 düzenlenme tarihli, malen kaydı olan 169.000,00 TL değerindeki senet davacıya verilmiştir. Davacı, senet bedelinin kendisine ödenmediğini iddia ederek elindeki senedi mahkemeye sunmuştur. Davalı ... ise, tarihsiz, satış sözleşmesi başlıklı el yazılı belgeye dayanarak talep edilen bedelin davacıya ödendiğini savunmuştur. Söz konusu belgede açıkça "..."a 169.000,00 TL elden verilmiştir, senet ..."a iade edilecektir." yazılmıştır. Davacı, belgede ne yazılı olduğuna bakmadan imzaladığını belirterek belge altındaki imzasını kabul etmiştir. Davacı tarafından imzası kabul edilen yazılı belgenin tarafları ve mahkemeyi bağlayacağı açıktır. Ne var ki, ilk derece mahkemesince tanık beyanlarına göre yazılı belgeye itibar edilemeyeceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
O halde mahkemece, yazılı belge uyarınca davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK"nın 371. maddesi uyarınca temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının davalı taraf yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, dosyanın bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 22/04/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.