Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, kusur belirlemesi ve reddedilen tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Toplanan delillere göre, ortak konutu terk eden davalının konuta dönmemekte haklı bir nedeninin bulunduğunu kanıtlayamadığı görülmektedir. Terk olgusu gerçekleştiği ve bu nedenle boşanmaya karar verildiği takdirde; "terk" şeklinde gerçekleşen davalı kusurunun davacının kişilik haklarına saldırı teşkil etmesi söz konusu olmadığından, talep halinde davacı yararına Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesi uyarınca manevi tazminata hükmedilemez. Açıklanan hukuki durum karşısında; mahkemenin davacı yararına manevi tazminat takdir etmemesi isabetli olup; bu yöne ilişkin temyiz itirazı yersizdir.
2-Yukarıda 1. bentte açıklandığı gibi terke dayalı boşanma davası kabul edildiğine göre kusur tamamen davalı kocadadır. Bu durumda kusurundan söz edilemeyecek olan davacının mevcut ve beklenen menfaati zedelendiğinden; yararına Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi uyarınca uygun miktarda maddi tazminat takdiri gerekirken; talebin reddi isabetsiz olmuş; bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple maddi tazminat yönünden BOZULMASINA, manevi tazminata ilişkin bölümün ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 20.12.2012 (Per.)