22. Hukuk Dairesi 2019/1412 E. , 2019/6434 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkili işçinin iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, yıllık izin, aylık ücret, yol ve yemek ücretleri, fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti
Davalı vekili davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak kısmen kabule dair verilen karar Dairemizin 2017/40266 esas 2017/23641 karar sayılı ilamı ile her bir davacı için davaların tefriki ile yargılamaya ayrı ayrı devam edilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak devam edilen yargılama neticesinde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektİrici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacının ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile fazla mesai ücretine hak kazanıp kazanmadığı ve fazla çalışma ücretlerinin hesabı yönünden uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Ayrıca, Fazla çalışma saat ücreti, normal çalışma saat ücretinin yüzde elli fazlasıyla ödenir (İş K. m.41/2). İşçiye fazla çalışma yaptığı saatler için normal çalışma ücreti ödenmişse, bu halde sadece kalan yüzde elli zamlı kısmı ödenir.
Kanunda öngörülen yüzde elli fazlasıyla ödeme kuralı, nispi emredici bir nitelik taşır. Tarafların bunun altında bir oran belirlemeleri mümkün değilse de, sözleşmelerle daha yüksek bir oran tespiti olanaklıdır.
Somut olayda mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda ortak tanık Veli"nin beyanlarına göre, tüm çalışma dönemini kapsayacak şekilde davacının fazla mesai ve ulusal bayram ve genel tatil ücretleri hesaplanmıştır. Ancak tanığın beyanında davacı ile son bir yıl birlikte çalıştığını bildirdiği görülmekle tanığın beyanına sadece davacı ile birlikte çalıştığı süre için itibar edilmesi gerektiğinin düşünülmemesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Bunun yanında dosyaya davalı tarafından 2011 yılına ait bordrolar sunulmakla ilgili bordrolarda Eylül ayı hariç olmak üzere fazla mesai tahakkukunun bulunduğu ancak bu bordroların mahkemece değerlendirilmediği görülmüştür. Aynı zamanda davalı tarafça sunulan anılı bordrolarda fazla mesai ücreti olarak %50 zamlı ücretin tahakkuk ettirilmediği, zamsız kısmın tahakkuk ettirildiği anlaşılmakla mahkemece bordroların değerlendirilirken bu husus unutulmamalıdır.
O halde yukarıda açıklanan nedenlerle mahkemece yapılacak iş ortak tanığın davacı ile çalıştığı süreler itibari ile beyanlarına değer verilerek ayrıca dosyada bulunan 2011 yılına ait ücret bordroları da değerlendirilerek gerekirse bilirkişiden ek rapor almak sureti ile çıkacak sonuca göre bir karar verilmesinden ibarettir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25.03.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.