20. Hukuk Dairesi 2019/3621 E. , 2019/6746 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı,....., arsa nitelikli taşınmaz üzerinde kendisi tarafından inşa edilen iki katlı betonarme bina, iki oda bir salondan oluşan yapı ile 100 m2"lik açık besihane bulunduğunu, binanın zemin katında annesinin oturduğunu, davalılardan ..."un taşınmazdaki hissesini kendisine 3.500,00.-TL"ye sattığını ancak hissesini devir etmediğini, aralarında mal paylaşımı konusunda anlaşmazlık çıktığını, taşınmaz üzerindeki ortaklığın öncelikle aynen taksim, mümkün değil ise satış yoluyla giderilmesine, bina değerinin kendisine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmün temyizi üzerine, Dairemizin 18/10/2017 gün ve 2017/4069 E. - 2017/7975 K. sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada, ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyulmuş ise de gereği yerine getirilmemiştir.
Mahkeme kararı; “bilirkişi kurulundan bağımsız bölümlerin başlı başına kullanılmaya elverişli bağımsız bölüm olup olmadığı, niteliklerinin (mesken, işyeri, depo vs. gibi) ne olduğu da açıklattırılarak davaya konu taşınmaz üzerindeki yapının onaylı projesinin ve sonradan değişiklik yapılmış ise buna ilişkin tadilat projesinin olup olmadığının taraflara ve ilgili belediyeye sorulup etraflıca araştırılması, proje mevcut değilse, ilgili belediyeden alınacak ön bilgiye göre yapının mevcut haliyle imar mevzuatına ve bulunduğu yerin imar durumu ile fenne aykırılık oluşturmadığı veya imara veya projeye aykırılıklar giderildiği takdirde onay verilebileceğinin saptanması durumunda, öncelikle aykırılıkların giderilmesi daha sonra yapının fiili durumunu yansıtan projenin hazırlattırılıp, ilgili imar müdürlüğünün onayının ve buna bağlı olarak oturma izin belgesinin alınması, ayrıca Kat Mülkiyeti Kanununun 12. maddesinde sayılan diğer belgelerin tamamlattırılması için kat mülkiyetine geçiş suretiyle ortaklığın giderilmesini isteyen davalı tarafa yetki ve yeterli süre verilmesi, bu hususlar eksiksiz yerine getirildiği takdirde de, dava konusu taşınmaz üzerindeki yapıda her bir bağımsız bölümün (konumu, yüzölçümü, kullanım amacı ve eklentileri yerinde incelenip irdelenerek) değeri ve bu değere göre özgülenecek arsa payı uzman bilirkişi aracılığıyla saptanıp varsa fiili taksim veya mülkiyetin tespitine ilişkin kesinleşmiş kararlar dikkate alınarak, taksim yoksa çekilecek kura ile önce her paydaşa birer bağımsız bölüm özgülendikten sonra arta kalan bağımsız bölümlerin pay oranları da gözetilmek suretiyle yine kura ile paydaşlara özgülenerek, gerekiyorsa bedel farkı nedeni ile ödenecek ivaz da belirlenmek suretiyle payların denkleştirilmesi, yönetim planı gibi
belgeleri paydaşların (tanınan süreye rağmen) imzalamaktan kaçınması halinde bunların imzalanmış sayılması suretiyle araştırmanın tamamlanmasından sonra kat mülkiyeti kurulmak suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilebilecek iken; talep eden tarafa kat mülkiyeti kurulması için gerekli işlemleri yapmak üzere süre verilmesi hususu düşünülmeden, satış yoluyla ortaklığın giderilmesine karar verilmiş olması” nedeniyle bozulmuş olmasına rağmen, mahkemece yukarıda açıklanan hususların tamamlanması için davalı vekiline yetki ve süre verilmeden hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 19/11/2019 günü oy birliğiyle karar verildi.